gamyun.net'i doğru görüntüleyebilmek için tarayıcını güncellemelisin, güncelleyemiyorsan başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsin.

BLOG

Kalbim Yanar I-II

20 Eylül 2018, 07.42
A- A+

Üzerimden yanık kokusu geliyordu. Başkaları fark ediyor muydu, bilmiyorum.


O gece üzerime abanan kötü ruh, kalbimi yerinden söküp çıkarmış; önce yakmış sonra da bir kısmını yemişti. Acıdan ve korkudan bayılmışım sanıyorum. Uyandığımda, kanlar içinde olan yatağımda, içten içe hala yanan, ısırık atılmış kalbimi bulup yerine taktım. Üstünkörü bir dikiş atıp kapattım. Bundan böyle, haddinden fazla ısınacaktım. Kanım ılık ılık değil, sıcak akacaktı artık damarlarımda. Kalbim yanıyordu.


Arada, attığım eğreti dikişleri söküp çıkarıp bakıyordum zavallı kalbime. Söndürmeye çalışırken, daha beter bir hale geliyor, tütmeye başlıyordu. Daha da kötü olur telaşıyla hemen yerine koyuyor, yine dikiyordum. Bazen yastığımın altına koyup yatıyor, uyanınca bu yarım yamalak sürekli kanayan ve yanan kalbin, eski haline dönebileceği gibi umutsuz bir hayale kapılıyordum.


Uzun zaman bu şekilde uğraştıktan sonra, bu kalpten artık bir şey olmayacağına kanaat getirdim. Kendime yeni bir kalp edinmeliydim. Bu düşünceyle kötü ruhun ta kendisi olmaya karar verdim. Yanan bir kalbin sahibi olarak, çevremde olup bitene aldırış etmem beklenemezdi pek tabii. Empati yeteneğini yitirmiştim çoktan. Kimse umrumda değildi. Yanan, yakardı ne de olsa. Benim kalbim yandıysa, bütün dünya da yanabilirdi.


Uygununu bulana kadar; onların üzerlerine abanmalı, kalplerini sökmeli, eğer kalpleri işe yaramıyorsa; ateşte bir güzel pişirip birazını da yemeliydim kalplerinin.


Öyle de yaptım, ne yapacaktım yani!


https://www.youtube.com/watch?v=WXv31OmnKqQ


Her ne kadar işlediğim günahları, yanan kalbimin failine ve onun fiiline bağlamış, ihaleyi ona devretmiş olsam da; bu kalp yeme merakının, bende giderek bir zevk halini almış olmasından endişe duyuyordum. Nihai olarak; pervanelerin, ateşe duydukları aşkı ben yaratmamıştım gerçi. Bu yüzden de günahsız sayılabilirdim hani. Ama bir noktada değişmem, durulmam gerektiğini de biliyordum.


Ben böyle kanaya, kanata yaşayıp giderken, bir gün karşıma orijinal bir kalp çıktı. Beni görüp beğenmişti. Avcı olduğunu ilk bakışta kavradığım bu kalp; ben, birazını yesem ve kanını içsem de yaşamına sağ salim devam edecek gibi duruyordu. Benim için şahane bir deneyim olabilirdi bu. Israrla istiyordu beni; kalbimden sızan kanın kokusu iştahını kabartıyor, kalbimin aritmisinin tersine ahengiyle baştan çıkıyordu.
 
Ehh, bu kadar istiyordu madem;
Deneyecektim...


Ona, avlandığım  izlenimini vermem zor olmamıştı. Şimdilik; onun, arka bahçesinde hapsettiği, besleyip şekillendirdiği, muntazaman ona amade olmuş bir av gibi davranıyordum. Pek beğendiği zekama karşın, bazen bunu unutup; arada bir açık veriyor olmasına, içten içe gülüyordum. Ben, ona gereken ipuçlarını vermeme rağmen; o, alışageldiği biraz hoyrat, biraz sıradan avcı metodlarından bir türlü vazgeçemiyor, beni bir rutine bağlayıp dosdoğru üzerime geliyordu. Benim için kabul edilemez noktaları görsem de; o dosdoğru üzerime gelenden zevk almaktan alıkoyamıyordum kendimi. Sevmiştim de onu açıkçası, ehh işte benim gibi biri ne kadar sevebilirse o kadar tabii… Bu durum, beni biraz tedirgin etse de, üzerinde fazlaca düşünmemeyi yeğliyordum.


Benden sonra, onun çok da değişmeyeceğini biliyordum. Yine de, ağır silahlarımı saklı tutuyor, onu fazlaca yormuyor ve korkutmuyordum. Madem ki böyle bir işe girişmiştim; o kalbin, bu harpten sağlam çıkması gerekiyordu. O, benden sonra da, benim kalbimin ve kanımın tadını mutlak ve geri alınamaz bir gerçeklikte ağzında hissetmeli; ama yine de, yeni kalplere ağzı sulanıyor olmalıydı. Vakti geldiğinde; beni hapsettiğini düşündüğü o güzel kafesten kaçıp gidecek ve onu, işte öylece bırakacaktım.


