İlköğretim diploması olmayanlar ehliyet alırken dışarıdan bitirme sınavlarına girerlerdi diploma almak için. Bu kişilerin pek çoğu işini gücünü kurmuş, çoluk çocuk, torun sahibi hatta maddi durumları da genele göre oldukça iyi olurdu.

Şimdi olduğu gibi kolay değildi ehliyet almak. Araba da almak zordu, ehliyet almakta. Şimdi her ikisi de çok kolay.

Her yıl okulumuzda bakanlığın tespit ettiği bir günde '' dışardan bitirme sınavı '' adı altında sınavlar yapılırdı. Bazılarında da ben görevli olurdum. Yine bir sınav günü okulun bahçesine giren bir mercedesten,elinde bond çantalı, kürk paltolu biri indİ. Sınav belgesini verdi, sınav salonunda yerini gösterdik, oturdu. Konuşmalarından şirin bir karadenizli vatandaşımız olduğu belliydi. Almanya’dan kesin dönüş yapmış, ilimizi beğenip bağ bahçe ev alıp yerleşmiş bir emekçimizmiş.

Bu sınavlar da temel derslerden geçerli not almak şarttır. Fakat diplomanın ehliyet için istendiği durumları herkes gibi bizlerde bildiğimiz için o yıllar da; okuması yazması olan ve dört işlemi yapabilen insanların kolaylıkla çözebileceği beylik sorular sorardık.

Neyse; Soruları tahtaya yazdık, tamamını hatırlamıyorum ama bir tanesi şuydu:

soru 1)  AÇILARINA GÖRE KAÇ ÇEŞİT   ÜÇGEN VARDIR?
( cevap: diküçgen, genişaçılı üçgen, daraçılı üçgen)

Karadenizli Amca’mızdan gelen cevap, Karadeniz’li Temel’e rakip olacak türdendi.

 
cevap 1) acilar çeşıt çeşıttır, biber acısu vardur, evlat acisu vardur. H angi birini diyayım da, acı acıdıur  . En fenasİ da ölüm acısidur.

Mutlu kalın,sağlıklı olun. sevgiler.