Yapay Çap - Ç=5cm YÇ=55cm
25 Nisan 2017, 11.06 A- A+Bazı şeyler o kadar kötüdürler ki, defektleri görünmesin diye ha babam de babam şişirilirler. Tıpkı; kırış kırış, çirkin bir surata yapılmış botoks-dolgu karışımlı yüzlere benzerler. Şişirdikçe çizgilerin belirginliği kaybolur belki ama yüzlerin tüm anlamsızlığı ve sıradanlığı da ortaya çıkar. Uygulanan teknik miadını doldurduğunda ise, ilk hallerinden daha beter bir şeylere dönerler.
Onlar söz konusu olduğunda, tam ekranda izlenileni küçültmek için "escape" tuşuna ihtiyaç yoktur, onların aslı zaten küçücüktür. Yine onlar söz konusu olduğunda; "escape" yalnızca, yanlışlıkla girilen yapay çaplı sayfaların kapatılması için kullanılır.
Yapay çap nedir: Yapay çap, herhangi bir konuda olamadığınızı, yapamadığınızı, olmuşsunuz veya yapmışsınız gibi gösteren; kendinizle, dışdünyaya göstermek istediğiniz benliğiniz arasındaki suni mesafedir. Bir nevi gerçekle aranızdaki mesafe yani. Bu mesafenin içersinde arkadaşlarınız, yancılarınız, goygoycular, reklamlar, teknolojik destek vs. gibi canlı-cansız her türlü şey kullanılabilir.
Altı dolu, sizi şöhret yapabilecek sağlam bir meşgale olmaksızın arzu edilen meşhur olma isteği, herkeste aynı şekilde ve şiddette kendini göstermeyebilir. Ve nedensellikleri de farklıdır şüphesiz. Fakat hepsinin altında tatmin olamamış bir duygu vardır. Örneğin, ilgi ihtiyacıyla da örtüştürebiliriz bu durumu. Hani öyle ki; hapşırsam, cümbür cemaat herkes "çok yaşa" desin, şeklinde bir durum... Veya çok yapmak isteyip bir türlü iyi beceremediğiniz bir şeyin başarı sanrısını, yalandan da olsa yaşamak... Sanal gerçekliğin de sanalı bir gerçeklikten söz ediyorum.
Fenomen olmuş insanlar vardır mesela; bakarsın bu adam/kadın ne yapıyor diye, dişe dokunur bir halt bulamazsın. Ama ne hikmetse reyting patlaması yaşıyordur. Zaten ortaya koyduğu bir şey olmasının veya ortaya koyduğu o şeyin iyi veya kötü olmasının kendince de çok önemi yoktur. Örneğin; komiktir ama Madonna'nın tıklanma sayısını geçen yeni yetme Türk popçular filan vardır :) "Takipçi satın almak" diye bir mefhum oluşmuştur mesela... Ne kadar acayip bir durum. İnsan kendi eliyle oluşturduğu yapay bir hoşa gitme, beğenilme üzerinden nasıl kendini iyi hissedebilir? Enflasyonu ekmek-peynir üzerinden değil de, lavabo pompası üzerinden hesaplamak gibi bir şey değil mi bu?
Bu durumu ticaret haline getirip maddi fayda sağlayanlar yine bir derece diyeceğim, ona da dilim de varmıyor ama sonuç olarak para kazanıyorlar. Ama öyle bir durum da yoksa, herhalde yazdıklarım bu feci durumun ifadesidir. Suni yaratılan niteliksiz talep, aynı niteliksizliği katlanmış arz olarak geri döndürecektir. Bu durumda da sunulan her şeyin giderek kalitesizleşmesi kaçınılmaz olur şüphesiz.
Uçan balonların içersine helyum gazı konulur ya uçabilmesi için. Ama belli bir saat sonunda içindeki gaz tükenir ve uçma özelliklerini kaybederler malum. Balonun her türlüsü kötüdür esasen. Her şekilde havası kaçar. Uçanı da uçmayanı da... Şişirilmeye muhtaç şeylerden ve doğal yollardan olabilirliği mümkün görünmeyen şişkinliklerden uzak durmakta fayda var :)
Ama işte gerçekler... Ne yapacaksın, insan bu... Devir de Cilalı Ego Devri... 5cm'lik çapı 55cm gösterecek malzemeleri kullanma devri. Neyse ki çıkış düğmeleri filan var.
Escape cnm Escape!
YORUMLAR
Geri kalan kısmı bir şekilde okuyup bitirdikten sonra uzunca bir süre klavyemi inceledim ve fark ettim ki, üzerinde şimdiye kadar parmağımı hiç değmediğim bir sürü tuş bulunuyordu... Umarım herhangi bir blogda ,var olduğunu yeni farkettiğim bu tuşların da bahsi geçerse bendekiyle aynı şekilde olur... Zira derin endişe ve stres altındayım...
Not: Uzun uğraşlarıma rağmen şu bendeki garip tuşun fotosunu şuraya bi türlü ekleyemedim ama olay aynıyla vakidir...
Yukarıdaki cümle ''AĞIR İZ'' bloguna yaptığım bir yoruma verdiğin cevaptan alınmıştır... Sevgili nikimin önceden daha değişik bi şekilde deforme edilmiş hali yani...Filler asla unutmaz...Olmuyor yani cık... cık...
* Yazının sayacını kim bozdu?? :)
Kalsaydın; sana da selam. Mesaj veren, söyleyeceği olan bi yazının deşifre etmesi de kaçınılmaz, illa ki birilerini veya bir şeyleri deşifre ediyordur. Bu manada uygundur söylediğin :) İnsan hayatını "balon" diye nitelememeli bence, üzücü, kırıcı bi durum bu. Teessüf ederim arkadaşlarına :) Geniş açıdan bakarsak; dünya da kocaman bi balon, hem madden hem de manen... Yanlış da ordan başlıyor belki. Tüm bu içi boş balonlar arasında, şişmeye çalışıp yuvarlaşmak değil, biraz köşeli olmaya çalışmak gerek bence veya ne isen o olmak. Teşekkürler güzel sözlerin ve yorumun için.
Hiç ihtiyaç duymadığım bir şey kendime yancı veya maşa tayin etmek, onları istediğim gibi yönlendirip "böhhhhüü X şahıs bana böyle yaptı" deyip elalemin üzerine salmak. Özel mesajla kimleri soğuttuğumu da biliyormuş vatandaş :) Bütün bunları ben kendi kendime yapıyorum, millete özel mesaj atıyorum filan... Ben kime gidip ağlasam acaba ya, bu pili bitik, mürekkebi eksik eziklerin ağlaşmalarına kanan saf niyetlilerin saldırma çabaları için, ben kime ağlasam????
Böhüüüüüüüü canım yancım, sevgili maşam; Cezbe bana ahh yaptı!! :)
Canı isteyince yine yazarmışmış!! Hiiiiiiiiii çok korktum :)