çanakkale şehitleri gibi sıkın dişinizi
18 Mart 2009, 12.55 A- A+
selam arkadaşlar.son günlerdeki yaşanan ekonomik olaylar,beni derinden yaraladı.umarım bu olaylar en kısa sürede sona erer ve insanlar eskisi gibi güler yüzlü ve mutlu olurlar.etrafıma bakıyorum hep üzgün ve mutsuz insanlar var.yeter artık bu sıkıntı üzüntü benim halkım bunları hak etmiyorlar.bugün çanakkale şehitlerini anma günü idi. bize bir törende 1915 yılında dağıtılan kumanya(askerin yiyeceği)olarak 2 dilim kuru ekmek ve 4 adet kuru üzüm verildi herkes kendine sormalı insan bunlarla doyarmı.bence doymaz hele şimdi bol miktarda israf ettiklerimizi düşünürsek attıklarımız onların yediklerinden fazla.......buda demek oluyor ki kendimize çeki düzen vermeliyiz fazla da sızlanmamalıyız.herşeyi devletten beklememeliyiz.sıkıntı varsa önce sigara denen ve içki denen lüks tüketimlerden kaçınacağız.varlığın darlığı vardır diyerekten kazandığımız 3 ün biriktirebildiğimiz kadarını kötü günlar için saklayacağız.mutlu günler dileğiyle.
YORUMLAR
Bağımsızlığımızı savunmak, yurt topraklarımızı korumak için yapılan savaşlar kutsaldır. Çanakkale, Ulusal Kurtuluş Savaşımız kutsal destan savaşlara birer örnektir
bundan 94 yıl önce atalarımızın omuz omuza yaptıkları büyük mücadeleden sonra geldiğimiz duruma bakın...
açıkcası içler acısı...
Atatürk'ün , "ben size savaşmayı değil, ölmeyi emrediyorum" emrini aldıktan sonra bile bile ölüme giden atalarımıza ne kadar layık olduk?
"çanakkale geçildiğinde bu bayrak iner, bu ezan diner, hürriyet elimizden gider, kültürümüz biter" diye ölüme giden atalarımızın yaptıklarına karşı biz neler yaptık?
15 yaşındaki çocuklar "ana şehitlik sırası bende" diyerek vatanı için ölüme giderken bizler neler yapabildik?
kadınlarımız, kızlarımız, yaşlılarımız, çocuklarımız bu vatan için canlarını seve seve verirken şimdi neler yapıyoruz?
neler mi yapıyoruz?
atalarımızın "kültürümüz bitmesin" diye yaptıkları mücadeleye küfür eder gibi bir gençlik yetiştiriyoruz...
"namusumuz elden gider" diye yaptıkları mücadeleye karşı televizyondaki şerefsizce yarışmalarla namusumuzu kendimiz hiçe sayıyoruz...
"kim, kiminle, nerede" soruları gündemimizi meşgul ediyor...
ülkeyi bölmek için her fırsatta salyalarını akıta akıta yalan yanlış açıklamalar yapan insanları aydın diye "baş tacı" yapıyoruz...
"bayrak sevgisinden, vatan sevgisinden" önce ülkeyi soymanın hesaplarını yapıyoruz...
bu rahatlık içinde olmamıza rağmen, "şükür halimize" demeden çıkar kavgalarıyla birbirimizi kırıyoruz...
her 18 martta ve bu gibi özel günlerde "göstermelik" törenlerle atalarımızı andığımızı ve onlara layık birer evlat olduğumuz yalanıyla yaşıyoruz...
....her 18 martta, her 23 nisanda, her 29 ekimde, her 30 ağustosta ve böyle özel günlerde "biz size layık birer evlat olamadık" diye başımızı önümüze eğeceğimiz yerde "çağdaş uygarlık düzeyine çıkmış gibi" kasıla kasıla yürüyoruz...
bence utanmalıyız...
atalarımızın mücadelelerine ve bu güne bakıp utanmalıyız...
Özde bir, sözde bir, gönülde biriz... Karşıma hangi blog çıkacağını bilmeden bu gün şanslıyım seçeneği ile girdim ve bu anlamlı güzel blog çıktı karşıma. İnşallah gelecekte Türk Milletinin yeni nesilleri sizin gibi aynı duyarlılığı gösterebilirler. Kavrayabilir, yorumlayabilir ve yaşamaya çalışabilirler.
Zamanla değişen değerleri ile değişmemesi gereken değerlerini takas etmeyeceklerini umud ediyorum...
Zira günümüzde bırakın bireysel değerleri milli değerlerini takas edenler var. Üstelik bu değerleri yanlarında götüremeyecekleri madde için takas ediyorlar.