SENDEN GİDİYORUM,YENİLİK İSTİYORUM...
14 Aralık 2024, 07.25 A- A+
O mahalleye yeni taşınmıştık,dün gibi hatırlıyorum,taşınmak sıkıntılı iştir,geldiğiniz yeri çok benimsediyseniz hele,yeni ortam özellikle ilk zamanlarda boğabilir sizi,aitlik duygusunu oluşturmak zaman alır.Etrafınızdaki herkes bir yabancıdır,hep tanıdık yüzler ararsınız.Neyse o sancılı dönemi atlattıktan sonra her gün gördüğüm,zaman zaman gülümsediğim o kişiye elimi uzatmıştım,coğrafi faktörlerden dolayı Onu görmeden bir yere gitmem mümkün değildi,elimi uzatmamı bekliyormuş gibi bir tavırla ''hiç gelmeyeceksin sandım'' diyerek memnuniyetini cümleye dökmüştü,açıkçası bende de o an için pek tereddüt oluşmamıştı,aynı mahallede olması,dilediğimde çok kısa zamanda ulaşma düşüncesi benim gibi tembel bir adam için büyük bir nimetti,biraz fazla konuşkandı ama saydığım avantajlar geveze olmasını göz ardı etmemi sağlıyordu.
Her başlangıç güzeldir,görüştüğümüz zaman zarfında özellikle ilk bir kaç yıl benim için hiç bir sıkıntı yoktu,bu konuda gayet sabıkalı ve maymun iştahlı olduğum için de mevcut durum beni bile şaşırtıyordu,her ne kadar istikrarsız olsam da sanki karar kılmış gibi ''budur'' diyebiliyordum.Arada Annem bile takılıyordu,''bak sonunda kafana uygununu buldun'' diye.Kafa demişken,çok kafa açıyordu,bir konuşmaya başlıyordu,mahallenin çocuklarından girip,teyzelerinden-dayılarından çıkıyor 7'den 70'e herkesin dedikodusunu yapıyordu.Bu huyunu hiç sevmiyordum ama ne dile getiriyordum,ne de hareketlerimden belli ediyordum,laf aramızda biraz çekiniyordum,dominant bir karakterdi ve bir gün şakayla karışık ''başkasına gittiğini duyarsam seni keserim'' deyip kahkahayı basmıştı ama ben bu duruma pek gülememiştim.
Başlangıçtaki güzellik belli zaman süre sonra toksik bir hal almaya başladı,kafamda bu hastalıklı süreci sonlandırmak için türlü türlü planlar yapıp senaryolar yazıyordum,ondan gizli bir şey yapma şansım yoktu ve çakallık yapıp bu coğrafi avantajı sonuna kadar kullanıyordu,bazen özellikle kışın mahalleden geçerken kılık değiştirmeyi,kar maskesi takmayı bile deniyordum ama gelin görün ki gözünden bir şey kaçmıyordu ben de kem küm etmek zorunda kalıyordum,hatta bendeki ruh halini hissediyormuş gibi ayrılık konuşmasına giriş anlarımda masaj yapıp beni pamuk kıvamına getiriyordu,elleri sihirli gibi olduğumdan günlerce kafamda hazırladığım ne varsa uçup gidiyordu.
O sabah çok kararlıydım,aylardır içime dert olan bu tuhaf ilişkiden kurtulmalıydım,içimi kemiren ne varsa fiziğime de yansımıştı,gayet bakımlı olan ben salaş bir derbeder olmuştum neredeyse,bir karış sakalla gezdiğimi görenler şaşkınlıklarını gizleyemiyorlardı.Geceyi o sabaha taşırken bol bol içinde ayrılık repliği geçen filmler izlemiştim,Issız Adam filmindeki ''sen daha iyilerine layıksın,bu ayrılık ikimize de iyi gelecek'' klişesini bu duruma uyarlamaya karar vermiştim,çok heyecanlı bir o kadar da endişeliydim,kulaklarımda ''başkasına gittiğini duyarsam seni keserim'' cümlesi yankılanıyordu.Ama cesaretimi toplayıp kararlı gözükmek zorundaydım.
Selamımı verdim ve yanına gittim,''Yaklaşık 4 yıldır sadece sana geldim,biliyorum bu konuda çok hassasın,ama artık farklı modelleri başka birileriyle deneyimlemek istiyorum,şimdi ikimiz de üzüleceğiz ama sen daha gür saçlar kesmeye layıksın Remzi Ağabey'' dedim ve üzüntülü bir yüz ifadesiyle oradan uzaklaştım.Berber değiştirmek ne zormuş ya,haberi geliyor dedikodumu yapıyormuş,saç benim karar benim,amma dert ettirdin bu konuyu,koltuğa her oturduğumda,''kulağımı keser mi'' ''ya şaka değilse'' diye aklımdan geçirmekten dert sahibi,paranoyak oldum ama Şükür yeni berberime kavuştum.
Bazı alışkanlıklardan vazgeçmek zor,kafamızda oluşturduğumuz bir takım ezberler ufacık konuları bile büyütmemizi beraberinde getirebiliyor.Bu berber-kuaför değiştirme olayları hem biz erkekler hem de kadınlar için problem oluşturabiliyor,kabul edelim ki bu mesleği icra eden değerli insanlar biraz alıngan olabiliyor:) Biraz mizahi bir dille + elbette abartarak belki de sürpriz sonlu bir şeyler karaladım,umarım bende yazarken oluşan gülümseme sizde de okurken oluşur..
YORUMLAR