MÜHÜR GÖZLÜM...
04 Mayıs 2016, 14.12 A- A+
MÜHÜR GÖZLÜM.
Gözlerini sevdiğim güzel dilber,
Bir baktım, içime attım seni,
Bu gönül sensiz zor sabreder,
Dönülmez yollara attın beni.
Gözlerin kara yoksa ela’ mıydı anlayamadım, utancımdandır ki, uzunca da bakamadım. Gözlerinin kara ya da ela olması hiç önemli değildi, onlarda beni kendisine çeken bir gizem vardı sanki. Bu bir sevgi miydi, aşk mıydı, yoksa başka bir şey miydi anlayamamıştım.
Bir derin kör kuyu idi san ki o gözler, bir o kadar da gizemli, ne bakılır ne vaz geçilir, tuttu mu
bırakmıyor, görünce de unutulmuyor inan ki. Bazen bakışları sımsıcak, bazen umutsuz, bazense kederliydi, cesaret edipte soramadım kendisi nereliydi. Neler yaşamıştı neler görmüştü soramadım, gördüklerimi hayra yormaktan başka da yapamadım. Güzeldi gözleri, manalıydı sözleri, ürkek gibiydi yüreği, titrekti kalem tutan elleri.
Ben ona mühür gözlüm diyorum, bir bakışta nerelere götürüyor insanı bilemezsin, bir kez görmek yeter istesen de silemezsin.
Kaşlar hilal yay gibiydi, gözler manalı, bazen bir kaşık suda fırtınalar kopartacak kadar iddialı, bazen ise insancıl mı insancıl, anladım ki hayat şartları insanları genelde değiştiriyor, ama ben o gözlerin değişmesini asla istemiyorum. İster kara olsun ister ela, ben mühür gözlüm diyorum ya ne fark eder ki. Kimse onu benim kadar sevemez ki.
O gözleri yaradan Allah, çok özenmiş,
Gözlere zevk için göndermiş seni,
Bu bakışlar, bir kalpten bir özdenmiş,
Kalbi de özü de yaralamış beni.
Çok acılar çekmiş belli, ondandır ki bazen ürkek bazen şüpheli bakıyor. Hiç yıkılmamış, kimseden medet ummamış, buda sürekli gözünü kıpmadan bakmasından belli, anladım ki ben fazla bakamayacağım, yoksa bu gidişle oradan ayrılamayacağım. Merhem olmak istedim yarasına, utancımdan diyemedim. Beni o bakışlara bağlayan neydi onu dahi anlayamadım. Saatler geçtikçe ayrılık saati yaklaşıyordu, oysaki ben saatlerin akmasını istemiyordum. Zaman geldi çattı ansızın, ben oradan uzaklaştım ardıma bakmaz sızın. (S.G.Buğrabey) 04.05.2016
YORUMLAR