gamyun.net'i doğru görüntüleyebilmek için tarayıcını güncellemelisin, güncelleyemiyorsan başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsin.

BLOG

Bak sen şu işe!

21 Şubat 2020, 18.37
A- A+
Nasıl anlatılır bilmem ama bir yerden başlamak gerekiyorsa EyvAllah o zaman altından, üstünden, sağından solundan, başından derken 1990 yıllların ülkemizde iletişim çağına adım atılmasıyla birlikte hıhızla arayıpta bulmaya çalıştığımız sosyal ağları  ile başlayalım dedim yani bugün ki, adeta vazgeçinilmez olan facebook , twitter, instagram vs vs vs gibi gibi işte!
Aslında Türkler tarafından icat edildiği bilmiyorsunuz sanırım? Lakin bu buluşu bulduk ama bizde  ethernet kablosu bulunmadığı için Hatta o zamanelerin Ahmet kayasından hatırlayanlar vardır  " Telgrafın tellerine kuşlarmı konar " bu demeçten sonra bir türlü bilgisayarlara ulaşılmadığı hatta ve hatta Televizyon yani namı diğer " Monitör "ü ilk kamu kurumlarında gördüğümüzde acaba nedir? diye kendimizi sorguladığımız o günlerde aslında biz bir başlangıç yapmışızda haberimiz yokmuş!
Olay açık ve nettir telif haklarının bizde ama diğer haklarınında başkalarında olduğu sosyal medya kuruluşuna geçelim bizim 70-80-90'lı yıllar  arasında mahallemizin teyzeleri vardı işte bu teyzeler sosyal medyanın kuruluşunda kuruluş temellerini atarak hak sahipleri olmuşlardır. Yani o bildiğiniz facebook Mark Zuckerberg'in değildir.
Bizim ayşe, fatma, hayriye teyzeler her akşam üstü evlerinin önündeki o kaldırıma kilimi sererlerdi önce ( Sesli Arama ) camdan cama bi seslenmeler olur sonra baktı ki, gelmiyor kapıyı çalıp yüz yüze konuşurlardı ( Görüntülü Arama ) Ayşeeee  gııııııııııı  hazırlan aşşağı gel yanına limonlu şeker, biskivütde al Allah canını almıya çabuk olasın'dan sonrası birde fatma teyzeye sesleniş var fatma ebe sende minder al gel gııı aşşağı bekletme emi bizi saçından yolluk yaparım!  artık hayriye teyzemde bastonuyla gelirken diğerleri kilimde yerlerini almış hayriye teyzenin çekirdek getirmesini gözlerken bilirsiniz o zamanlar  her mahallede bir doktor, hemşire, terzi, çıkıkcı olurdu ( Bu gün ki, Sözüm ona Doktor , Hemşire, baytar artık her neyseler ) o zamanlarda hiç eksilmemişti ! smile Resmi smile Resmi smile Resmi
Neyse oradan başlar bir sosyal mahalle dedikodu tufanı asıp, kesip biçmeler, kırıp, döküp gitmeler, çanak, çömlek patlatmalar I(oyunlar)  silahsız adam katletmeler (Klavye Mafyaları )  dedikoduyu gizli dinleyenlerin cezaları belliydi  sebebi (ban ) yani şaplak sonrada başlar işte sosyal komşu muhabbetleri geçen düğünü oldu asımın oğlan Veli  ile falancanın kızı feride evlenmiş bir fotoğraflar, bir fotoğraflar aman ALLAH'ım! kaynanada pek yamanmış öyle dediler ben bilmem günahı onun boynuna derken 4-5 kişilik bu grup mahalledeki olup bitenin tek tek dedikodusu yapılır! smile Resmi Ama sosyal bilgilendirme bitermi asla bugün facebook "Dürt " butonu zamanında ayşe teyzenin fatmayı dürtmesinden esinti alınarak yapılmıştır, Beğeni tuşu ise yeni ayakkabı elbiseler alındığı günlerde tü tü tü tü tü diyipte yüzünüze tüküren sonrada 41 kere maşallah diyip suratınızı tükürük içinde bırakıp Aaaaaaaa bu ayakabbıyı yenimi sen aldın hemen ayakkabınızın üstüne basmalarıdır aslında " Beğeni Tuşu " ,  hani  "HAKKINDA  " kısmı ise aslında oda şudur, bana bak sen " Benim kim olduğumu biliyonmu?" dan gelir . Hani zaten kim olduğunu bilmiyorsan sıkıntı büyük smile Resmi neysee geçelim şu smile olayına teyzelerden biri fıkra anlatır bizimkiler kahkahayı patlatır bu gün ki, ( smile Resmi) kahkaha smilesi yapılmıştır.  Birde  zaten mahallede birine kızılmış ise ( smile Resmi ) kızgın smilesine tekabil eder, zaten ( smile Resmi ) < mutluluk ifadesini anlatmama  gerek yok çünkü bizimkilerin surat ifadeleri hep mutluydular smile Resmi yani bizim sokak araları kömür madeninden daha çok çalışır, bugün ki sosyal ağlardan daha hızlı ifşa edilirdi smile Resmi mahallede bir hanımefendi kürk mü almış ? mahallenin başından sonuna kadar 7 den / 77'ye herkes duyardı kürk almış duydunmu? he param yok der alır. smile Resmi Sevgili dostlar sosyal ağların asıl serüveni böyle başlamıştır. Bugün kullanımını düzgün yapamadığımız bu iletişim ağlarının çevremize , dostlarımıza, akrabalarımıza , ailelerimize hatta ve hatta çocuklarımıza  iyi birşey bırakmadığımızında farkındayız. Ümit ediyorum ki, yine o eski mahalle sosyal  B/ağlarımız canlanır monoton internet yaşamından çıkar sevdiklerimiz ile güzel keyifli kahkahalar içinde muhabbetlere geri yolculuk etmiş oluruz.


