BEGONVİL...
06 Nisan 2020, 19.48 A- A+
Çıkmaz bir sokakta ilerliyordu sanki. Sonu karanlık bir sokakta.Bazen de köşeye sıkışmış bir kedi yavrusu gibi hissediyordu kendini. Kurtulmak için çırpınan, çırpındıkça daha çok canı acıyan.
Kalabalıklar içinde tek başınaydı.Buydu payına düşen.Yudum , yudum sindire sindire içiyordu tek başınalığı.Gökkuşağında kara olana, deniz gökyüzüne kavuşana, bulutlar denize sarılana kadar da süreceğini biliyordu bu kimsesizliğinin.
O çok sevdiğini artık göremiyecek olması, sıcaklığını bedeninde bir daha hissedemiyeceğini, aşk dolu sesiyle ona bir daha seslenemeyeceğini bilmesi, beyin damarlarının zonklamasına neden oluyordu.
Son kez pencereden dışarı bakarken''iyi bak çiçeğime '' demişti. Bir dal mor begonvili koparıp görebileceği bir yere bırakmıştı.
Vedası çok zamansız olmuştu.Alışmak sindirmek zordu.Öylesine zordu ki; düşüncelerini toparlamakta güçlük çekiyordu.Kollarında ve bacaklarında derman kalmamış, beyin fonksiyonları adeta durmuştu.Kelimeler ordu gibi çöküyordu beyninin kıvrımlarına.Toplayamıyordu düşüncelerini.Kuramıyordu cümlelerini....
Gözü duvardaki saate takıldı.Akreple yelkovanın tik tak sesleri artık tırmalamıyordu kulağını. Birbirini yakalamaya çalışmaktan vazgeçmişler, sevdiği kadının yüreği gibi onlar da durmuştu. Saat miydi duran zaman mı bilemedi. Günlerdir ağlamaktan ve uykusuzluktan şişmiş gözlerini kapatıp, yatağına kıvrıldı.Bedenini olmasa da hüzünle yoğrulmuş ruhunu ölüme terketti .
Kalabalıklar içinde tek başınaydı.Buydu payına düşen.Yudum , yudum sindire sindire içiyordu tek başınalığı.Gökkuşağında kara olana, deniz gökyüzüne kavuşana, bulutlar denize sarılana kadar da süreceğini biliyordu bu kimsesizliğinin.
O çok sevdiğini artık göremiyecek olması, sıcaklığını bedeninde bir daha hissedemiyeceğini, aşk dolu sesiyle ona bir daha seslenemeyeceğini bilmesi, beyin damarlarının zonklamasına neden oluyordu.
Son kez pencereden dışarı bakarken''iyi bak çiçeğime '' demişti. Bir dal mor begonvili koparıp görebileceği bir yere bırakmıştı.
Vedası çok zamansız olmuştu.Alışmak sindirmek zordu.Öylesine zordu ki; düşüncelerini toparlamakta güçlük çekiyordu.Kollarında ve bacaklarında derman kalmamış, beyin fonksiyonları adeta durmuştu.Kelimeler ordu gibi çöküyordu beyninin kıvrımlarına.Toplayamıyordu düşüncelerini.Kuramıyordu cümlelerini....
Gözü duvardaki saate takıldı.Akreple yelkovanın tik tak sesleri artık tırmalamıyordu kulağını. Birbirini yakalamaya çalışmaktan vazgeçmişler, sevdiği kadının yüreği gibi onlar da durmuştu. Saat miydi duran zaman mı bilemedi. Günlerdir ağlamaktan ve uykusuzluktan şişmiş gözlerini kapatıp, yatağına kıvrıldı.Bedenini olmasa da hüzünle yoğrulmuş ruhunu ölüme terketti .
YORUMLAR
ihtiyacı olduğu bugünlerde bende size sağlıklı bir yaşamı sevdiklerinizle birlikte geçirmenizi ve begonvilleri de sevdiklerinizle birlikte seyretmenizi, seyrederken de rüzgarın esintisiyle kokusunu dolu dolu
içinize çekmeniz dileklerimle , Kalemine ve yüreğine sağlık ..
''Özellikle sosyal medyanın kullanım sıklığına bakıldığında, insanların sürekli salgın hakkında doğru yanlış birçok bilgiye maruz kaldığını görebiliyoruz. Konu hakkında paylaşılan görseller ve yazılan yazılar insanlar üzerinde yüksek düzeyde stres, korku, panik ve endişe uyandırırken; fobiler, uyku problemleri, beslenme sorunları ve obsesif düşünceler gibi rahatsızlıkların artmasına sebep oldu.En çok korkutan şeylerden biri de belirsizlik.''
Hal böyleyken de kalemimden anca bu içerikte bir yazı dökülebildi. Okuyan herkese teşekkürler. Özellikle balatlı, ____ölüm ve çewiğe de yorumlarından dolayı teşekkürü borç biliyorum..Sağlıkla ve huzurla kalın.