gamyun.net'i doğru görüntüleyebilmek için tarayıcını güncellemelisin, güncelleyemiyorsan başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsin.

BLOG

Gazi....

17 Mayıs 2020, 21.07
A- A+
Gazi
Köyümüze gelip yerleşmiş; bizlere hiç benzemeyen, bizler gibi konuşmayan, kültürlü bilge bir adamdı Nuri Bey. Köyün tam orta yerinde, caminin karşısında; altı bakkal dükkanı, üstü ev, iki katlı bir bina yaptırmıştı. Eve arka taraftan ve dükkanın içinden merdivenle iki giriş vardı.
Nuri Bey'in kimi kimsesi yoktu. Tek başına bir genç adam.
Ablamla ikimiz henüz küçüğüz. Ablam okula gidiyor; ben daha başlamamışım...
Dedemle ninem çiftçilik yapıyorlar. Ağır işlere güçleri yetmediği için yardımcı olarak güçlü kuvvetli genç bir adamı çiftçi olarak çalıştırıyorlar. Annem kısa süre önce Allah'ın rahmetine kavuşmuş. O da çok trajik, dramatik bir olaydır. Bende yarattığı travmanın etkileri yıllar yılı sürdü. Babam da ayrı bir konu!
Evde iki genç kız... Halalarımız; çok güzel kızlar... Ablamla ben onlara "abla" diyoruz. Bu hep de öyle devam etti.
Nuri Bey büyük halama talip oldu. Nuri Bey'in iki bacağı diz altından savaşta kopmuş. Kendisine, o zamanın teknolojisine göre yine de çok başarılı iki protez bacak yapmışlar. Bastonsuz yürüyebiliyor. Bilmeyen bacaklarının takma olduğunu anlayamaz. Buna rağmen halam kabul etti evlendiler. Nuri Bey, gazilik maaşı alıyor, dükkanın gelirinden de birikimi var; varlıklı biri.
Çocukları oluyor fakat kan uyuşmazlığı nedeniyle daha bir kaç günlükken bebek ölüyor. Bu aynı şekilde bir kaç kez yineleniyor. O zamanlar henüz bugünkü tıbbi olanaklar olmadığı için bebekler yaşatılamıyor. Bir kaç yıl sonra Nuri Enişte de ebediyete intikal ediyor.
Enişteden kalan gazilik maaşı, dükkanın gelirinden olan birikimler, dükkandaki mallarla halamız oldukça zengin bir dul olarak dikkat çekiyor.
Köylerde bir kadının dul yaşaması istenen bir durum değildir. Hala kendisine talip olan Ekrem Eniştemizin teklifini kabul ediyor. Çok yanlış bir karar! Ekrem enişte iflah olmaz bir kumarbazdır... Ellerinde ne var ne yoksa kumarda gitti. Dükkan kapandı. Bizim iki çok güzel emektar öküzümüz vardı. Enişte dedeme onları sattırıp, at aldırdı. Dedem atlarla çiftçilik yapamadı. Atları , tarlaları, evi satıp, İstanbul'un kenar mahallelerinden birinde iki oda, bir sofa bir mutfak bir gecekondu alıp yerleştiler. Ben yatılı okullarda okuyup tatillerde yanlarına geliyor, aynı zamanda iş bulup çalışıyordum.
Bugünlük bu kadar. Hoşça kalın.
TC Ali Çakır
AliÇ.

YORUMLAR

20 Mayıs 2020, 10.23
bende okuyorum bu yazınız öykü tadında severek okudum...elinize sağlık..
20 Mayıs 2020, 18.23
Teşekkür ederim sevgili pisilerinpisisi. Sizinde yüreğinize sağlık. Çok memnun oldum, sevgiler, selamlar...
22 Mayıs 2020, 20.01
yazılarınızı okuyorum gerçek yaşanmışlıkları ele alıyorsunuz  gayet başarılısınız tbrk ederim
23 Mayıs 2020, 14.35
 Takdir ettiğiniz için teşekkür ederim. Sağ olun. Öykü ya da masal da yazdığım oldu. Yaşam hepsini kapsar. Başarılı bulmanıza ayrıca sevindim. Belli ki bir uzmansınız. Selam ve sevgiler...
Yorum yapabilmek için ÜYE GİRİŞİ yapmalısın