gamyun.net'i doğru görüntüleyebilmek için tarayıcını güncellemelisin, güncelleyemiyorsan başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsin.

BLOG

Kırık...

21 Aralık 2018, 15.12
A- A+

Okumakta olduğum kitabın ayracının yerini, sürekli iki üç sayfa öne alıyor olduğunu biliyordum. Yine de bilmezden geliyordum. Kitabı her elime aldığımda, senin hınzır bakışlarını görüyor, sırf sen mutlu ol diye, yüzüme şaşkın bir ifade yerleştirip söylenerek sayfaları karıştırıyordum. Bu şaşkın halimi görmekten o kadar mutlu oluyordun ki, sana gizliden baktığımı bile fark etmiyordun. Oysa ben,  yüzündeki o tebessümü görmek için, değil bir iki sayfayı, aynı kitabı yüzlerce kez okumaya dünden razıydım. Bilmiyordun...


Güzel ruhunu, ikinci  sınıf kalabalıklara soktuğun o zamanlar, uyarmıştım seni. Sobaya elleme, dedikleri halde, ne olacağını görmek için dokunup yanan bir çocuğun acemi merakındaydın. İnsanlara yavaş yavaş güven duyacağına, tam güvenle başlayıp zamanla eksiltiyordun. Sana kalsa tüm insanlar, ilk perdede sonsuz güvenilmeyi hak ediyordu ve herkesin samimi bir kalbi vardı, olmalıydı. İlla kiri elinle tutacaktın kirli olduğunu anlayabilmek için; pis soluklarını duymak için sokulacaktın onlara. Onlara bulaşan elin, ayağın, ağzın kirleniyordu, fark etmiyordun. İçindeki idealisti ve saf merhameti ruhundan ayırabilsem, hiç düşünmez çekip vururdum o ikisini. Tabii o zamanlar; kalemini, o pis kalemtraşla, biraz da kendini yontarak bilediğini bilmiyordum.


Dünyanın bütün güllerini, yalnızca senin için derme telaşında olduğumu sana söylesem; acaba bu günahımdan affedilebilir miydim. Veya o masal dünyasına ait olan gece seni öpsem, aramıza iki kıta mesafe koyacak o uçağa yine de biner miydin. Bu ikisinden birinin olma ihtimali, o masalsı gecenin göğünden ve denizinden bile karanlıktı biliyorum. Yine de, hani senin o çok sevdiğin sesimle, sana 'put your lights on'u söylerken, gözbebeklerinin büyümesinin sadece karanlıktan olmadığı gibi bir umudu; yüreğimin en yalancı, en kendine yontan tarafı bana fısıldıyordu. Aslında ben, sana kaderimin şarkısını söylüyordum ve sen, o kaderin cisimleşmiş hali olarak, taştan bir venüs heykeli gibi karşımda duruyordun.
.
.
.



YORUMLAR

23 Aralık 2018, 14.38
Çok seviyorum bu tür yazılarını. Buna daha önce de söyleyip durdum sanırım. 
Şiir tadında işte, tam benlik... Aklına sağlık tekrardan...

24 Aralık 2018, 01.28
Beni güzel sevmişler, sevgilerini güzel anlatmışlar demek. Ben de anlatılanı, hissedileni güzel anlamışım tabii :) Bir erkeğin ağzından bunları hikaye edebilmemi buna yoruyorum. Yazının tamamını okumadığın ve bu bölümde tek bir ipucu olduğu için, anlatıcının kadın olduğunu düşünmen normal Şehr-i19Mayıs. Yalnız bu arada; bana, kötü şeyler söylemişsin sanki smile Resmi :)


