gamyun.net'i doğru görüntüleyebilmek için tarayıcını güncellemelisin, güncelleyemiyorsan başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsin.

BLOG

Geçer Bayan (Mahur)

26 Nisan 2021, 01.37
A- A+
Bir şarkıda duymuştum o kelimeyi, o mahur beste çalıyordu ve şarkıyı söyleyen müjganla bir ağlaşıyordu.  
 İtiraf etmeliyim ki mahur kelimesinden ziyade ben müjgan kelimesine odaklanmıştım o şarkıyı dinlerken ve sonrasında şarkının bestelendiği şiiri okurken. İçerdeki acının artık yerinde duramayıp  dışa düşerken o acıya yol arkadaşlığı eden kelimeye.  Gözyaşlarının önce önünü kesen ama  onlara engel olamayınca da yoldaşlık eden kelimeye.

Peki ya o mahur beste de neyin nesiydi?
  Gri niye “mahur” kelimesini seçmişti?  Hüznün kokusu geliyordu bu kelimeden  ya da bana öyle geliyordu.

  Türk Musikisinde neşeli, şuh  bir makam ismi diyordu sözlükler mahur kelimesi için, bir de meyhane ve kumarhane anlamlarını veriyordu.
Mahur makamındaki eserlerden bir kaçını dinledim önce. O zaman düşündüm mahur kelimesinin diğer anlamıyla olan bağını, ya da ben bir bağ kurmaya çalıştım diyelim, meyhane diyordu ya Ferit amcam bir de kumarhane.
  Meyhaneler  hüznün ve serkeşliğin; kumarhaneler ise hırsın ve zaafın mekanıydı  bir anlamda.  Türk musikisinde bir makam olarak mahur bunları mı barındırıyordu bünyesinde acaba.
Kelimelerin sırrı vardı kanımca ve bu kelime başlı başına sır kaplıydı, korkuyordu belki de sırrın ayan olmasından.
Ben didikledikçe o kendine kapanmıştı iyice, ser veriyor sır vermiyordu bu kelime. Oysa uzatmıştım elimi, hadi tut diyerekten.  
Belki de küsmüştü bizlere, asırlardır vardı, asırlardır güzelliğini koruyordu. Oysa şimdi dikkat çekmişti, nedeni neydi dikkat çekmesinin….  Bir dizide başrol oyuncusuna verilen bir isim olması mıydı insanlarının onunla birden ilgilenir olması.  Kırgın olmalıydı ve bence haklıydı da kırılmakta.

Velhasıl  zihnimdeki tüm bu keşmekeşten sonra “mahur” ile “mühür” kelimesi arasında bir akrabalık aradım, mühürlüydü zira mahur kelimesinin sır kapıları. Ben açamadım o kapıyı ama biliyordum kapının ardında durduğunu ve biliyordum değerli olduğunu. 

Dünya kelimelerden ibaretti ve şimdi o kelimelerin biri bana emanetti.
 ………….
Saat gecenin bilmem kaçı….  Yatağından kalkıp perdesi yarı açık olan pencerenin önüne gidiyor, sehpada duran sigara paketine ilişiyor gözü. Bir sigara çıkartıp yakıyor. Sigarasıyla birlikte şehri seyretmeye başlıyor. Her neyse diyor.
Kurgudan başka bir şey düşmeyen kaleminden izin alıp geçiyor pc’nin başına. Yazıya dökerken aklından geçenleri, Maraşlının sesi geliyor: 

--Geçer bayan.


                                                             Babette

YORUMLAR

26 Nisan 2021, 11.49
İnsanın aklına hemen, Müjgan geliyor haliyle -nasıl güzel bir şiir, nasıl güzel bir beste ve okumaysa artık nakşolmuş zihinlerimize- ama orda bırakmamışsın işi, dallanıp budaklanmış, çiçeklenmiş filan, güzel olmuş :) Yalnız kötü bi tarafı; ben de merak edip kelimenin soyunu sopunu, makamın perdesini, notasını, şusunu, busunu araştırayım derken, uykum kaçtı .p Şimdi bi defa madem ki mahur oynakça bi makammış, peki o zaman Attila İlhan niye mahur bir beste dinleyince Müjganla ağlaşıyor? Mahur kelimesi sanki hüzünlü bir anlam içeriyor gibi geliyor insana fonetik olarak ama anlamı hiç de öyle değilmiş baksana. Sanki iki zıt durumu içinde barındırıyor kelime; bir yandan şen şakrak bir yandan da acıklı, acınası, hüzünlü. Zevk sefa ve zevk sefayı sefil bulma hali gibi bi şey demek istiyorum.


