gamyun.net'i doğru görüntüleyebilmek için tarayıcını güncellemelisin, güncelleyemiyorsan başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsin.

BLOG

Nasıl oldu da oldu?

09 Aralık 2022, 16.34
A- A+
Nasıl oldu da oldu?
Benim gençliğimde devlet köylümüze pancar ekmesi için teşvikte bulunur, ekim yerlerini belirlerdi. Çiftçilerimiz, pancarı üretir, kadınlar, genç kızlar, çocuklar... yeşil yapraklarını, ince kökleri keser temizler; pancar fabrikalara teslim edilir, parayı alan üreticinin de yüzü gülerdi. İlk şeker fabrikası Alpullu Şeker Fabrikası idi. Daha sonra, - yanlış hatırlıyor olabilirim- Eskişehir'de, Erzurum'da daha başka şehirlerde fabrikalar kuruldu. Kendi şekerimizi üretiyor, hatta fazlasını ihraç ediyorduk. Sonra özelleştirme adı altında çok değerli arsalarda kurulu fabrikalar yok pahasına yandaşlara peşkeş çekildi. Alanlar, şeker üreteceklerini taahhüt ettiler. Kısa süre sonra "Zarar ediyoruz." diyerek, üretimden vazgeçtiler. Fabrika binaları, ya antrepo olarak kullanıldı ya yıkıldı. Makineler, hurda demir fiyatına satıldı. Kan pahası arsalar parsel, parsel satıldı. Trilyonluk gelirler elde edildi. Trilyonerler türedi. Pancar ekimi, üretimi bitti... Şimdi dövizle şeker ithal ediyoruz.
 
Sigara kötü alışkanlık... Keşke içmeseler, içmesek... Keşke önlenebilse... Önlenmesi bir yana; giderek bağımlı sayısı artıyor, alışanların, yaşları da her gün biraz daha küçülüyor.
 Bir zamanlar çiftçilerimiz tütün ekiyorlardı. "Tekel" adlı bir devlet kurumu yanılmıyorsam bir de bakanlığı vardı. Çiftçi tütünü Tekel'e teslim eder, çok iyi bir gelir elde ederdi. Tütün devlet eliyle işlenir sigara üretilirdi. Birinci, Bafra, Gelincik, Yenice, Samsun... ve daha başka adlarda sigara üretilirdi... Sadece sigara değil, bira, şarap, rakı devlet eliyle ya da devlet kontrolünde üretilir çeşitli markalarda piyasaya sürülürdü. Şimdi alayı, ithal ediliyor... Zeytin... 

"Vettini,vez zeytuni ..." diye Allah'ın Kur'an'da andığı mübarek ağaç... Henüz tek bir dal halinde fidan iken başlar, yüz, yüz elli yıllık ağaç oluncaya kadar meyve verir. Salamurası, sofralık siyah zeytini, yağı... Zeytin nimettir... Sert iklimi sevmez... Bir tepenin kuzeye bakan yamacında yetişmez. Aynı tepenin güney yamacında yetişir. Böyle olduğu için zeytin ağaçları yerleşim yerlerine yakın hatta yerleşim yerleri içinde yer alır, -alırdı(!)- Acımasızca zeytin ağaçlarını kesip arsa açtılar... Katlettiler yüz yıllık kadim ağaçları. Bu cahillikle açıklanacak bir durum değil. Bu tam anlamıyla gözü doymaz yobazlığın, ihanetidir. Evet vatana ihanettir...
 Bu ihaneti, incirde, cevizde, fındıkta,fıstıkta, kestanede pamukta... görmekteyiz. Önlem mi? Kim önlem alacak? Arsa açmak için ormanların yakılmasına seyirci kalanlar mı? Hadi canım sen de!!! Yazıyı bir tekerlemeyle tekerleyelim mi?
                  
  Komşu komşu huu!...- Huu? -Oğlun geldi mi? - Geldi. Ne getirdi? - İncik, boncuk...- Kime kime? - Sana, bana...- Daha kime? - Kara kediye.- Kara kedi nerede? - Ağaca çıktı. -Ağaç nerede?- Balta kesti... -Balta nerede? - Suya düştü - Su nerede ? - İnek içti.- İnek nerede? - Dağa kaçtı.- Dağ nerede? Yandı... Bitti ... Kül oldu!..
                 
  Hayırlı akşamlar... Kalın sağlıcakla...          
  TC Ali Çakır
    AliÇ.

YORUMLAR

13 Aralık 2022, 02.01
İzninizle paylaşıyorum

13 Aralık 2022, 11.00
Aslinda soru su olmali? Nasil butun bunlarin olmasini izledik? Dizi izler gibi?

07 Ocak 2023, 03.27
Türkçe/Arapça “devlet” kelimesi, ilk kelime anlamıyla değişimi, dönmeyi, el değiştirmeyi, kendi kökünden türemiş bir kelimeyle söylersek, “tedavül etmeyi” ifade eder.

Batı dillerindeki “State” ve benzeri kelimeler ise, durağanlığı, sabitliği, değişmezliği ifade eder.

Dolayısı ile State'imiz devlet olduğundan mütevellit halimiz nice olur bilinmez...

Her kelamı haklı bir yazı 

Elinize sağlık 
Yorum yapabilmek için ÜYE GİRİŞİ yapmalısın