Fariha...
31 Ağustos 2021, 05.31 A- A+Zahra, geride bıraktığı evine son bir kez baktı, buradan hayatta kalabilme umudundan başka götürebileceği hiçbir şey yoktu artık. Kabil'den ayrılıp daha sakin bir bölgeye, başka bir şehre gidiyorlardı. Eşi Rashid, boy boy 3 çocuğu arabanın arkasına tıkıştırmakla uğraşıyordu. 18' indeki kardeşi Najib de ona yardım ediyordu. Çocuklar gülüşüyor, etraflarında yaşanan trajediyle zıt bir neşe oluşturuyorlardı. Kucağındaki bebeği sol koluyla kavradı, kapıyı çekip kilitledi Zahra, sanki kilitlemesi elzemmiş gibi...
Arabanın içi tam bir curcunaya dönüşmüştü. Fariha bir türlü susmuyor, sürekli ağlıyordu. Çocukları azarlamak için bağırdığında, kendi sesini bile duyamadı, kulakları uğulduyordu. Burkasının penceresinden, toz duman yola bakmaya başladı. Araba, kasislerin birinden çıkıp bu defa bir çukura düşüyor, içerideki coşkun sesle ahenkli bir hareket düzeni oluşturuyordu. Birden tüm bu gürültüyü ve devinimi bastıran, o ölümcül ses duyuldu. Sonra, kesif bir sessizlik; her şey sustu, her şey durdu.
-------
Kan ülkesinin Başkanı, çalan telefonla uyandı. "İçerisinde canlı bomba taşıyan bir araca yönelik istihbarat üzerine, hedefin imha edildiğini, fakat araç içindekilerin aynı aile üyesi siviller olduğunun ortaya çıktığını" söyledi mentagonlu yetkililer. Başkan, "fuck you" dedi berikine. Yediğini yutan mentagon görevlisi, "nasıl bir beyanat verelim Başkan'ım" diye sordu. Başkan "sorry deyin" dedi. Telefonu adamın yüzüne kapatıp az önce uyumakta olduğu kan gölünün ortasına tekrar uzandı, uyumaya devam etti.
YORUMLAR