Sarıl Kendine
06 Şubat 2025, 16.29 A- A+![](https://cdn.gamyun.net/blogcover/1011h426/guncel_02.jpg)
Çok uzun zaman olmuştu görmeyeli. Hafif sisli dumanlı bir suliet kalmıştı sadece aklında. Ya sesi? Onu da unutmuş gibiydi sanki. Bir merhabayla yeniden aklına gelene kadar. Oydu... Öylece durmuş yüzüne bakıyordu. Bir kaç adımlık mesafe kadar yakın bir asır kadar uzak olan adam, tam karşısındaydı şimdi. Omuzlarını dikleştirdi istemsizce. Merhaba dedi, olanca sakinligini katarak sesine. Nasılsın dedi adam. Nasılım diye düşündü kadın. Sancılı kıvranışları geldi geceler boyu yatagında, sadece gülümsedi iyiyim dedi, hafif kısık bir sesle. Sen nasılsın dedi kadın. Gülümsedi adam.. O içini ısıtan yüzünde gülümsemeler yaratan gülüşünü gördü yeniden kadın. Derinlerde bir yer kanadı aniden kimse görmeden. Devam etti adam bilmeden kan gölünü. Bende iyiyim dedi umarsızca. Sevindim dedi kadın. Lanet olası tesadüfe içinden küfürler yağdırarak. Sonra aceleyle saatine baktı kadın, acelesi oldugunu göstermek istercesine... Anladı adam. Görüşürüz dedi yoluna devam ederken. Görüşürüz dedi kadın bir başka tesadüf olmadıkça görüşmeyeceklerini bilerek.
Çalan saatin sesiyle doğruldu yatagından. Dünkü tesadüfün izlerini taşıyan, yorucu bir gecenin sabahına uyanarak isteksizce çıktı yatagından. Uzanıp açtı pencereyi. Sonbaharın o kendine has serin rüzgarı dolarken odaya, saçlarını havalandırıp yüzüne sertçe çarptı. Ürperdi... Bir saat sonra çıkarken evden duşunu almış kendince tazelenmiş yeni bir güne hazırlanmıştı. Arabaya oturdugunda dikiz aynasına ilişti gözü. Yaptıgı hafif bir makyaj bile gecenin izlerini taşıyan yüzünün soluk rengini gizleyememişti. Bugulandı yeşil gözleri, bir sis bulutu hızlıca gelip geçti göz bebeklerinden. Unut dedi kendi kendine enikonu duyulur bir sesle.. Unut onu...
İş yerine vardıgında, bitkin bir biçimde koltuğuna bıraktı kendini. Aceleyle işlerine adapte olmaya çalışırken duydugu sesle irkildi kadın. Selam dedi, karşısında duran adam. Aldı selamı kadın şaşkın bir ifadeyle bakarak yabancının yüzüne. Ben X diye devam etti adam, yeni çalışma arkadaşınız. Bunu söylerken samimi sıcak bir ifadeyle gülümsedi kadına. Sonra devam etti yorgun görünüyorsunuz, kahve alacaktım size de getireyim. Bu beklenmedik ilgi kadının içinin ısınmasına, belkide aylardır tuttugu göz yaşlarının harekete geçmesine neden oldu. Dakikalar sonra kahvesini yudumlarken düşündü kadın. Bunca zaman bunca uykusuz geçen gece ve tek bir ilgi sözcüğü tüm kasvetini almıştı gecenin. Gülümsedi kadın.. Dışardan bakıldıgında görülmeyen bir çift kolla sımsıkı sarıldı kendine...
Zaman akıp giderken olanca hızıyla ve günler kovalarken aceleyle bir birini... Yaranın kabuk bagladığını hisetmeye başladı kadın.. Birbirine benzeyen günler sonra yeniden karşılaştı adamla. Bu kez yalnız deyildi adam, genç bir kadın vardı yanında. Mutlu görünüyordu uzaktan bakıldıgında. Kimbilir belki de gerçekten mutluydu. Yanyana geçerlerken başıyla hafif bir selam verdi adam, aldı selamı kadın hafifçe bir baş işaretiyle. Ve birden içerlerde bir yerlerde bir çiçek açtıgını hissetti kadın. Acının aslında son bulmuş olduğunu anladı o an.. Derin bir nefes aldı... Yürürken yeni hayatına söz verdi kendine bir daha kimseye gereginden çok anlamlar yüklememeye.... Kadın şimdilerde mutlu yalnız da değil üstelik. Adam mı? O hala yeni arayışlarda bir başına...
Çalan saatin sesiyle doğruldu yatagından. Dünkü tesadüfün izlerini taşıyan, yorucu bir gecenin sabahına uyanarak isteksizce çıktı yatagından. Uzanıp açtı pencereyi. Sonbaharın o kendine has serin rüzgarı dolarken odaya, saçlarını havalandırıp yüzüne sertçe çarptı. Ürperdi... Bir saat sonra çıkarken evden duşunu almış kendince tazelenmiş yeni bir güne hazırlanmıştı. Arabaya oturdugunda dikiz aynasına ilişti gözü. Yaptıgı hafif bir makyaj bile gecenin izlerini taşıyan yüzünün soluk rengini gizleyememişti. Bugulandı yeşil gözleri, bir sis bulutu hızlıca gelip geçti göz bebeklerinden. Unut dedi kendi kendine enikonu duyulur bir sesle.. Unut onu...
İş yerine vardıgında, bitkin bir biçimde koltuğuna bıraktı kendini. Aceleyle işlerine adapte olmaya çalışırken duydugu sesle irkildi kadın. Selam dedi, karşısında duran adam. Aldı selamı kadın şaşkın bir ifadeyle bakarak yabancının yüzüne. Ben X diye devam etti adam, yeni çalışma arkadaşınız. Bunu söylerken samimi sıcak bir ifadeyle gülümsedi kadına. Sonra devam etti yorgun görünüyorsunuz, kahve alacaktım size de getireyim. Bu beklenmedik ilgi kadının içinin ısınmasına, belkide aylardır tuttugu göz yaşlarının harekete geçmesine neden oldu. Dakikalar sonra kahvesini yudumlarken düşündü kadın. Bunca zaman bunca uykusuz geçen gece ve tek bir ilgi sözcüğü tüm kasvetini almıştı gecenin. Gülümsedi kadın.. Dışardan bakıldıgında görülmeyen bir çift kolla sımsıkı sarıldı kendine...
Zaman akıp giderken olanca hızıyla ve günler kovalarken aceleyle bir birini... Yaranın kabuk bagladığını hisetmeye başladı kadın.. Birbirine benzeyen günler sonra yeniden karşılaştı adamla. Bu kez yalnız deyildi adam, genç bir kadın vardı yanında. Mutlu görünüyordu uzaktan bakıldıgında. Kimbilir belki de gerçekten mutluydu. Yanyana geçerlerken başıyla hafif bir selam verdi adam, aldı selamı kadın hafifçe bir baş işaretiyle. Ve birden içerlerde bir yerlerde bir çiçek açtıgını hissetti kadın. Acının aslında son bulmuş olduğunu anladı o an.. Derin bir nefes aldı... Yürürken yeni hayatına söz verdi kendine bir daha kimseye gereginden çok anlamlar yüklememeye.... Kadın şimdilerde mutlu yalnız da değil üstelik. Adam mı? O hala yeni arayışlarda bir başına...
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış :( Yazık ama blog sahibi senin yorumunu bekliyor olabilir