bir NEDEN Bir ZAAF...
03 Kasım 2019, 01.34 A- A+Işık katında gözden geçirmişti yaşayacağı geleceği, hepsini bir bir kurgulamış, planlamıştı, bir matrix’in logaritmik haliyle tüm algoritmalar, tüm olasılıklar gözünün önünden aşağı doğru kayıyordu, tüm seçenekleri bir bir denedi, her seçeneğin sonuçlarını gördü, yolu ezberlemişti. Labirentteki çıkış yolunu bulmuştu, tüm seçimler beynindeydi artık, bu aslında salisenin binde biri zamanda gerçekleşmişti, ama dünya zamanında yüz yıl geçmişti belki de, bilmiyordu. Sadece googolplexianth (10 üzeri 10 üzeri 10 üzeri 10 üzeri 100) seçimin içinde, bir seçimde yapacağı hata tüm algoritmayı bozacaktı bunu çok net biliyordu, çünkü daha önce tüm olasılıkların üzerinden milyon defa geçmişti…
Ailesi kim olacaktı, ne okuyacaktı, kiminle evlenecekti, kimlerle tanışacak, ne iş yapacak hepsi belliydi, hepsi tüm tutkularını tatmin edecek en üst seçimlerdi. Onu en üste taşıyacak seçimler. En üst derken yanlış anlaşılmasın, çok zengin bir aile değildi seçim, fakir bir aileyi seçmeliydi isteklerine ulaşmak için, en kötüyü görmeliydi, kötüyü görürken ama kötüye meyil etmemeliydi, seçeceği Anne-Baba karakterleri içinde tüm elemeleri yaptı, mükemmele ulaşmak için en ince detaylarının yollarını çizdi. Hangi caddede hangi sn yürüyeceğine kadar olan tüm detaylar belliydi. Denemelerinin sonucunda ulaştığı bu yol tam olması gerekendi.
Madem tekrar dünyaya geliyorum, o zaman bu sefer başarmalıyım diyordu!
Kestirme yol yoktu, ama biraz olsun hızlandırmalıydı bu süreci, çünkü sadece bir tek ömrü vardı. Sonsuz bedeninin artık bu sefer o sonsuzluğa ulaşmasını istiyordu.
Bir daha başarısız olamazdı! Tekrar hata yapamazdı… Tekrar ışık katında kurgulayamazdı.
Hiçbir ayrıntıyı gözden kaçırmaması gerekiyordu, tek bir komutsal hata tüm hayatını altüst edebilirdi, çok önemliydi…Nasılsa vakti vardı daha...bir kere, bir kere daha gözden geçirmeliydi.
Zaaflarını düşündü, bu zaafları yüzünden eğer bir seçimi değişirse her şey altüst olabilirdi.
Kendine göre yazmalıydı bu hayatı, şimdiye kadar yaşadığı tüm hayatları ve aldığı tüm dersleri gözden geçirerek yapmalıydı bunu. Çünkü can bulduğunda, ışık katını-tüm bu kurguları unutacaktı, sadece ruhuna işlenecekti bilgiler, gerçekte ise bilinç altında hissedeceği dürtülerden öteye gidemeyecekti.
O yüzden seviyesini çok iyi tanımalıydı.Tek bir zaafı kalmıştı engelleyen, onu da bu son hayatında çözmeliydi. Bir daha hata yapamazdı, bir daha gelemezdi bu çukura…
O yüzden tüm hayatlarını gözden geçirmeliydi, ağaç, karafatma, yunus, hizmetçi, savaşçı, eroinman, müzisyen, yazar, çöp toplayıcısı, heykeltraş, fahişe, rahip,dilenci, kral…. daha nicesi… daha ne olmalıydı eksiğini tamamlamak için? Sadece bir tane kalmıştı. Bunu çok iyi biliyordu. Yüzlerce bedende yaşamış, yadırgadığı, anlamlandıramadığı herşeyde beden bulup öğrenmişti. Sevgiyi, ilgiyi, nefreti, hırsı, özveriyi, bencilliği, merhameti, zaferi, yenilgiyi her duyguyu en derinlerde tatmıştı.
En zor olan da her seferinde yeniden başlamaktı. Yeniden doğmaktı. Ne vardı tüm bu bilgiyle gelse, herşey çok daha kolay olacaktı… Ama ruh işte ancak böyle olgunlaşıyordu, emeksiz hiçbir şey olmuyordu, kısa yol yoktu, tüm zorluklar ve güzellikler bir bir yaşanacak, kazınacak, kanayacak, çiçek açacak, haz dolacaktı. Çünkü bir üst noktada hataya yer yoktu!
Çok uzun bir yol ve artık sadece kalan ufak bir dokunuş. Bu son hayatında tamamlaması gereken sadece bir NEDEN! Bir olmaya giden yolda sadece Bir ZAAF…
Nirvanaya; bu ismiyle, bu bedeniyle, bu yaşanmışlıklarıyla, bu anılarıyla ulaşması için sadece bir tane kalmıştı işte! Önemliydi onun için,
Önemliydi çünkü onun adı Aşktı!
YORUMLAR