Mahmur kelimesi de mahura benziyor biraz bak, kesin bi alakaları var bence :) Sen "mühür" deyince, benim de aklıma mehir, mahir filan geldi -kökten kelime bulmaca oyunu .p- fakat anlamla hiç alaka kuramadım. Dur bakayım şu arama motorlarına, kökten türemişleri bulur belki diye baktığımda, 'cumhur'u gördüm. Gerçi onun kökünü 'mhr' değil de 'cmhr' diye gösteriyor ama aynı 'mhr' başlığı altında çıkıyor. Anlama en yakın kelime bu vallahi, 'birikme, yığılma, kalabalık', tam da mahurun kelime anlamına uyuyor. Üstelik cumhur kelimesini 'bknz:cem' şeklinde de işaretlemiş, toplanmak vs. anlamını da vererek.


Neyse benden bu kadar, gidip uyumam gerek :) Nasılsa adamın biri smile Resmi gelip bizi aydınlatır bu konuda, huzura ereriz. Babettem şahanem, kalemine, düşünme zincirine, bir türlü zaptedemediğin -dilerim hiç zaptedemezsin- hayal gücüne sağlık. Çok keyif aldım okurken, araştırırken de öyle... Öperim, sarılırım filan sana smile Resmi smile Resmi Seviyorum seni bi'çok.
26 Nisan 2021, 17.07
Toplanın...

Atatürk'ün yaptığı inkılaplardan bana göre en mükemmeli Harf İnkılabıdır. "Dedelerimizin mezar taşını okuyamıyoruz" diye saçmalayan güruh için de neden mükemmel olduğunu anlatan bir yazı yazmıştım blog sayfasında. Tabii yazıları sildiğim için referans linki yollayamıyorum [Ne de olsa önceliğimiz "oyun". Blogçular size söylüyorum gmsnn sen anla :) ] Neyse aynı yazıda en gereksiz hatta çok zarar vermiş devrimin ise Dil Devrimi olduğunu söylemiştim. Sonrasında Atatürk bile bunu kabul etmiş "bir halt yedik" diye pişmanlığını dile getirmişti. Neydi Dil Devrimi, özellikle Arapça ve Farsça kökenli kelimeleri dilden çıkarmak. Aslında niyet güzeldi ama uygulaması berbat olmuştu [itiraz edecek olan olursa uzun uzun anlatırım] Böyle olunca da geçmişle bağ ister istemez koptu, kültürel ögeler anlaşılmaz hale geldi falan filan. İşte son derece basit bir şiir ama bu şiir özelinde Farsça bilgin yoksa [hayır tamamen Farsça öğrenmekten bahsetmiyorum. Sonuçta bütün Farsça kelimeleri dile almamıştı Osmanlı. 

Özellikle edebiyatta kullanılan kelimeler çok fazla sayılmaz] şiiri de anlamak mümkün olmuyor. Şiirde geçen "müjgan" bir kadın değil. Farsça "müje" "kirpik", "müjgan" da "kirpikler" demek. Hayır şiirde "tevriye" [birden fazla anlamı olan bi sözün, yine birden fazla anlama gelebilecek şekilde kullanılması] falan da yapılmıyor. Yani Müjgan diye biri yok. Mahur beste çalıyor ve kirpikleriyle birlikte ağlıyor. Sözleri Atatürk'ün hayatı boyunca en fazla etkilendiği insan olan Namık Kemal'e, bestesi Hacı Arif Bey'e ait [hüzünlü de bir hikayesi bulunan]: "Olmaz ilaç sine-i sad pareme [sad Farsçada 100 demek. Sad pare, 100 pare]/Çare bulunmaz bilirim yareme" diye başlayan eserin ilerleyen kısmında geçen "Kastediyor tir-i müjen canıma/Gözleri en son girecek kanıma"da geçen "tir-i müjen" "(sevgilinin) kirpik oku"da da göreceğimiz gibi bu müje, müjgan teşbihleri çok fazla kullanılırdı. [Gereksiz bir bilgi daha ekleyeyim: kimisinin Cennetmekan Ulu Hakan deyip uğruna diziler, filmler çektiği, kimisinin Kızıl Padişah dediği, bana göre son derece sıradan bir insan olan 2. Abdülhamid'in annesinin adı da Tir-i Müjgan'dı. Tabii gerçek adı bu değildi ama Saray'a girince padişah bunu görmüş ve "Gülen yüzümüze kirpiklerinle ok attın" demiş ve bu ismi vermiş (Yok lan bu başka hikayeydi :) ]


