Ali abimmmm...Hoş geldiniz. Öyle eca deyip kaçmak olmaz. Uzun süredir yoktunuz. Bağışlatmalısınız kendinizi:))))))Kısacası bir bedeli olmalı yokluğunuzun..
Şaka bir yana hakkaten özlendiniz. En azından benim gözlerim hep aradı bloglarınızı. Haaaa sizin gibi görmüş geçirmiş, bilgili ve kültürlü bir adamın bilmediği şey degil. Kimse kimsenin ömründen yemez. Herkes kendi kandilindeki yağını yakar. Veda filan yok kısacası. Annem de tam 80 yaşında. Zor zamanlar yaşıyor bu günlerde. Ona da hep kendini koy vermek yok diye telkinlerde bulunuyorum. Siz de lütfen vakitlice de olsa veda filan etmeyin bize. Köşenize filan çekılmeyin. Bizler( en azından ben) seviyorum rengini ve tarzını yazılarınızın....
Hiç görmeden, hiç sesini duymadan, hiç siluetini bile bilmeden sempati duyabiliriz bazı insanlara. Sakın bunu unutmayın emi..
Sevgili büyüğüm; öyle bir paylaşım ki bu yazdıklarınız ne diyeceğimi bilemedim. Aldım söylediklerinizi; kalbimin, beynimin bir köşesine koydum, öyle birkaç saat gezindim. İlk tepki; üzülmek ve "ne yaptınız Sevgili Dramaturg, Allah gecinden versin" demek oluyor tabii. Ama haklısınız, hepimiz gideceğiz neticede. Sizin gibi gitmek belki en güzeli. Hayata doygunlukla ve farkındalıkla... Ve ardınızda kalanlara öyle bir dayanma gücü bırakıyorsunuz ki bu mutlu kabullenişle, öyle böyle değil. Hayatın anlamına dair işaret ettikleriniz de feyz alınası bir yol gösterici bizler için.
Yaşadığınız, bir şekilde kalben, aklen dokunduğunuz insanlarda, bir iz bıraktığınızı biliyorsunuz. Kendinizi gerçekten çok güzel şekillendirmiş ve büyütmüşsünüz. Yaş almak herkesin hayatta kaldığı müddetçe inisiyatifi dışında gelişen bir döngü. Fakat herkes büyüyemiyor Sevgili Dramaturg. Bizler, milletçe büyüklerimize saygı duymayı öğrenerek büyütülüyoruz, ki güzel bir haslet. Bunun ötesinde gerçek bir saygıyı hak etmek herkese nasip değil ama. Siz, belki yarı yaşınızda olan bana; fikrinizi eleştirdiğim zaman, üzerinde düşünüp hak verdiniz. İşte bu gerçek büyüklük, yaşın başın ötesinde gerçek saygıyı hak eden bir olgunluk ve olmuşluk. Bunu hiç unutmayacağım. Bizimle paylaştığınız güzel yazılarınızı, bizlerle birlikte geyik yapmanızı, zaman zaman kızmalarınızı da hiç unutmayacağım. Hele bu yazınızı hiç ama hiç unutmayacağım. Siz de zamanı gelip giderken; benim size duyduğum yürekten sevgiyi ve saygıyı kalbinizin bir köşesinde götürmeyi unutmayın lütfen sevgili büyüğüm.
Yine de kalbin verdiği ilk tepkiyle bitireyim: Allah gecinden versin, sağlıkla inşallah. Ellerinizden öpüyorum, sevgiyle, saygıyla...
Sevgili zeRRya çok teşekkür ederim ben de sizleri özledim. Herhangi bir fiziksel ve bedensel tanışma olmasa da düşünsel ve duygusal yönden yakınlaşıp paylaşımda bulunmak bizleri sevindiriyor. Özlem duymak da çok doğal. Anneniz için üzüldüm. Geçmiş olsun şifalar diliyorum. İnşallah tez zamanda sağlığına kavuşur.Selam ve sevgiler. Esen kalın, sağlıcakla kalın.
Blog kişilerini pek tanımam, dolayısıyla çok azı hakkında fikir edinebildim... Sizi de tanımıyordum. Yaşınızla ilgili blog yazılarınızda şaka yaptığınızı düşünürdüm, şu bloga kadar.
Yazıda yüce gönüllü bir davranış sergilenmiş. Herhalde denk geldi. Çevremde bugünün konusu, basit bir tartışmadan çıkan kavga ile öldürülen okul arkadaşımdı. Yaşamak ve yaşam almak. Bir de yaşam hediye etmek. Zaruri yer kaplamak yerine bir yaşam hediye etmekten söz edilmiş. Nasılı önemli değil gibi. Takdir ettim.