Vazgeçemeyeceğini anladığı noktada değil;
tam da, artık vazgeçemeyeceğini anladığı noktanın,
bir saniye öncesinde...

YORUMLAR

20 Eylül 2018, 15.18
Sokağa indirgenen zavallı gezegenimizde hassas önemdeki alarmlar, son dostluk denemesinin hatırlattığı çizgiler, şekillenecek eksi altı eksiler. 
20 Eylül 2018, 18.26
Konu, biraz da yaşım gereği sanırım, pek ilgimi çekmedi. Yeni nesil yazarları biraz absürt buluyorum. Fakat, dile hakimiyetiniz ve dili kullanma yeteneğiniz dikkat çekici ölçüde başarılı. Devrik cümlelerde sıkıntı olmamasına karşın, biraz daha az kullanmaya özen gösterebilirsiniz. Tebrik ederim. 
21 Eylül 2018, 01.01
Ne vahşi insanlar var dünyada smile Resmi smile Resmi Babette, bundan sonraki cerrahi girişimlerimde, sakatat kısmını sana ayıracağım, söz. Ayrıca, daha önce deneyimlemiştim, bağırsakları güneşte kurutursan, çok daha güzel ip atlanabiliyor, öyle dene. Bilmukabele; hüp, jitt, nihahe smile Resmi Bak şimdi sana çiçek yolluyorum, sakın yeme onu, vazoya koy tamam mı smile Resmi :)


Yazının size çağrıştırdıklarına, daha çok tanıklık etmek isterdim Nogambling. Cümlenizdeki kalite ve derinlik gözden kaçmıyor. Keşke bu denli cimri olmasaymışsınız. Teşekkürler yorumunuz için. smile Resmi


Konu ilginizi çekmese de, okunmaya değer bulup vakit ayırmışsınız, teşekkür ederim Citius_Altius_Fortius. Övgünüz de, öneriniz de değerli. Önerinizi mutlak dikkate alacağım. Bilginiz ve birikiminiz ileride de, bana eleştiri veya öneri olarak yansırsa, bundan çok mutlu olur ve yararlanabildiğim oranda yararlanırım. Işıttığınız ölçüde; önümü de, yazdıklarımı da daha iyi görebilmem mümkün. Saygılar smile Resmi


21 Eylül 2018, 08.09
Bu gamyunda bloglar yorumların başardığını bazen başaramıyo. Vahşiler sizi :))

21 Eylül 2018, 17.56
İkincisi daha güzel geldi bana. Sonunda kendi kalbini yiyeceksin, bilesin...
22 Eylül 2018, 02.21
Yorumlar di mi Tiagmo :) Mühim yani, haklısın. Bunu niye yazdın bilmem de, tam 12'den vurmuşsun smile Resmi :) Vahşiyim ben, ona göre!! Besmeleyle girin yazının altına, mazallah yani smile Resmi


İlkini bir yıl önce yazmıştım 1Yalnızlık, ikincisi taze .p İkincisini beğendiğine göre, eskisinden daha iyi yazmışım diye kasılayım bari smile Resmi Sonunda, ne olacak bilmiyorum, önümüzdeki yıl kısmetse yazarım .dd  Artık kendi kalbimi mi yerim, havaya atıp tutar top mu oynarım bilmiyorum, o anki ruh halime bağlı .p Teşekkür ederim yorumun için, eyvallah smile Resmi smile Resmi
23 Eylül 2018, 02.33
Eyvah, Babette'nin içinden imam çıkmış .p Çiçekten girilmiş, bağırsaklarda nihayete ermiş söz. smile Resmi Ve fakat bu ikisinin ortasında öyle bir vaaz var ki, cemaati iflah edebilir; hani öyle etkili :)


Babette; öncelikle bana yönelen güzel sözlerin için teşekkür ederim. Diğer mevzulara gelirsek; tabi olmayan bireysel aklın, objektif bakış açın ve açıksözlü samimiyetin çok net yansıyor yazdıklarına. Nadiren rastlanan özellikler bunlar, hem de çok nadir... Yazdıklarını, arif olan herkes anlayacaktır. Olmayanlar da anlayacaktır gerçi, lafın tamamı onlar için söylenir; ki, senin tarafından da söylenmiştir. Tek kelime ilave etmeye hacet yok. Kalpten teşekkür ederim bu yorumun için.
15 Ekim 2018, 02.51
Teşekkür ederim güzel yazı smile Resmi
15 Ekim 2018, 09.35
  Teşekkürler DestanYazar smile Resmi
Yorum yapabilmek için ÜYE GİRİŞİ yapmalısın