Attila İlhan bu şiiri Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan'ın idam haberini öğrendikten sonra onların anısına yazmıştır. Sevgiyle, aşkla başka bir şeyle alakası yoktur. Evet, Mahur beste hareketli bir makam ama bunu salt, şen şakrak diye anlamamak lazım. Mahur biraz farklı türden bir makam. Gene de "hareketli şarkı çalarken bile gözlerden yaş gelmesine engel olamamak" gibi mana vermek mümkün. [Nereden geldiyse aklıma "Halime'yi samanlıkta bastılar/Fistanını gül dalına astılar" diye resmen tecavüzü anlatan bir türküde deliler gibi oynayan bir toplum olmamız enteresan değil mi?] Deniz Gezmiş'in idam edilmeden önce son isteği Rodrigo'nun gitar konçertosunu bir bardak çay ve sigara eşliğinde dinlemektir. "Mahur beste"nin o konçerto olması mümkün mü, bilemiyorum. O konçertoya "mahur beste" demek pek mümkün olmasa da şairin tercihi bu yönde olmuş da oalbilir. Tüm bunların yanında benim başka bir teorim var ki bugüne kadar hiçbir yerde rastlamadım: Şöyle ki Cahit Sıtkı Tarancı'nın "Gün Eksilmesin Penceremden" diye müthiş bir şiiri vardır: "Ne doğan güne hükmüm geçer / Ne halden anlayan bulunur /Ah aklımdan ölümüm geçer/Sonra bu kuş, bu bahçe, bu nur." Bu şiir Münir Nurettin Selçuk tarafından Mahur makamında bestelendi. Bence dinlediği "o mahur beste" bu şarkı.


Geçelim etimolojik yorumlara. Yazılım olarak benzeşen her kelime benzer manalara gelmiyor. Mahur, Farsça bir kelime. Farsçada üç harfli kök üzerinden kelime oluşturmak pek mümkün değil. O Arapçaya özgü. Mahur ve mühür her ikisi de Farsça olsa da bizdeki seslileri atıp "mhr" ortak parantezine alamayız. Bu mühür: مهر, bu da mahur: ماهور


Cezbe'nin söylediği "mahmur" ise Arapça kelime. Mahmur'un kökü hamr. Bak şimdi Arapçada bu "hamr" da iki şekilde yer alıyor. Biri "ha" ile yazılan diğeri "hı" ile yazılan iki farklı kelime. Latinize edersem birisi "xmr", diğeri "hmr". Mahmur'un "hmr"si ile "kızıl rengin karşılığı olan" "ahmer"in hmr'si aynı yazılmıyor. Mahmur'un hamr'ı mayalanmaktan gelir. Mayalanmış içkinin adı da hamr'dır. Bu durumda tahmin edebileceğiniz gibi "hamur" da bu kökten geliyor. Kızıl manasındaki hmr kökü ise daha başka. Mesela özellikle Antep mutfağının önemli yiyeceklerinden olan "muhammara", ismini yüzeyindeki kızıllıktan alıyor. Arapçada, tıpkı Fransızcada olduğu gibi dişillik ve erillik vardır. "Hamr"ın dişil hali de "hamra"dır. "Kızılcık" manasına gelen, Peygamberin de eşi Ayşe için kullandığı bir isim olan Hümeyra da bu kökten gelmekte. Bir dönem İspanya'da hüküm sürmüş ve tarih kitaplarında Gırnata [Bugünkü adıyla Granada] Emirliği diye de geçen devletin asıl adı Ben-i Ahmerdir. Arapçada "oğul" için "ibn" kullanılır. "Oğlancılık" anlamındaki "ibne" de buradan geliyor. "beni" ise çoğul bir anlam veriyor. Yani Ben-i Adem: Ademin oğulları. Ben-i İsrail: israiloğulları v.s. Ben-i Ahmer de, kızılın oğulları. Saltanat renkleri, elbiseleri, bindikleri atları, bayrakları, sancakları v.s hep kızıl renkti. Bu devletin ileri gelenleri kendi isimlerine uygun, kırmızı rengin hakim olduğu muhteşem bir saray yaptı(rdı)lar ve adına da "El Hamra" dediler.


