AntiSOSYAL Medya
20 Nisan 2021, 04.20 A- A+ Antisosyal kelimesinin anlamımı bir çoğumuz bilir, bilmeyen arkadaşlara ise özetliyim; topluma ayak uyduramayan, toplumsal yaşayışa ters düşen.
Hayatımızı esir alan sosyal medya, gelecek hakkında bize büyük ipuçları da vermiyor değil.
Bigisayar başında, oturduğu yerde, yere kök salmış adamın resmini hatırlayın, işte hepimiz öyle kök saldık ve fakat bunun farkında değiliz.
İnternet faturalarını yatırmayı unutmus iki öğrenci... (Olay 15 yıl önce gerçekleşmiştir)
Doğal, insan unutabilir, zaten hangimiz faturaları zamanında yatırırız ki?
Mesele sonrasında yaşananlar…
Servis saglayıcısı faturalar ödenmiyor diye internetin fişini çekmiş.
ilk saatler onlar için sıkıntılı geçti.
-offfff
-poffff
-ayağında kundura, yar gelir dura dura.... (bu ben oluyorum)
Keyfim yerinde, sonucta benim internetim var; baktılar olacak gibi değil, kalem kağıt alıp, internet gelince yapacaklarını not almaya başladılar...
Face grubundan murtaza silinecek.
Salonda gündüz durması için op alınacak.
Necati’nin bloğuna yorum yapılacak.
Abime yeni banka hesap numaramı mail atacam.
Manita paralı bir site icin para istemişti, abim gönderirse kıza gönderecem.
Halil Sezai’nin şarkıları ezberlenip, kıza serenat yapılacak. (ya da shortkeys’e kopyalanacak) bi daha prantez (sanırım en iyisi shortkeys’e kopyalamak)
Anladım ki internetsiz yaşanılmıyormuş.
ihtiyaç diye benimsedigimiz şeylerin arasına bir yenisi daha eklenmiş ve ben o an anlıyorum... Yemek, su, kadın-erkek ve internet.
Gençlere, "bir adaya düşseniz, yanınıza alacağınız 3 şey ne olurdu?" diye sorulduğunda ilk olarak "bilgisayar" cevabı veriliyor.
Hoş, modemsiz, dolayısıyla internetsiz bilgisayar ne işe yarar onu da bilmiyorum.
Gerçi modemi içerisinde olan bilgisayarlar da var, ama 3 şey denince ben kabloları filan ayri tutuyorum... Çok mu teferruata giriyorum?
Ne işin var bilgisayarla, telefonla, modemle?
Al yanina 3 arkadaş, düş adaya gerisine karışma!
Hayir tamam bilgisayari aldın, ya bozulursa?
"bi koşu karşı adaya gideyim, belki orada adaya düşen ve yanında tornavida, pense, lehim, windows cd’si getiren biri vardır" mı diyeceksin?
Saçma...
Sahşen bana sorsalar,
“Sarışın, esmer ve kumral” derim...
Aklınıza bişiy gelmesin, hani ihale, 101, okey oynamak istersem tek kalmıyım diye!
Var mı bundan güzel üç şey?
Neyse konumuzdan sapmayalım!
Simdi size, antiSOSYAL ağ da, kısaca burada, orada ve şurada dikkatimi çekenleri, yazmak istiyorum.
DİKKAT!
Az sonra yazacaklarıma alınanlar, kızanlar, moraranlar, sinirlenenler, gülenler, eğlenenler, katılan veya katılmayanlar olabilir. Yol yakınken okumaktan vazgeçin, zira doğru bildiğimden şaşmayacam!
Adam kaza geçirmiş, araba hurdaya dönmüş, ailesi ve arkadaşlari görsün, iyi olduğu bilsin diye facebook'a "arabam ne hale dondü" diyerek resim eklemiş ve anında üç kişi de bunu beğenmiş!
Hamasullah bunu beğendi.
Abuzittin bunu beğendi.
Nejla bunu beğendi.
Adamın arabasi pert, Allah korumuş o arabadan sağ çıkmış, adam şokta teselli lazım ama o yok!
Ne var?
Bunu beğendi.
Mantık şu, “ben şimdi herkesi beğeniyim de, yarın bi fotoğraf koyunca beni de beğendinler”
(Sadece blog yazmış olmak için blog yazmak gibi; ruh yok, his yok)
Yoksa "Kadir bi resim koymuş beğenelim de ayıp olmasın" değil sadece.
Beğeni hastalığı bunun adı.
Antipatik adamlar! Arabam gitmis lan!
Adam halı sahada top oynarken ayagı kırılmış, ordan biri de tutup fotoğraf çekip face’ye atmış...
Murtaza bunu beğendi.
Şaziye bunu beğendi.
Hunkar bunu beğendi.
