gamyun.net'i doğru görüntüleyebilmek için tarayıcını güncellemelisin, güncelleyemiyorsan başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsin.

BLOG

RAHAT MISIN?

24 Haziran 2021, 09.29
A- A+

Medici ailesi ya da hanedanı dediğimde çoğu kişi kim bunlar diyebilir.

Dünya tarihine şekil veren ailelerden sadece biri ve bana göre en önemlilerinden biri.

Bu aile ile ilgili ilk bilgileri Rönesans dönemini okurken edinmiş ve Michelangelo, Leonardo Da Vinci, Boticelli gibi sanatçılara yaptıkları katkıları ve bu kişilerin hamisi olmaları beni şaşırtmıştı.

Da vinci gibi bir ‘’delinin’’ bu hanedan tarafından kabul görme şartının ‘’bize bile karşı olsa,istediğini yapacaksın’’ minvalinde olarak belirlenmesi müthiş bir cesaret.(Bu delinin hayatını ve çalışmalarını incelemenizi mutlaka öneririm.)

Bu ve diğer sanatçıların her türlü özgürlüğe kavuşması rönesansı tetiklemiş ve dünyada bir devir değişmiştir. Ailenin katkısına bakar mısınız?

1400’lü yıllarda sanata ve sanatçıya verilen özgürlük karşısında meydana gelen gelişmeler ile birlikte günümüzde biz müziği nasıl yasaklarız telaşındayız. Heykel adı altında ucubeleri şehirlerin göbeğine yapıp kendimize güldürme derdindeyiz.

Gece 24:00 dan sonra müzik yasak. Kimse rahatsız olmasın diye..

Medici Ailesi birileri rahatsız olsun demiş ve Rönesans gerçeklemiş…

Birileri rahatsız olsun lütfen…

YORUMLAR

24 Haziran 2021, 13.49
Cıkksss rahatsız olmadım, aksine çok memnun oldum... Seni burada görmekten tabii :))

Şimdiii Medici ailesiyle hiçbir bağım yok, zenginlikleri ya da tutkuları hakkında da çok bir bilgim yok.  Adlarını duymuştum tabii. Davinci gibi bir deliyi neden desteklerini de pek bilmiyorum. Şüphelerim var aslında :)))  Artık her şeyin altında başka bir şey arayan paranoyak beynim bu durumdan da bi sonuç çıkarır muhtemelen.  Yalnız bunu salt sanat için yaptıklarını kesinlikle düşünmüyorum.  Ne pisliğim ben yaa :)) Hemen bi kötü niyet hemen bi suizan...

Sanat denilen olgu bilindiği üzere bir nevi zenginliğin tezahürü olarak görülür, bi noktada doğrudur da. İhtiyaçlar piramidini düşünün, derim.  Karnı aç adama Davinci'nin son akşam yemeği tablosundan bahsetmek küfretmek gibi bir şey olabilir bi açıdan. Ancak diğer açıdan baktığımızda estetik bir ruha sahip olmanın karnının açlığı ya da tokluğuyla bir ilgisi de yoktur.

Ben bazı şeyleri toplumsal boyutta düşünmeyi bırakma meylindeyim.  Kendi serüvenime odaklanmak istiyorum olabildiğince. Çirkinlikleri görmekten bıktığım için güzel gördüğüm ya da bana güzel gelen şeylere bakıyorum bolca.  Hatta bugün yolda bolca yaptım bunu :)) Çirkin binalarla , çarpık kentleşmeyle bezenmiş yeryüzüne bakmayı kesip gökyüzüne baktım bol bol. :)))  Yalnız bunun da kötü etkileri olabiliyor.   Lafı  çok uzatacağımı hissediyorum, bu noktada susmalıyım.


Notunuz:  Agrsif, bu giriş olsun seni buralarda bol bol görmek istiyorum zira kendimden sıkılmış vaziyetteyim. Bizim çok çook değerli arkadaşımız inşşaaatçı da elini eteğini çektiğinden beri bu blog ortamı tat vermemeye başladı.  Senin varlığın yeni bir tat olur diye düşünüyorum.  :))

İnşaatçıya Not:İnşaatçı buradan da sesleneyim sana, iyi ki seni blog sayfasında görmüşüm ve iyi ki senin yazının altında hüüüüppppleyipp jiiiiiittttlemişim...  Seninle çok güzel anlar paylaştık, her anı için şükrediyorum. Biliyorum artık buralarda değilsin ancak ben umut ediyorum yine bir yazı altında şamata yapabiliriz. Yine ikimiz pislik yapabiliriz. :)))  Sensiz buralar eskisi gibi değil. Bak ben de o beylik lafı ettim. Buralar eskisi gibi değil.  smile Resmi 

Oy..... Agrsif bu uzatma faslı için özür dilerim senden...   
Sayfada yazını görmekten çok mutlu oldum, bilesin... 

