Babette; hep özlenilesi insanlarla karşılaş inşallah e mi :) Boşver atlarına binip giden iyi insanları düşünüp üzülmeyi. Her giden, sadece cismen gider. Gidenin üzerinde kalanın; kalanın üzerinde de gidenin izleri olur, iyi veya kötü... Onları artık hiç öldüremezsin. Hem niye öldüresin. Misal ben, onları öldürsem nasıl yazardım yazılarımı! :) Kurgu dediğin şeyde bile, çok absürd değilse mutlak yaşanmışlık oluyor, yoksa yazdığın bir halta benzemiyor zaten. Anekdotlar ve kişiler, total bir hayatın o yazıdaki kurgusu. Sen nasıl istiyorsan öyle sev, ben karışmam :) Virgül konusunda haklısın. Yazarken değil, bitirdikten sonra üzerinden geçiyorum virgül vs. kısmının, bazen çok kastırıyorum farkındayım.


Odunsu yazılarımdan ziyade bunları sevdiğini biliyorum 1Yalnızlık :) Siz yazdıklarımdan beni nasıl tanıyorsanız, ben de sizin yazdıklarınızdan sizi tanıyorum.


Sağlam okuyucu olmadıktan sonra; yazan, istediği kadar iyi yazsın bir şey ifade etmiyor. Tam da bu yüzden; değerin, karşılıklı olduğunu söylemek isterim. Teşekkür ederim güzel sözleriniz ve yorumlarınız için Şehr-i19Mayıs, Babette, 1Yalnızlık; smile Resmi


25 Aralık 2018, 01.50
Yanlış Anlama ve Anlatamama Haftası var kesin .ddddd "Yazının tamamı" derken, buraya eklediğim kısmını demek istememiştim. Eklediğim, yalnızca giriş bölümü yazının, tamamı değil... :) Gerçi, bunu da okuduğun pek söylenemez .ddddddddd Adam, kadının içindeki merhamet duygusunun ve idealizmin, kadına zarar verdiğini söylüyor yav, onun için çekip vurmak istiyor o ikisini. Yani bilemiyorum, öyle yazmak istemiştim ben, anlatamamış olabilirim smile Resmi Anlatıcının, kadın veya erkek olması da önemli değil hani de; Venüs heykeli kadındır ya, bu yazdığım kısımda öyle bi detay var, ordan çıkarılabilirdi sadece. Dediğim gibi, çok önemli değil, sen üzerinde durmuşsun diye yazdım.  
27 Aralık 2018, 02.52
Eveeet bak güller de var Babette, ben onu düşünmemiştim :) Erkeğe çiçek verilmez mi ama? Verilse de, öyle bir ifade kullanılmaz sanırım, haklısın. Bence asalım Şehr-i19Mayıs'ı smile Resmi Teşekkür ederim, zekiyim ben di mi .p Ben de senin zekanı seviyorum. Benzer düşünme biçimine ve kapasitesine sahibiz kesin olarak. "İz" dediğimiz şeyin, zaten tek başına kocaman bir "var"lık olduğunu yoksa nasıl söyleyebilirdin :) smile Resmi Şiirlerinle, güzel yorumlarınla eksik olmayasın yazılarımın altından :)


B12 Şart! İnat etme Şehr-i19Mayıs. Cidden git bir test yaptır, dua edeceksin sonra bana .dd
15 Nisan 2019, 19.31
Yeni keşfediyorum, nasıl da ışıl ışılsın, nasıl da acıta acıta duyarak... En çok hissettiğim yaşlarımı hatırlattın bana.. Bu okuduğum ilk blog sana dair, hikayelerini duymak için sabırsızlanıyorum ve ilk fırsatta.. kelimelerden yorulma sakın, yakışıyorsunuz..
16 Nisan 2019, 13.19
Keşfinizden mutlu olmakla kalmayıp; beni de mutlu etmişsiniz yorum yazarak. Çok teşekkür ediyorum
güzel sözlerinize _Exael. Benim gibi yazmayı seven herkes için, okunmaktan mutluluk duyulacak bir yorum yapmışsınız. smile Resmi
Yorum yapabilmek için ÜYE GİRİŞİ yapmalısın