Dağılabilirsiniz...

26 Nisan 2021, 20.53
Canlarım, Sultanlarım...

Cezbem smile Resmi "bir kelime bir blog" etkinliği senin fikrinle ortaya çıktı, öncelikle bunun için bir teşekkür sana. smile Resmi ...  Bu karenin içinde olmaktan mutluyum. Keyif aldım bu yazıyı yazmaktan. Ha okuyucu keyif alır mı bilemem :))

Grim smile Resmi Kelimem, neden bilmiyorum ilk andan itibaren beni cezbetti. Cidden sevdim, ha neyini sevdim onu da bilmiyorum. :)
Bak nasıl sahiplendim, kelimem diyorum.  Benim o. :))  Yorumundaki tanımlamada kelimenin senin kalemine de çok yakıştığını gördüm, gözden kaçmadı yani :)

Şimdi :)
Kelime seçme ve kelimeyi  emanet etme vakti di mi :))

Kelimemiz: Pinhan
Eğer kendisi kabul ederse ben kelimeyi Blue'ye emanet etmek istiyorum. Gerçi kendisi karabatak gibi maşaallah. Arada bi görünüp kayboluyor.  En kısa zamanda ortaya çıkar umarım.
Yok, ben iş güç sahibi adamım sizinle vakit geçirecek vaktim yok falan derse de hep birlikte taşa tutarız artık. :)))

Ben şimdi izninizle ikinci bir kelime daha seçmek istiyorum:)) Çok oluyorum farkındayım ama dediğim gibi daha fazla renk gerek bize alaimisemayı oluşturmak için.

KelimemizSızı
Emanet edeceğimiz arkadaşımız BirAdamYaratamamak :)) 

Umarım beni kırmazlar ve umarım kalemlerini bizim için kullanırlar.   İkisinden de olumlu bir tavır göremezsek artık kendi kendimize çalar söyleriz :)) 

Bu arada eğer ben de bir şeyler yazmak istiyorum, bana da bir kelime verin diyen arkadaşlarımız olursa onlara da kelimelerimizi emanet edebiliriz.  Tür önemli değil dedik en başta, istediğiniz türde yazabilirsiniz.


Güzellerim seviyorum sizi smile Resmi  Teşekkürler smile Resmi

Notunuz: Patron, tüm kelimeler senin olsun istersen sen de buyur :)))





26 Nisan 2021, 21.35
Oy oy oy :))  BirAdam çok mu kızmış yine:))

Oradaki müjganın bayan ismi olmadığını ve o şiirin hangi duygularla yazıldığını biliyoruz efendim. :)) Yazının giriş bölümündeki paragraftaki anlatımda kelimeyi "kirpik" anlamında kullandığımı görüşsündür zaten  :))   Tırstım yaaa aaa dövüyor yine :))
 
O şirin aşk şiiri olmadığını şiiri okuyan  anlar heralde diye düşündüğümden yazmaya gerek görmedim açıkcası. Evet bahsettiğin konuyu okumuştum daha öncesinde, hatta bir gemide mi yazmıştı ilk mısralarını, tekrar edip durmuştu şair anlatılana göre. Aman yanlış bir şey demeyeyim şimdi :))

O kelimeler aynı kökten demedim haa :)) O konuda da azarlama lütfen :)

Zahmetin için teşekkürler, biz seni kızdırıp ortaya çıkarmaya uğraşıyoruz işte böyle.

Sen onu bunu bırak da sana emanet ettiğim kelimeyle yazmaya başla istersen. İtiraz yok efendim. :)))

27 Nisan 2021, 00.10
İstersem bana da kelime varmış, yok ya! Tabi verin bana Aruz Vezni'nden fâ'ilün, mefâ'ilün (bunları bile korkudan google'dan kopyaladım) diye kelimeler, sonra BirAdamY gelsin, ayar üstüne ayar versin, yok işte paşa dedemin hatıratlarında da yazdığı gibi, 2. Abdülhamid'in kullandığı o söz öbeği, aslında Uhud savaşına dayanır, o yüzden kullanımı hatalıdır diye, bin tane de tarihi ve edebi bilgi sıkıştırsın araya. Ben de başa da çıkamayayım, ekrana boş boş bakayım, hoşunuza gider değil mi? Bu tuzağa düşmem sayın bağyan.

