Siyah...
09 Kasım 2016, 16.52 A- A+Ata'm;
Çağın gerisinde kalmadı sizin düşünceleriniz, çağ ve çağdaşlar sizin düşüncelerinizin gerisinde kaldı. Özür size yakışmaz. Birçoğumuz, özrü olmayan kabahatin ta kendisiyiz çünkü.
Bu ülkede kimileri, yıllardır usul usul işlenen Atatürk düşmanlığının çanakçılığını yaptı bilerek veya bilmeden, öngöremeden... Bilemediler bu vatanın yapıştırıcı yegane değerinin Cumhuriyet olduğunu, yıpratılmaması gerektiğini; temel kayarsa, her şeyin yerle yeksan olacağını bilemediler. Davete icabet edip; bu ülkeyi bölmek isteyenlerin ekmeklerine envai çeşit yağ sürdüler.
Sizi sevenler, sizi aklıyla sevenler; binbir türlü şeyle suçlandı bu ülkede. Sizi anlamadan sevenler; yine bazen bilmeden, bazen bilerek goygoyculuğunuzu yaptı, çıkarlarına alet etti, başkalarının çıkarlarına alet oldu. Sizi hiç ama hiç sevmeyenler; ancak başlarına bombalar yağınca resminizi duvarlara astı da, demokrasiyi akıllarına getirip demokrasi kılıcını kuşandı. Sizin vasfınızda; kurtarıcı, kurucu bir ülke lideri, sanırım hiçbir ülkede, ölümünden sonra bu tür bir zulüm görmedi.
Sizin, asla ve asla dikte etmediğiniz şeyleri size mal edip; hayatta olsanız mümkünü yok onaylamayacağınız yaftaları üzerinize yapıştırdılar da; o yaftalar üzerinden akıllarınca sizi suçlu ilan ederek, minnet duyacaklarına nankörlük ettiler. Siz kendinizi kul bildiniz de; trajikomiktir, onlar sizi bir kul olmaktan çıkarıp mucize beklediler. Esasında neredeyse mucize de yarattınız ama onu da beğenmediler. Sizi kul görmedikleri gibi, kendileri de kullukla yetinmediler.
Halife olmayı, padişah olmayı, asker olmayı reddedip öğretmen olmayı yeğleyen sizi, bir türlü anlayamadılar. İçi boş taş okullar yapmak sandılar eğitime hizmet etmeyi. Ya çapları yetmedi anlayamadılar, ya işlerine gelmedi. Hiç mi hiç kılavuz edinemediler sizi ve düşüncelerinizi.
Sizi ne kadar seveceğimizi de teraziye koyup tarttılar. Sizi ne kadar konuşacağımızı, yazacağımızı... Bir şeyleri, örneğin; şu veya bu parti demeden, günün siyasetini, siyasetçisini eleştirmeden sevmeliymişiz sizi. Halbuki sizi anlayarak sevmek demek; kendi aklımız ve fikrimizle, her türlü şeyi sorgulamayı ve eleştiriyor olmayı gerektirirdi, ki Cumhuriyet dahil her konuyu konuşup tartışabiliyorduk uygun mecralarda. Ya çapları yetmedi bunu da görmeye, ya da yine işlerine gelmedi. Özeleştiri yapmadan eleştirmeyi işte biz böyle öğrendik. Paslı birer teneke parçası oldukları gerçeğini, bu vatanın her ferdinin minnet duyması gereken size, başımızın üzerinde pırıl pırıl parlayan size; kusurlar, eksikler atfederek görünmez kılmaya çalıştı bazıları.
Zaten göklerde olanı göklere çıkarmaya hacet yok. Mekanınız cennetin en nadide yeridir eminim, nur içinde yatın. Bu Cumhuriyete ve size ihanet edenlerin de rabbim gün gelir yerlerini gösterir. "Rahat uyuyun" diyemiyorum, bunu diyememekten de hicap duyuyorum, biliyorum rahat değilsiniz yattığınız yerde. Bu topraklar, bu vatan sizin emanetiniz bize. Fakat ben, bu milletin büyük bir kısmıyla aynı dili konuşamıyorum artık. Akıl dili ortak dilimiz olmadıktan sonra, hepimizin Türkçe biliyor olması bizi millet yapmaya yetebilir mi...
Velhasıl; Allah göstermesin ama; sizin heykellerinizin yıkıldığı, ilke ve ülkülerinizin olmadığı yere ben nasıl "vatanım" derim? Bunu kabullenmiş bir insan topluluğuna, nasıl "milletim" deyip aidiyet hissedebilirim? O zaman ben de yokum! Eğer bu ilkeler ve ülküler yolunda ölmediysem, hala nefes alıyorsam ve rahat bırakılabilecek bir bedenim, bir cismim kalmışsa; o vakit, beni de rahat bıraksınlar Ata'm.
https://www.youtube.com/watch?v=D2NmiLRSiIU
YORUMLAR
Ben bu videoyu geçen yıl izledim. Bu ülke vatandaşı olup ömrü savaşlarda geçmiş benliğini Türk Milletine adamış insana; utanmadan, sıkılmadan İngiliz ajanıydı diyenilecek kadar mezhebi geniş insanlar var aramızda. Sayıları öyle böylede değil.
46 raporu olan fesli bir maymundan öğrendikleri yalan bilgilerle kendi sosyal medya alanlarında ağızlarından çıkanı duymuyorlar.
Osmanlı torunları !
Taluja, Kemalkyk, Haldun1, Stilte; teşekkür ediyorum beğeni ve yorumlarınız için.