kırmızıya dokunmak
03 Temmuz 2020, 16.14 A- A+
Hayatımızda bir çok kırmızı vardır. Bir yaz ayında kırmızı ağaçların arasında kıpkırmızı bir yolda yürüdüğün anları hatırlamak zordur ama beynine kazınan kırmızı o kadar kuvvetlidir ki aradan geçen on bir aya rağmen o anları bütün berraklığıyla hatırlarsın. İnsan hayatında "en" sıfatıyla nitelendirebileceği şeylerin hep ilerleyen zamanlarda , gelecekte yaşanacağını düşünür ama birçok "en"i çoktan geçmiştir ve farkında değildir. İşte ben bu ihtimali göz ardı etmemek için o kırmızı yolun hayatımın en kırmızı yolu ve o zamanların en kırmızı zamanlarım olduğunu varsayıyorum.Daha kırmızısını yaşayacaksam da şimdilik kuracağım hiçbir hayal o yaşadıklarımdan daha çekici gelmiyor. İnsan hayal kurarak yaşadıklarının üzerine çıkamıyorsa doymuş demektir, ben doydum. Ama bu doyum hayata değil sadece geleceğe, geçmiş karnımı acıktırıyor saatlerce düşünüp tıka basa doyuruyorum karnımı ama önüme gelen düşlere burun kıvırıyorum. Yaşanmışlıklar düşleri boğuyor, aralarında bariz bir güç farkı var. Kuvvetle üzerine biniyor yerden yere vuruyor hiçbir parçası kalmayana kadar sanki yüz yıl bileylenmiş eski ve sağlam bir öfkeyle saldırıyor geçmiş. Artık gelecek yok, dokunduğum en kırmızı bütün gerçekliğiyle her daim gözümün önünde duracak ve gelecek ve hayaller her kapımı çaldığında geçmiş kudurmuş bir köpek gibi atılacak onun üstüne.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış :( Yazık ama blog sahibi senin yorumunu bekliyor olabilir