Hem  şu sıralar Cezbe ile kavga halindeyim, tek cephe yeter, ikinci cephe ile baş edemem. Hem allah aşkına Karnabahar nedir ya, asıl olması gereken Karnıbahar'dır kesinlikle.

Bakın burası çokomelli; "Tabii yazıları sildiğim için referans linki yollayamıyorum". Demek ki neymiş, yazıları silmemek gerekiyormuş, o uzun yorumdan benim anladığım (gmsnn sen anla denilmiş) bu oldu. Hatta blogların silinmesini önlemekle aslında ne kadar güzel bir şey yapmışız, ancak geç kalmışız, keşke çok daha önce yapsaymışız.
27 Nisan 2021, 01.12
Yok Patron tüm kelimeler senin "istersen" ifadesi eğer yazmak istersen babındaydı.

 Ha bak yazıp da seçici olursan aha da blog, biri seni kızdırdı mı kaldır tahtaya, tek ayak üzeri bekletip yazdır istediğin kelimeyi binlerce defa.  :))

Karnabahar mevzusunda ise o sebzenin diğer adı çiçektir, Ben öyle hatırlıyorum çocukluğumdan, bizim evde öyle denirdi. Bu durumdan bakarsak hani sebzemiz çiçeğe benziyor ya :))  eee yediğimiz zaman da karnımızda bahar oluyormuş. O açıdan karnabahar denmiş. ı sesi düşmüş orada :)))

Cafo olsa şimdi "olur olur gider" derdi. :)
 


27 Nisan 2021, 05.15

smile Resmi Görüp görebileceklerimin arasında en sevimli fırlama olanından biri olarak Gmsnn'e ısrar edilebilir mi lütfen kelimesi karnabahar hususunda. Hayır bir de yanlış biliyor karnıbaharmıymışmış neymiş, hııı oldu oldu olacak karnıkış deyiver. 

Karnabaharın hikayesini biliyordur bence, karnabahar hikayesini bilen marulun hikayesini de bilir. 
27 Nisan 2021, 07.14
Şimdi ben bu mahur kelimesi için oynak makam dedim. Grim de dedi ki; Babettem seni çağrıştırıyor bu kelime. E ben şimdi dolaylı olarak Babetteme oynak mı demiş oluyorum?? Demem ben öyle şey smile Resmi Teessüf ediyorum Grim. smile Resmi


Şiirin Deniz'leri anlattığını biliyordum ama müjganın Müjgan olmadığını bilmiyordum vallahi. Hep büyük harfle yazılıyor o kelime ama, niye öyle yapıyorlar!! Ters köşe yapmış üstad, ters köşe de değil de hani sanki "bunu da sadece ben bileyim" gibi bi şey belki :) Onca Türkçe kelimenin içinde, müjganı soru işareti şeklinde sıkıştırıvermiş. Ayrıca ben de araştırdım ama hala anlamadım, çalınan mahur beste hangisi?? Tanpınar'ın Mahur Beste kitabına, ondaki karakterlere vs. vs. ye kadar giden yorumlar var. Hem tesadüfen Attila İlhan vapurda giderken mi duyuyor o mahur besteyi? Ağlamaya sebep mahur beste değil esasında, Deniz'lerin idamına ağlanıyor ama o sırada da mahur bir beste çalıyor, böyle mi ne oluyor?? Ne oluyor????? smile Resmi /hunili olandan


İç Ses: Halime'yi samanlıkta mı bastılar?????? Çağrışıma bak! Allamm sen büyüksün, ben çok küçüğümsmile Resmi


Biradamcım smile Resmi Süpermiş! Mahmur, mayalanmak, mayalı içki. İçmek, mahmurlaşmak :) Süper! Diğeri de Hilal-i Ahmer'den aklımda kalsın. İbn-i Sina'dan da i..e kalsın .ddddddddd Sövenler için de iyi hem, bilerek sövülür. Ne öyle cahil cahil sövüyoruz di mi smile Resmi


Yalnız hala anlayamadığım durumlar var: Neden bu makamın adını mahur koymuşlar. Mahurun kelime anlamı ortada, nasıl alaka kurmuşlar acaba??? Felsefeye girince illa ki bulunup yakıştırılır bir anlam ama acaba gerçekten nasıl bi bağ kurmuşlar?? Zevk, sefahat, eğlence, kumarhane, hatta genelev anlamları da varmış. Sefahat-sefalet diye düşünsek; olmuyorrr yine felsefe, yine felsefe... Kafamıza göre takılalım, başka izahı yok galiba.