Not :  Sûrc'û Lîsân eylemişsek af ola, okuyanın yüreğine sağlık, Gönlüne neşe düşe..

                                Saygı , sevgi ile ALLAH'a Emanetsiniz. 

                                                                 Y.BOZYEL

YORUMLAR

23 Şubat 2020, 01.05
EyvAllah sevgili ! PC_Mikrop, sizinde okuyan yüreğinize sağlık olsun ..
 O yılların  tadını tuzunu, muhabbet ettiren o imikleri özledik :)
Ama olsun  bunları hatırlayıpta tebessüm ettirebilmişsem ne mutlu bana :)

    Selam ve Duâ ile kalın..
24 Şubat 2020, 18.49
Sevgili Noname kardeşim, bugüne kadar kimseye eleştiride bulunmadım.( Eleştiri sadece kötülemek değildir. Bir yazı ya da konuşmanın; beğenilen, beğenilmeyen tüm yönleri hakkında görüş bildirmektir.)Lütfen yazın hakkındaki değerlendirmelerimden dolayı üzülüp kırılma. Çok yaşlı bir ağabeyinin tavsiyeleri olarak kabul et.Daha önce yazılarım hakkındaki görüşlerin ve beğenilerinden seni tanıyorum.
            Yazında çok fazla yazım yanlışı, noktalama hataları ve anlatım bozuklukları var. "Çok güzel olmuş; kalemine yüreğine sağlık" deyip geçebilirdim. Ama bu benim tarzım değil. Bu seni kandırmak; aslında sana saygısızlık olurdu. Zorlama mizah; insanları gıdıklayarak güldürmeye çalışmak gibi bir şeydir. Özentili, yapmacıklı anlatımdan kaçınmanı öneririm.  Yazdıktan sora yazını dikkatle bir kaç kez oku." Hangi cümleyi nasıl yazarsam daha doğru, daha anlamlı olur." diye düşün. hemen beğenme. İnsan kendi kendinin en acımasız eleştirmeni olmalı. Emeğine, çabana sağlık. Selam ve sevgilerimle. dramaturg.
24 Şubat 2020, 20.02
evet yaa batı bizi kıskanmış haha telif haklarımızı mahkeme taşıyalım ))
24 Şubat 2020, 20.56
EyVallah sevgili ,   " dramaturg " Eleştiri  konusunda kimseye kırılıp gücenmem, Eksikliklerimizi giderir, Lakin ben yapmacık ve özentili hiç bir şeyi paylaşmam, Bunlar gerçekten içimden geldiği gibi tespitini yaptığım bir mevzuydu insanlar her blogda hüzünlenecek yada dertlerimiz ile dertlenecek değiller mutlak mizah hem tebessüm hemde hüzün taşımalıdır yoksa yazılmış onca yazının hiç bir anlamı  kalmaz ki,  Bizimkisi ufak bir tebessüm tadında tespitden öte birşey değil.  

Yinede sevgi, saygılarımla Allah'a emanet kalın.
25 Şubat 2020, 09.09
Sevgili Noname; bir eleştiri karşısında kendimizi saldırıya uğramış farz edip hemen savunmaya geçiyoruz. Oysa "Bu adamın yazdıklarında bir gerçeklik payı var mı acaba?" diyerek hatalarımızı görmeye çalışsak daha iyi olmaz mı? Gerek konuşmada, gerek yazmada "dili" doğru kullanmak çok önemlidir.  Çünkü bir toplumu "millet" yapan en önemli öge dildir. 
          "Bu 'dil' ağzımda annemin sütüdür." diyor Yahya Kemal. (Allah rahmet eylesin.) 
          Ben ömrünün kırk yılını bu konuları öğretmeye adamış emekli bir eğitim emekçisiyim. Özellikle yazım ve anlatım konusunda yanlış yapıldığını görünce düzeltmeye çalışmak ve uyarıda bulunmakla kendimi yükümlü sayıyorum. Her ne kadar sürc-i lisan ettiisek  affola. Selam ve sevgiler, sevgili Noname... Şu da bir gerçek: Ne kadar anlatırsak anlatalım; anlatabildiğimiz karşımızdakilerin anlama kapasitesiyle sınırlıdır. Sağlıcakla, mutlu,huzurlu,sevgiyle kal...
01 Mart 2020, 12.57
O yıllarda yaşamadım ama daha ailemden dinliyorum sen de çok güzel almadın Noname bence güzeldi
Yorum yapabilmek için ÜYE GİRİŞİ yapmalısın