ANKARA-2
25 Ekim 2017, 18.55 A- A+
Ankara
2
Ankara'ya geldikten sonra TRT'de seslendirme yapmaya başladım; sevdiklerim dostlarım oldu. Sevgili Mehmet Ali Bozgeyik'in Pratik Ajans stüdyolarında reklam spotları, düz metinler, röportajlar seslendirdim. Bu arada Ferhunde Hanım ve Kızları, Bizim Evin Halleri, Orta Bereket; adlarını şimdi hatırlayamadığım bazı dizilerde; Dütdürü Dünya, 120 filmlerinde oynadım.
Özel tiyatrolarda, Devlet Tiyatroları'nda sahneye çıktım. Turnelere gittim. Tiyatroyu diğer çalışmalarımın hepsinden çok sevdim. Bütün bunların yanında dersane öğretmenliğini de sürdürdüm. Çocuklarımı okuttum, Oğlum Kerem Gemi İnşaatı Mühendisi, Büyük kızım Şebnem; Diyetisyen, İkiz kızlarım Didem ve Sanem işletmeci oldular. Onlar için çok daha fazlasını yapabilmek isterdim; gücüm ancak bu kadarına yetebildi.
Canım oğlumu yirmi yedi yaşındayken kaybettim. Kalbinde aritmi denilen ritim bozukluğu vardı. Normal zamanlarda hiç belirti vermeyen hatta doktorların bile anlayamadığı bir rahatsızlık. Askere giderken yapılan muayenede doktorlara " bende kalp rahatsızlığı var" dediği zaman doktor: "kalbinde hiçbir rahatsızlık yok; askerlikten kurtulmak için söylüyorsun" demiş. Çocuğum on sekiz ay Sivas'ta askerlik yaptı. Üniversite mezunu olduğu halde; çavuş olarak...
Onu çok özlüyorum; acısı her gün artan koygun; durağan hiç iyileşmeyecek bir yaradır içimde. En çok da bizlerden uzakta; tek başına, elini tutacak bir el olmadan yaşamını yitirmesi hep gözümün önüne geliyor. Kader diyoruz, allahın takdiri diyoruz; yaşamaya devam ediyoruz. Allah kimseye evlat acısı yaşatmasın. Uğraşacak bir iş olunca oyalanmak daha kolay oluyor... Şimdi böyle kederlerim ; acılarımla baş başa işsiz güçsüz evde oturuyorum. Boş oturmaya hiçbir şey üretmemeye alışık değilim. Çocukluğumdan beri yaptığım işler uzunca bir yazı konusu. Daha sonra devam etmek üzere... AliÇ.
YORUMLAR