Babettem şahanem, sevdiğinize çok sevindim oyunu :) Herkes oynayabilir tabii, isteyen adını yazdırsın .d Tam adamlarını buldun yalnız; Biradam- BLue smile Resmi ikisi de ekabir onların ,yazsam mı acaba, diye düşünürlerken 1 yıl geçer smile Resmi smile Resmi

Ayrıca Babettem Gmsnn'ye söyler misin lütfen, ben onunla ağlamalı küstüm, bu yüzden kavga etmiyorum -ağlamasız küssem kavga edecektim-, o kendi kendine ne hali varsa görsün smile Resmi Sonra yine söyle; doğrusu karnabaharmış, yoksa ben de karnıbaharı seviyorum. Göbeği var işte, aynı dediğin gibi çiçek. Çiçek=bahar, o da eşittir karnıbahar:) Millet, dikkatsizlik edip 'ı'yı düşürmüş diye, illa biz de mi düşüreceğiz smile Resmi Babettem sen yine söyle Gmsnn'ye kelimesi "karnabahar". Yazıya "gaz yapar diye başlayıp soda için" şeklinde bitirmesi kuvvetle muhtemel, ipucu vermiş olayım.
27 Nisan 2021, 14.17
Patron yoğun istek var,
Gerçi görmüşsündür talebi ama ben bi daha duyurayım.  İnsanlar senden "karnabahar" hikayesi okumak istiyor. otherandın da dediği gibi sen buraların neşesisin. Senin kelimen yoğun istek üzerine karnı karnına karnabahar.. 

Cezbem dediğin gibi bu iki güzel adamın ikisinden de ses çıkmadı, olumlu ya da olumsuz bi dönüt vermediler.  Beklemedeyim, ama hoşuma gitti bu kelime seçmece.

Ne kelimeymiş ama bu mahur da :))  Bak şimdi Cezbem  hani BirAdam mühür ile mahur arasındaki farkı göstermek için osmanlıca harfler kullanmış ya :))  ben de Ferit Amcanın lugatine baktım  bu makam olan mahur ile efendim meyhane, kumarhane anlamı taşıyan mahur arasında da o 'H' farkı var lugatte.   şimdi beceremeyeceğim burada yazmasını da :) belki ondan sebep anlam olrak da fark vardır. Neyse biz unutalım kelimeyi :))) Çok eşelememek lazım :) Dayak var sonunda...
Ah be Gri :) tam bi çorap örmüşsün başımıza:)) 

Şimdi,
Kelime : Ezel, emanetçisi Cafo
Kelime: Kader, emanetçisi Gri
Kelime: Ahir, emanetçisi Cezbe

İtiraz yok....

Hüpppppppppppppppppppp Jiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiittttttttttttt



28 Nisan 2021, 01.14
Ben "7güzel adam" yazmak istiyorum Babettem .p, hiç sevmedim o kelimeyi. Şu an huysuzum gerçi, pis insanlar çok canımı sıkıyor, belki yazarım ahir ama şu aralar cidden yazamam bi şey. Ağlamalı küstüğüm Gmsnn kişisi, 'karnabahar' yazsın. Ben de Grim'e katılıyorum. Sonra biz yazarız. Galacticus yazmıyor mu? Cafo cidden nerde vs. sorular .p
28 Nisan 2021, 02.29
Kimse perdesi yarı açık bir odada yatmamalı. İçeri ışık sızar, uyku kalitesi de düşer.. :))

Tmm yazacağım. Ama kelime ağır. Ancak bu yaza, olmadı bir dahakine... :) 
28 Nisan 2021, 03.35

Gmsnn halk ne diyo, okumuşsundur, yoğun talep "karnabahar" üzerine. Artık gerekeni yapar şu 19 günlük dört duvar yaşantımızı şen kılarsın :)

Gmsnn'dan cevap: 1 hafta 10 gündür yoktum blog ve yorumları okumadım.
(Giriş cümlesi hiç değişmez.)