24 Haziran 2021, 14.28
''Oy..... Agrsif bu uzatma faslı için özür dilerim senden...
Sayfada yazını görmekten çok mutlu oldum, bilesin... ''

Estağfurullah. Özür dilemek neden?

Beni teşvik ettiğin için sana teşekkür borçluyum..Bilahare öderim. Borç yiğidin kamçısı...(kendime yiğit nitelendirmesi yapma fırsatını da kaçırmam:)
24 Haziran 2021, 14.58
Bilmiyorum denk geldin mi blog yorumlarında, ben konuşmaya başlayınca susmayı unutuyorum bazen.  Lafı uzatacağımı hissedip, burada durmalıyım deyip :)) sonrasında konuşmaya devam etmemdi özrün nedeni.
 
Zeki insanlara zaafım var, senin de o tür bi insan olduğuna dair hisler besliyorum. Teşvik değil benimki; bildiğin senden, fikrinden, zikrinden istifade etme gayesi. :)) Borç olayı, öde tabii :))  İtinayla kamçılanır, diyeyim de ortalık şenlensin. smile Resmi smile Resmi hahahaaa

Bak ya :))  Şimdi ben çocukken (yani büyüdüm demiyorum ama bir zamanlar çocukken diyorum ) çamurdan, bildiğin çamurdan çeşitli nesneler yapardım. Çeşit boldu yani.  Düşünüyorum bu sanatçı kimliğim olabilir mi :))   Şimdi de şarkı mırıldanıyorum, bunun da sayılmasını istiyorum. :) Eh boya badana da yapıyorum biraz biraz, şimdi ben bi Davinci olmasam da kendi çapımda, bildiğin kendi çapımda bi Rönesans yaşamış olabilir miyim ? smile Resmi 

24 Haziran 2021, 17.49
Vallahi rahatım Agresif, aşıyı oldum, bi rahatlık geldi bana :) Başarılı! Kotardılar bu işi:)

Var ya; böyle gökten elma büyüklüğünde inci düştüğünde, gündemi çok daha yakından takip etmeye başlıyorum ben. Septik kurbağa olduk malum hepimiz, acaba hangi konu sulandırılmak isteniyor, diye gözlerimi dört açıyorum :) Saat 00.00'dan sonra müziğin kesilmesi çok genel bir tanım. Tuhaf da ayrıca. Eğlence merkezlerinin yeri, kimliği vs. hepsi önemli bu kararın uygulanabilir olması için. İstanbul'da misal, saat 22.00'den önce ulaşılamayan mekanlara gidenler, iki saat mi müzik dinleyecekler. Acaba örneğin cuma günleri mesainin 16.00'da bırakılması uygulaması, bu kararı destekleyecek mi smile Resmi Sonuç olarak işlemez, çalışmaz bir uygulama olur kanımca. Fakat sana da rönesans bağlamında katılmıyorum. O saatten sonra, alkolün dibi-eller havaya kıvamında yapılan müziğin, sanatta rönesans yaratacağını düşünmüyorum :) Kararın böyle bir götürüsü olmaz bence. Ama pandeminin vurduğu cüzdanlarımızı düşünürsek,  hem mekan sahiplerinin hem müzik yapanların, ekonomik rönesansına sekte vuracağı garanti :)
24 Haziran 2021, 19.45
Gece 24 sonrası yapılan müzik ile rönesans yolu açma fikri fena değilmiş Cezbe :)

Ülkemizde göz önünde olup sanat yaptığını zanneden dum tıslar ile bu zaten namümkün. Sanatın ilerlememesi için malum kişinin kolları arasına aldığı kişilerden bu durum çok aşikar. 

Gerçi bizim kalburüstü diyebileceğimiz kişi ve kurumların sanat için attıkları adım da caz festivali düzenlemekten öteye gidemiyor. 

Ne yapalım. Heykel olarak karpuz içinde çocuk figürüne şükredelim..
Yorum yapabilmek için ÜYE GİRİŞİ yapmalısın