Makam ve Terane Farkı
19 Mayıs 2016, 01.45 A- A+"Milli egemenlik öyle bir nurdur ki; onun karşısında zincirler erir, taç ve tahtlar yanar ve yok olur. Milletin esareti üzerine kurulmuş müesseseler, her tarafta yıkılmaya mahkumdur"
M. Kemal Atatürk
Esaretin ve tacın-tahtın şekli, Atatürk' ün söyleminden bu yana değişmiş olsa da, özdeki doğru aynı doğru. Sadece günümüzde, her zaman toprak işgali üzerinden şekillenen bir esaret söz konusu değil ülkeler için. Milli egemenliğini sağlamış bir ulus da pekala esaret altında olabiliyor. Yozlaşmış ve cahil toplumlarda, "değerler" sıralaması alt üst olduğundan, bu tip toplumların "esaret" kelimesinden anladıkları farklılık arz edebiliyor ne yazık...
Dünden bugüne kimler kimler bizlere hediye edilen demokrasinin o yüce makamlarını işgal etmiş, kimi hakkını vermiş, kimi hakkını yemiş. Bugünlerde ağzımıza pelesenk olmuş bir laf var ya;" tarih bunları yazacak". Esasında çok korkutucu bir durum bu, vebal büyük çünkü, ülke tarihine adınız geçecek kolay mı… Makamının hakkını veren biri mi, yoksa o oturduğu mevkinin hakkını veremeyen biri olarak mı geçeceksiniz tarihe. Makam dediğimiz şey, o makamı işgal edenin şekil ve şemailine göre değişiklik arz eden bir şey. Öyle ki, bazıları hiç hak etmediği halde hasbelkader gelip o makamla adam olur adam olmadıkları halde, yani makamla adam olur; bazı adam gibi adamlar vardır, geldikleri mevki ya da makamı adam eder; bazıları da makamla bile adam olamayıp kendileri neyse makamı da kendilerine benzetir ve o makamın tüm saygınlığını yok ederler. Hiyerarşik yapıya sahip her platformda geçerlidir bu söylediklerim.
Bizim Cumhuriyete dair bayramlarımızın bir yanı hep hüzünlüdür. O kutladığımız hediyeyi bize, Atatürk'ten en küçük neferine kadar, onların kanı ve canı sağlamıştır çünkü. Geleceğe umutsuzca baktığım bugünlerde, her şeye rağmen Atamızın bizler için hayal ettiği güzel yarınları olan bir ülke dileğiyle bitiriyorum. 19 Mayıs'ımız kutlu olsun, Atatürk’ü, silah arkadaşlarını, şehitlerimizi, gazilerimizi, derin bir saygı ve sevgiyle anıyorum. Ne mutlu onlara ki; makamların, mevkilerin en şereflisini, yine en şerefli şekilde dolduran insanlar olarak anılacaklar tarihimizde daima. "Makam" kelimesinin sadece "terane" anlamına geldiğini düşünenlerin, güneşi balçıkla sıvama çabalarına rağmen...
YORUMLAR
"Değerlerin alt üst olması" demişim ya, işte asıl düğüm orada. "Muasır medeniyet seviyesi nedir, bir ülke hangi şartlarda gelişmiş bir ülke olur?" filan festek..." Değerlerin denkliği" ortak paydasında buluşamazsak, "bu ülke için kanını canını verenler ne isterdi" sorusu, senin ve benim tarafımdan farklı cevaplanır bu durumda.
Gerçi şimdi hangi kafadasın bilemiyorum :) En son tartıştığımız konulardaki fikirlerinin ışığında okudum yorumu, son intiba... :) Şu büyüteci bir de kendine tutsan ne hoş olurdu, bildiğin kaossun ya! Örneğin; yazının başına fiyakalı bir isim çakıp, içi boş metinler üretenleri sen de eleştiriyordun bi ara, öyle hatırladım Büyüteç :) di mi? Bu kadar çelişkiye kafan yanmıyor mu senin sahi?
buruk da olsa, kırık da olsa kutladık bu bayramımızı yine. Senin de bayramın kutlu olsun. Umarım ilerde bayram kutlamayı hak edecek durumlara gelir, o günleri içimize sine sine coşkuyla kutlarız.
Yazıdaki tek cümleye katılamadım; " bazıları hiç hak etmediği halde hasbelkader gelip.... " cümlesine.
Ne yazık ki, kukla olmaya gönüllü yazılmış toplumlarda, hiç bir makamın adayı "hasbelkader" oturmaz; perde ardında sopaları oynatan kuklacılar tarafından özellikle seçilirler, "kullanıp, süpürüp çöpe atmak" için...
Ülkemizdeki çöplüklerin temizlenmesi umuduyla...
Sevgiler
Satcım; "hasbelkader"in de çeşitleri var tabii :) Katılıyorum tüm söylediklerine. Hatta bugün tarihli bir hasbelkader örneği de verebilirim senin tanımına uyan :) Zamanım yok zamanım .p
Deliyürek; teşekkür.
Büyüteç; Gamyun'un kukuletasıyla başbaşa bırakmak istiyorum seni mümkünse :) En sevdiğim külah modeli zira :) Onunla hasbihal edersin.
Bonus Yazı:
http://cezbee.blogspot.com.tr16/en-bi-hrsz-efendim-simdi-size-bir-yaz.html
Kalsaydın; teşekkür ederim, yazmaya çalırım :) Diğer yazılarıma yaptığınız yorumları da okudum, onlar için de ayrı bir teşekkür.
Asi-akrep; size de teşekkür, diğer yazılardaki yorumlarınızı da okudum.