Otherand
Sevgili CeZbE kızım, "Ol" deyince olduran,evreni varlık nuruyla dolduran yüce Mevla bizim kalma süremizi belirlemiştir. Ne bir saniye geciktirmek, ne de bir saniye önceye almak bizim irademiz dahilinde değildir. "Gel" der gideriz "kal" der kalır sıramızı bekleriz. Benim yazdıklarım, biraz, ironi, biraz espri, biraz dilekten ibarettir. Gösterdiğin sevgi, saygı ve bağlılıktan çok duygulandım çok teşekkür ederim. Yaptığın doğru değerlendirme ve yorumlarındaki isabet takdire şayandır. Seni çok seviyorum sevgili kızım. Sağlık, mutluluk, esenlik ve başarı dolu bir yaşam dilerim. Selam ve sevgilerimle. Sağlıcakla kal...
sevgili dramaturg yazmaktan vazgeçmeyin bence devam edin.bir şeyden vazgeçmek, bırakmak insanın yaşlanmasını hızlandırır diye düşünüyorum. herkes sizi seviyor yazılarınızı daima okuyor.babam 90 ın içinde ama hala burada okey oynayabiliyor.devam edin bence.. saygılar..
Sevgili büyüğüm; bir unutulmaz daha eklediniz haneme. Güzel hitabınızı da hiç unutmayacağım. Yıllar oldu bu güzel hitabı duymayalı. Erkenden elimden alınan değerlerden ne yazık. Ama dediğiniz gibi; Mevla biliyor, yapacak bir şey yok.
Ben yazınızla biraz dağıldım, başım dumanlandı epey ama iyi ki yazdınız bu yazıyı. İnsanın yok olması 1 saniye içinde oluyor. Sonra söyleyemediklerinizle baş başa kalıyorsunuz ve bu çok can yakıcı bir şey. Sizin deyiminizle 'vakitlice veda'nıza cevaben; vakitlice bir uğurlama, söylemek istediklerimizi söyleme fırsatı verdiniz bize. Ne daha önce yazdığınız, ne de bundan sonra yazacağınız herhangi bir yazının altında tüm bunları dillendiremezdim, dillendiremeyecektim; yersiz ve manasız olacaktı. Bu yüzden, iyi ki yazdınız, diyorum kendi adıma. Teşekkür ederim güzel sözleriniz, güzel dilekleriniz ve güzel varlığınız için
Ah be hocam gençlik tek başına yeterli midir ki yaşam hakkı için..? Üretmek gerek. Bir tuğla, bir tuğla daha diye eklemek gerek kendi yaşamına ve - elbette- mümkünse başkalarının yaşamına da. Ki bence siz bunu fazlası ile başarıyorsunuz.
Sana senden gelir bir işte 'dâd' lâzımsa,
Zaferden ümidin kes gayriden imdad lâzımsa.
Yüksel ki yerin bu yer değildir;
Dünyaya gelmek hüner değildir.
Bize gayret yaraşır, merhamet Allah'ındır.
Hükmü ati ne fakirin, ne de şeyhin şahındır.
Namık Kemal
Üstad ne güzel söylemiş beyinlerinde bakınız. Siz hala kanat çırpar ve her çırpışta, belki bir fersah daha yükselirken nereye öyle hocam. :)
Allah Teala size ömür versin en sağlıklısından ve hayırlısından.
Eğer kusurumuz da oldu ise size karşı affola....
Ellerinizden öperim saygı değer hocam...
Sevgili öge, bazen duygusallaşır, o psikolojiyle bir şeyler söyleriz.Biliriz ki o "vazgeçtiğimizi söylediğimiz şey" bizim yaşamımızın bir parçasıdır. Yazmak da benim için öyledir. Ondan vazgeçmek olmaz. Sağ olun. Teşekkür ederim. Selam ve sevgiler....
Sevgili MaviSakal ve tüm sevgili dostlar, hepinize çok teşekkür ederim. Hepinize gönül borcum var iletişimimizi kaybetmemek dileklerimle bugünkü yazışmamızı Mevlana'nın dizeleriyle sonlandırmak istiyorum.
ETME
Duydum ki bırakmaya azmediyorsun etme. Ey makamı var ve yokun üstünde olan kişi!
Sen varlık sahasını öyle terk ediyorsun ; etme.
Başka bir yar, başka bir dosta meylediyorsun etme Mevlana Celaleddin Rumi
Sen yadeller dünyasında ne arıyorsun yabancı?
Hangi hasta gönüllüyü kastediyorsun ? Etme
Ey ay, felek harabolmuş, altüst olmuş senin için
Bizi öyle harab, öyle altüst ediyorsun, etme
YORUMLAR