Ben de ekleme yapayım şuna. "Karnabahar" denmesinin sebebi de mevsimlik olduğu için, karna bahar, ferahlık getirir anlamında kullanılıyor. 1. Abdülhamit dedemin soyundan gelme en küçük torunu olan babamdan öğrendim, bununla ilgili şiiri dahi varmış.

28 Nisan 2021, 11.55
Aldı götürdü...
28 Nisan 2021, 15.51
Ya çekilin ben buldum .p Attila İlhan'ın mahur beste dediği, bizzat olayın kendisi. Üstadın aklındaki ses yani.

Şenlik dağıldı, bir acı yel kaldı bahçede yalnız
O mahur beste çalar müjganla ben ağlaşırız
Gitti dostlar, şölen bitti, ne eski heyecan ne hız
Yalnız kederli yalnızlığımızda, sıralı sırasız
o mahur beste çalar, müjganla ben ağlaşırız

Bir yangın ormanından püskürmüş genç fidanlardı;
güneşten ışık yontarlardı, sert adamlardı
hoyrattı gülüşleri, aydınlığı çalkalardı
Gittiler akşam olmadan, ortalık karardı

Bitmez sazların özlemi, daha sonra daha sonra
sonranın bilinmezliği bir boyut katar ki onlara;
simsiyah bir teselli olur belki kalanlara
Geceler uzar, hazırlık sonbahara


Bu kadar söz söyleyip, şiiri yazmamak da olmazdı, ekleyeyim dedim. Bence Deniz'lerin tarifi, tam da mahurun zıt uçlu çifte anlamını karşılıyor. Güneşten ışık yontan sert adamlar şimdi yoklar. Güç ve ölümün çaresizliği. Sonranın bilinmezliğinin kattığı, katacağı boyuta işaret etmesi de ne kadar isabetli. Yazmış adam!! Evet, bence böyle. Deniz'lerin makamı ancak mahur olabilirdi.


Babettem, gördüğün gibi yan çizen çizene .p Mavi, gelecek yaza yazacakmış. Biradam; ben o yorumu okumamıştım ki, diyebilir, hazırlıklı ol. Ayrıca blog insanlarının hepsine kelime vermişsin, gözün doysun. Bir kişi seçmeyecek miydik, yazan bi kişi seçecekti smile Resmi Gmsnn karnabahar yazmaz şimdi, hindiba olsaydı bir ihtimal yazardı.p  Bir sonraki adımda, "maydanoz da neymiş! Elbette ki doğrusu maydonoz" diyerek yine benimle uğraşacak smile Resmi Bu yüzden, kelimesi maydanoz olabilir. Hem ortalık yeşillik dolu, malzeme sıkıntısı da çekmez. Naçizane tavsiyem .p
29 Nisan 2021, 00.10
Hey,  :))

Evet Cezbem dediğin gibi herkes bi yan çizmece sen de dahil :))  Tamam ben işi abarttım herkesi seçtim ama ben hepinizden okumak için öyle yaptım :) Siz normale döndürebilirsiniz yeniden.

Şiiri eklemen çok güzel olmuş, onca bahsedip de eklemesydik cidden hoş olmazdı. Teşekkür ayrıca bunun için de.

Gri cancanım, Cafo artık yazılarını sadece benimle paylaşıyor, son yazısı cidden harikuladeydi. Ama paylaşmadı burada.
 Cezbe'nin de dediği gibi kimse benim kelimelerimle yazmaya niyetli değil gibi. Blue de çıkmaz ayın bilmem kaçıncı gününe attı.. Sİzler keza..  Galactickus ne alemde bilmiyorum, görmedim bayadır. İyidir inşaallah..

Otherand, patrondan anca rica edebilirim ama onun da işi başından aşkın muhtemelen o sebeple bilmiyorum yazar mı yazmaz mı. Ben yazmaz diyorum, belki şaşırtır.

Blue, gamyunun karabatağı seni görmek güzel..

Yelove, umarım güzel yerlere götürmüştür...

Görüşürüz canlar smile Resmi
Çay smile Resmi smile Resmi için gari :))) 








29 Nisan 2021, 13.04

Sordum, nabıon dedim cevap yok, alkollü içecek yasağına trip atıyordur Cafo, sıkılınca döner heralde
Yorum yapabilmek için ÜYE GİRİŞİ yapmalısın