Kadın Erkek İlişkileri Deyince…
01 Ekim 2024, 04.55 A- A+
Sen bu blogu okuduğunda ben çok uzaklarda olacağım ve bir daha benimle oyun bile oynayamayacaksın; çünkü senin hayat hikayeni bile yazan benim!
İhale oynarken pas demenden, 101 oynarken taş kaptırmandan, tavla oynarken habire açık vermenden sıkıldım ve bunu sana 10 yıldır söyleyemediğim için öylesi pişmanım ki, şimdi bana “Hadi bilardo oynayalım desen, bilirim ki ıstakayla masanın bezini yırtarsın ve bunun masrafı da her konuda olduğu gibi bana kalır!
Oysa ne de güzel başlamıştı her şey… Sadece bir oyundan ibaretti geçen vaktimiz, beni her gördüğünde “Bir oyun?” demeni sevdim, herkes tek olarak oynadığımız oyunlarda hep yenilmeni sevdim, ben kazandıkça “Tbr” demeni sevdim ve fakat kelimeyi kısaltman hiç hoşuma gitmiyordu ama bunu sana yıllarca diyemedim, şimdi diyorum işte!
Neyse…
Hatırlıyor musun bana şey demiştin, “Benim hayatımı da senaryo olarak yazar mısın?”
Şimdi düşünüyorum da neyini yazacaktım senin?
Kokan ayaklarını mı?
135 boyunu mu?
Kepçe kulaklarını mı?
Beyaz topuklu üzerine giyindiğin sarı pantolonunu ve onun üzerindeki turuncu gömleğinle uyumlu aynalı gözlüğünü mü?
Ya da… “Aşkoo” diye uzatışını mı?
Sırf sen mutlu ol diye sana, olmayan senin hayatını yazdım!
Bilmediğin o gerçeği şimdi söylüyorum!.. Biz, asla biz olmadık, öyle uzaktan 10 yıl boyunca sadece oyunlardan ibarettik ve asla sanal sevişmelerimiz olmadı hem zaten çok da çekici değildin!
Hani bana sevdanın rengini sormuştun ya; sevda, gerçekte bile 3-5 yıla sığamayan ve hep sonu hüsranla biten dört harflik bir saçmalık! Ha bir de genelde kadınlara verilen bir isim, gerçi hayatında Sevda diye birini barındıranların bile ne kadar mutlu olduğu sorgulanır.
Ya Sevda mutlu değildir, ya da Sevda’nım hayatındaki o kişi.
Kadın erkek ilişkileri işte, bir taraf hep şikayetçi!
Yine bize dönersek… Bak kanka, sana kanka dedim diye üç gün küsüp kendini Pis Yedili oyununa vurup, “Nasıl olsa bilmediği bir oyun gelir oyuna oturmadan benimle ilgilenir” düşüncenden sebep mahalle kahvesinden çıkmadım 3 gün, yani artık o oyunu da biliyorum.
Abicim senden rica ediyorum beni gamyun hayatımdan soğutma çünkü ne zaman biri böyle yapsa 2-3 yıl girmediğim oluyor sırf benden kopsun da kendine yeni aşkolar yapsın diye!
Napim işte yufka yürek!
Lafı çok uzattım, bunları sana direkt de yazabilirdim ama blog okuma kültürün olmadığı için ve asla okumayacağını bildiğim için rahatça yazıyorum; ben seni sevmiyorum!
Sana söz, asla “Tülay ne olur geri dön…” demiyeceğim!
Ohhhh çok rahatladım!
..
Bu arada gamyun’a oyundaki kişilerle sesli konuşma özelliği gelmiş, 3 yıl girmeyince yeni gördüm.
Harikulade bişiy elbette ama ilk sesli oyunumun, 10 yıldır sadece oyun oynadığım ve bir kez olsun numaramı vermediğim bir insanla olmasını ve bu kadar yakınlaştırmasını da kabul edemem.
Zaten bu blog da bu mevzuunun ürünü.
Yine de şükür, ya görüntülü olsaydı?
Yorum yapabilmek için ÜYE GİRİŞİ yapmalısın
YORUMLAR