gamyun.net'i doğru görüntüleyebilmek için tarayıcını güncellemelisin, güncelleyemiyorsan başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsin.

BLOG

Vidoobiloo...

07 Ocak 2017, 07.49
A- A+


Hak edene hak ettiğini vereceksin. Kim kötü diyebilir ki Kazak Abdal'a! Münafığın, inkarda olan birinin kötü huyu, köyü yıkmış harap etmiş. Bu pek kötü kişi, hem gammaz hem de parası var iken yemezmiş üstelik.


Küfür hiç sevmesem de, ben bu defa küfür edenden yanayım :) Kim demiş ki, her zaman küfredilen mağdurdur diye! Pis huylu birisi gelsin, köyü yıkıp harap etsin, biz de seyrine bakalım, öyle mi yani! Tabii ki eşşeği çayıra salmak gerekiyor bu durumda. Hem...


Hem kim sever ki; malı var iken yemezi ve dahi gammazı! :) Büyük ihtimal köy ağası filan bu fena zat .p Köylüyü canından bezdirmiş azizim! Söv gitsin :) Şimdi bir de "kraldan çok kralcılar" var malum. Onlara gelinceeeeee....:)


Onlara gelince; onların ağızlarına, bindikleri eşşeğin türküsünden gayrı terane zinhar yakışmaz. Dolayısıyla Kazak Abdal'ın sözleri "tu ve kakadır" :) "Ne diyor" diye can kulağıyla dinleme ve anlama gereği duymadıkları gibi -çünkü dinlenmişi ve anlanmışı vardır-, bindikleri eşşeğin konuyla alakalı anladıklarına(!) hep bir ağızdan "aa ve iiiiiiii" şeklinde biat ederler :) Velhasılıkelam...


Velhasılıkelam; zamanın her döneminde, eşşekler ve bindikleri eşşeğin türküsünü söyleyenler olmuştur, olacaktır. Her dönemde de Kazak Abdal gibiler çıkacak ve cümle halkı tan eyleyecektir. Eh, aymaya meyyal olmayanlar da bu durumda, "sorarlarsa kim söyledi, soranın da ........." yı pek çok hak etmiş olacaklardır sanırım.


Böylece, bu video blogunun veya benim söylemimle "vidoobiloo"nun sonuna gelmiş bulunuyoruz.


Kazak Abdal'a, Erkan Ogur'a ve İsmail Hakkı Demircioğlu'na teşekkür ediyorum, onlar gerçek sanatçılar. Yüreklerine, gönüllerine, emeklerine sağlık.

https://www.youtube.com/watch?v=FFqWrp_pKw8

YORUMLAR

07 Ocak 2017, 12.13
farklı olmaya çalışmıyorsunuz,ama farklısınız.ilgimi çekiyor yazdıklarınız .
07 Ocak 2017, 21.33
Yaşar Kemal'in karakterlerine küfür çok da güzel yakışır. :) Tam da dediğin gibi köyün, o fena ağasına ağız dolusu küfrü pek yakıştırır.

Ben de çağdaş ağalarımıza, beylerimize Livaneli'nin "Uzun boylu cüceler" parçasının çok uygun olduğunu düşünüyorum.  
08 Ocak 2017, 02.17
Teşekkürler Curuks. Bir kılıfla, üzerinde durmayan bir esvap gibi farklı olmak değil de, kendiliğinden farklı olmak durumu, almaktan çok mutlu olduğum yorumlardan biridir.


Arka arkaya eklediğim bu bloglar, ancak sohbet niteliği taşıyan emeksiz yazılar. Belli mesajları ve amaçları var ve o yüzden yazıldılar. Yine de kıymet verip yorum yapmışsınız sağolun. "Yüzün" başlıklı yazım çok az ilk sayfada kalabildi, görmemiş olabilirsiniz :) Madem seviyorsunuz yazılarımı, onu okumanızı salık veririm. Tekrar teşekkürler.
08 Ocak 2017, 16.08
Cezbe'cim eline  yüreğine sağlık. Bizim eşekler çayırda zaten, Kazak Abdal'da çoktan mevta..Hep bir ağızdan :...........
09 Ocak 2017, 04.09
Güzel arkadaşlarımın "küfrün erdemi" :) konusunda benimle aynı fikirde olmalarına çok sevindim. Ladin'cim, 1Yalnızlık teşekkür ediyorum yorumlarınıza.
10 Ocak 2017, 04.48
Bilmukabele Kalsaydın, teşekkür ederim.
10 Ocak 2017, 18.11
:) bu defa eleştrmiyorum ama bşiyi çok merak ettim 
10 Ocak 2017, 22.52
Nedendir bilmem bu güzel anlatım sonrası aklıma “Fareli Köy’ün Kavalcısı” hikayesi geldi. Birisi bir ye rlerde öttürüyor kavalı, yok oluşa adım adım gidiyor zavallı farecikler.  Yok ki şöyle sağlam bilekli bir babayiğit çelme taksında kurtarsın farecikleri yok oluştan. Ya da olmasalar mı bilemedim :P yok yok kurtulsunlar. Öyle ya her vaar oluş bir sebebe dayalı  değil midir?.... haaa, ama evet amacı vardı değil mi, köyü farelerden kurtarmak. Bu da bir hikaye işte malum. Farelere özgürlükkkkk….
Oldu mu bilemedim. Olsa da olur olmasada  anlarsın sanırım Cezbe.
Kenardan köşeden izleyenler, elbet bir gün toplarır takarlar o çelmeyi  nasılsa. Bir umut işte….

Bak işte!.. aklıma yine başka hikayeler, anlatımlar, betimlemeler geldi. Parmaklarımı ve parmaklara hizmet ettirecek o dolu beyni alıyorummm,  yüzümde tuhaf ama anlamlı! Gülümsem –yarı kaş çatık ama - ile  usulca ve usluca yorumdan uzaklaşıyorum.
Acaba paylaşımının bende uyandırdığı hissiyat mı beni bu hale getirdi. Yoksa hissiyatım düşüncelerimi ele geçirdi de her şeyi öyle mi sanıyorum  Gittim

12 Ocak 2017, 00.08
Herkes kaçsın!!!! Asi yorum yapmış ama eleştirmemiş. Kıyamet alameti bu .ddd Neyi merak ettiğini niye yazmadın? Bak şimdi ben de onu merak ettim :)


Huşu; duygu akışınıza sağlık :) Pek severim böyle dereden girip tepeden çıkanları :) Bana, sohbet ederken takip etmekte çok zorlandığım, çok da sevdiğim bi arkadaşımı hatırlattınız ayrıca sağolun. Fareli Köyün Kavalcısı da olur evet :) Bremen Mızıkacıları vardır ya bir de; oradaki kahramanlar gibi üst üste çıkıp canavar taklidi yapsak korkup kaçarlar mı ki??? Benimki de sizinkine benzer bir umut işte :) Teşekkürler yorumunuz için. 
19 Ocak 2017, 08.07
Şöyle birşey eklemek isterim ,ingilizcede de euphemism ve dysphemism denen 2 kavram var, euphemism küfür gerektirebilecek bir durumda daha kibarını seçmekken ,dysphemism de tam tersi olarak kibarlık gerektiren durumda kabasını tercih etmektir,ben genelde dyspemism tarafında oluyorum ,galiba sizle de benzerlik gösteriyorum.
Yorum yapabilmek için ÜYE GİRİŞİ yapmalısın