8 yıl önce yazılmış bir yazının altında yaşananlar, 8 yıl sonra bir insanı nasıl değiştirmiş veya değiştirememiş??

Acı Sonuçlar:

*Hanımefendi, sadece yabancı şarkı sözlerinin Türkçe çevirisinden oluşan bloglar yazmaktan vazgeçmiş, şarkı sözlerini kullanmaktan vazgeçmese de öneriler doğrultusunda, daha akla yakın alıntılar yaparak yazdığı blogları, internette arayıp bulduğumuz “ Şarkı Sözü Çevirileri” sitelerinin çıktısı görünümünden kurtarıp az da olsa “metin” diyebileceğimiz hale getirmeyi ÖĞRENMİŞTİR. Ki elbette bu tür yazdığımız yazılar, hani bir kitapta rastlayabileceğimiz edebi metin statüsünde olmayıp blog olarak tabir edebileceğimiz yazılardır, bunu da akılda tutmak gerekir.

*8 yıl önce yazılmış bir yazının altında yapılan yorumlar, çemkirme, iftira atma, yukarıdaki yazının özüne dair tek kelime etmeden, kendi kişisel problemlerini yansıtma; yani fikirden gayrı her türlü kötü içerik merakı, günümüzle maalesef aynıdır ve hiçbir şey ÖĞRENİLEMEMİŞTİR.

*Kendi hastalıklı düşüncelerini, iftira yoluyla birilerine yöneltince; iftirayı yönelttiği insanların ‘suçlu’ olmayacağını, sadece kendi küçük dünyasında var ettiği gerçeklik üzerinden kendini haklı kılma çabasında olan bir iftiracı olduğu maalesef İDRAK OLUNAMAMIŞTIR.

*8 yıl önce yazı sahibine duyulan kıskançlık, haset, çekememe hali, 8 yıl sonraki yorumlarda da aynen devam etmiştir. Kendisinde bulunduğunu iddia ettiği yalancı alçakgönüllülük; aslında olmak istediği ama bir türlü beceremediği Cezbe’ye karşı, kendince aşağılayarak “senin yazarlık üzerine bir belgen mi var, bir kitap mı çıkardın, köşe yazısı mı yazıyorsun” vs. şeklinde, düşünce olarak aynıyla sabit, ifade olarak yeni bir varyasyonla açığı çıkmıştır. ALLAH ISLAH ETSİNDİR .DDDD

Son yazdığım maddeler kişilikle alakalı olduğundan ve hanımefendinin olgun bir yaşta olduğu da düşünüldüğünde, bundan sonrası için değiştirilebilir/düzeltilebilir defektler olduğunu maalesef ki söyleyemiyorum. Şeklen az çok bir yoluna koyabildiğini, düşünce ve benlik bazında yerinden 1 gram oynatamamak acıdır elbette. Benim de bu noktada yapabileceğim bir şey yok.

Gelecek Program: Kısır çekişmeleri lanetleyen, fikrin ve fikir tartışmalarının yanında duran(?), kendi egosunu bir tarafa bırakabilen, kendi fikrine karşı fikir üreten birine asla saldırganlık ve hakaretle yaklaşmayan(?) kendisine getirilen eleştiriler karşısında, hiçbir şekilde avamlaşmayan, mahalle ağzına tevessül etmeyen ve saygın bir üslubu olan(?) Sayın Yazar Rune hanımın, söylemleriyle yaptıkları arasındaki akıl almaz farkı belgelerle ortaya koyuyoruz.

Her şey yine çok güzel olacak :)