Bu ''yaşlık'' nereden?
06 Şubat 2017, 03.56 A- A+
Hikaye'den......
Yüzyüze olmak insanı bilgeleştiriyormuş , öğrendim.
Tramvayın içerisinde -yaşlı ve ihtiyar aynı şey değil yazının devamında göreceğiniz üzre- yaşlı , ihtiyar , kadın , erkek ''yaşlanmışlıklar'' ın tam ortasında
duruyordum bugün.
Ben eski adam eski kadın severim. Seyrettim .
Dünyanın içine o an düşmüşüm gibi .
Hiç ihtiyarlamayacak, hep ölümlerin ardından hak ettiğinden az yas tutacak gibi
Sanki giden tramvay değil de dünyaymış,
Herkesi eskiten zaman bana dokunamazmış gibi
Oysa ,
Ben de pek taze sayılmam
Ama kendimi çok yeni hissettim.
Kimisi yaşlı kimisi ihtiyardı seyrettiklerimin
Elinde bir , karnında bir bebek var , bir kadının
Çarptı istemsizce '' yaşlı '' birine
Adam ağzından köpükler saçıyordu söverken
Kadın utandı adamdan ziyade ...
Ne utanıyorsun kadın , ne susuyorsun yıllardır
Elindeki çocuk , karnındaki bebek aşkına
Muhammed - İsa aşkına
O çocuğun gözyaşları aşkına
Hepsinden geçtim ulan Allah aşkına!
Diyemiyorsun abicim ''denmez'' - densiz - ''değmez'' diyorsun kendi kendine .
Ben o yaşlıya kızdım evet ve bir daha binmeyeceğim o teraneye....
Ve asla o ''yaşlı'' gibi olmayacağım.
Ne kadar ıslanırsam ıslanayım......
Belki ihtiyar olurum ona da ömrüm vefa ederse....
Yahu neredeyse hepimiz hısım - akrabayız .
Hasım -akbaba değil......
Kimbilir belki de bu tahammülsüzlük ölümün gölgesindendir.
Bilemeyiz.....
Kızgınlıklarımla....
Isientus
YORUMLAR
Teşekkürler