İmkansıza Aşk...
06 Temmuz 2016, 15.15 A- A+
Uçsuz bucaksız bir uçurumun eşiğinde; karanlığın gölgesine bırakırken ruhumu, gördüğüm ışık huzmesi ile kamaşmıştı gözlerim. Uzaklardan gelen bir ışıltı ile titreşmişti tüm ruhum. Fakat ona sadece bakmakla kaldım. Gözlerimi kaçıramayacağım kadar eşsiz, dokunursam kirleteceğim kadar saftı. Sanki bir anda tüm ruhumu arındırdı.
Peki neydi beni bu kadar cezbeden? Onun aslında gökyüzüne ait olması mı yoksa benim artık kendi yeraltımdan kurtulmak istemem mi?
Hep merak ederdim, ateş ve su neden bir araya gelemez. Kardan adam neden güneşe aşık olamaz? Ve tabiki gece ve gündüzde asla kavuşamaz.
Gerçek dünyadan soyutlanmak istiyorum. Uyuşmak, uyumak ve biraz daha uzaklaşmak istiyorum. Sanırım bana bir çıkış lazım, ya da bir kaçış...
Doğru yolda neden yürüyeyim ki zigzaglar çizmek varken ya da gözlerimi neden açayım ki hayaller görüyorken? Doğruyu neden itiraf edeyimki kendime, yalanlar mutluyken?
Ya da neden kaçmak istiyorum ki, kendimi tamda sende bulmuşken?
YORUMLAR