"Çok geçmiş olsun, cok uzüldük" demek yok, beğenmek var.
“iyi ki kırdın ayağını, valla ailecek çok beğendik” dermiş gibi!
Daha geçen bir olaya şahit oldum, bu bi bana mı ilginç geliyor acaba?...
Arkadaş listemde olan bir kadın, ilişki durumunu nişanlıdan "ilişkisii yok" a çevirip birde büyük puntolarla, "ŞERFSİZ!!! SAKIN BİR DAHA KARŞIMA ÇIKMA!! PİSLİK!! ANASI KILIKLI ADAM!!”
Yazmaz mı?...
Altında da yorumlar;
Ayşe: Zaten sana yakıştıramıyodum o adamı boyu devrilsin!
Fatma: Amaaan zaten tipsizin tekiydi, sen daha iyilerine layıksın üzüme kuzum
Hayriye: Üzülme tatlım sana koca mı yok? Allahından bulsun!
Nuran: Şerefsizin önde gideniydi, bana da sarktı ama ben üzülme diye sana söylemedim!
Buraya kadar her şey normal.
Ama 2 gün sonra aynı kadın, ilişki durumunu tekrar “nişanlı” olarak değiştiririp bu defa küçük puntolarla "her çiftin arasında ufak sorunlar yaşanabilir, biz birbirimizi çok seviyoruz" diye yazmaz mı!!!
Heyecanla aldım elime çekirdeğimi, merakla yorumların gelmesini bekledim.
Yorumlar yine aynı kişilerden...
Ayşe: oyyy kıyamam canlarım cok sevindim, siz birbiriniz icin yaratılmışsınız
Fatma: Biri çok güzel diğeri çok yakışıklı tu tu tu Allah bozmasın
Hayriye: Kıskananlar çatlasın!
Nuran: Ulan şerefsiz adam hani dönmeyecektin bu karıya!!!
Sanırım burada en zararlısı Nuran...
Evet belki abartıyorum ama facebook özelimizi genelleştiriyor gibi geliyor bana.
Twitter farklı mı sanki?
Bugün twitter’de bir manita yapsan, kalksan onu yine twitter’da başka biriyle aldatsan anında yakalanırsın!
Herkes birbirinin profilini takip ediyor ve herkesin ana sayfasında kayan yazılar mutlaka herkes okuyor.
Nalan: Selami hayatım dün geceyi unutamıyorum!
Ayfer: Selami hafta sonu nereye gidecektik erkeğim!
Nejla: Selami sanırım ben hamileyim!
Fatmagul: Selami canım yarın sana gelim mi?
Nalan: Abla?!
Ayfer: kardeşim?!
Nejla: Anne?!
Ayfer: Kızım?!
Fatmagul: Komşu!
Nalan: Puuu hepimizi birden mi!!!!!!!!!
Kabul ediyorum sonu caniceydi:)
YORUMLAR
Merhabalar.
Hımmm yeni ama aynı zamanda eski birileri teşrif etmiş blog ortamına, hoş gelmiş sefalar getirmiş.
Çok da iyi etmiş.
Cisminizden önce isminizi görmüştük portalda, sanırım kulağınız çınladı o sebepten teşrif ettiniz.
Yazınızdaki konu üzerinden bi kaç laf edecek olursak, face ve ya instegram ya da diğerleri olayından mümkün olduğunca uzak kalmış biri olarak bi şeyler demek istiyorum. Komik gelecek ama bu böyle:))
İnsanların asıl amacı görünür olmaya çalışmak, fark edilmek. Birey olarak fark edilmek, ancak bunu başaramadıkları için sonuç bu hale gelmiş benim düşüncem. Fikir olarak, birey olarak kendilerini gösteremeyen şahıslar, yediğini içtiğini afedersiniz sı....ğını göstererek görünür olmaya çalışmaktalar. Acınası bir durumdur.
Bir de taklit düşüncelerle var olmaya çalışan insanlar türemiştir bu ortamlarda, evet taklit düşünce.. Kendi zihninde bir şey oluşturamayan bir kısım şahıslar o platformlardaki bazı söylemleri kendileri üretmişcesine kendileri düşünmüçcesine sahiplenme yoluna gitmiştir. Ha bakın insanlar belki bu sayede kendilerini bir yere ait hissetmiş de olabilirler bilemiyorum..
Bir de oyun siteleri var tabi :)) Etinden, sütünden, yağından, balından her bi şeyinden faydalanılan siteler..... İnsanları sanal sosyalliğe doğru itmedikçe sıkıntı yok ancak birey kendine bu sitelerde bi hayat kurmuş ise offff :)) Sıkıntılı....
Hımmm ben bi hoş geldin deyip gidecektim, unuttum :))
Neyse görüşürüz yine..... Kaleminize sağlık....
Okuyucuya saygısı olmayan bir yazı olmuş.