Bir Tuğla
07 Şubat 2010, 15.02 A- A+
Genç ve basarili bir yönetici, yeni Jaguar'iyla bir mahalleden hızlı bir şekilde geçiyordu. Parketmis arabaların arasından yola aniden çıkabilecek çocuklara dikkat ediyordu ve bir şey gördüğünü sanarak yavaşladı. Arabayla caddeden yavaşça geçerken hiç bir çocuk göremedi fakat, arabasının kapısına bir tuğla atıldığını far ketti. Aniden arabasını durdurarak tuğlanın fırlatıldığı yere geri dondu. Arabadan indi, orada bulunan küçük bir çocuğu tuttu ve onu Parketmis bir arabaya doğru iterek bağırmaya başladı. '' Bunu neden yaptın? Sen de kimsin, ne yaptığının farkında misin?''. iyice sinirlenerek devam etti: '' Bu yeni bir araba ve atmış oldu¿un bu tuğla bana çok pahalıya mal olacak. Bunu neden yaptın?' çocuk yalvararak cevap verdi: '' Lütfen efendim. çok üzgünüm ama başka ne yapabilirdim bilmiyordum. Eğer tuğlayı fırlatmasaydım kimse durmazdı'' Parketmis bir arabanın arkasına işaret ederken çocuğun gözyaşları çenesine süzülüyordu. ''Ağabeyim kaldırımın kenarından yuvarlandı ve tekerlekli sandalyesinden düştü, ben onu kaldıramıyorum. Lütfen onu tekerlekli sandalyesine oturtmam için bana yardim eder misiniz? Benim için çok ağır.'' Bu durumdan son derece duygulanan Genç yönetici, boğazında büyüyen yumruyu zar zor da olsa yutkundu. Yerdeki Genç adamı kaldırarak, tekerlekli sandalyeye geri oturttu. Mendiliyle, çizik ve yaraları sildi ve Genç adamın ciddi bir yarası olup olmadığını kontrol etti. küçük çocuk Genç yöneticiye dönerek '' teşekkür ederim efendim, Tanrı sizden razı olsun'' dedi. Genç yönetici, küçük çocuğun, ağabeyini kaldırımdan evine doğru götürmesini izledi. Bulunduğu yerden arabasına geri dönmesi oldukça uzun sürmüştü. Uzun ve yavaş bir yürüyüştü. Genç yönetici, kapıyı hiç tamir ettirmedi. Kapıda oluşan çöküntüyü hayatini birisinin kendisine tuğla atmasını gerektirecek kadar hızlı yaşamaması gerektiğini hatırlatması için öylece bıraktı. . . . Tanrı, ruhunuza fısıldar ve kalbinize konuşur. Bazen, dinleyecek kadar zamanınız olmadığında ise, size bir tuğla fırlatır. İster fısıltıyı, ister tuğlayı dinleyin. Bu sizin tercihiniz. !
YORUMLAR
Tavuk suyuna çorba tadındaki bu hikayeleri yazanların ellerine sağlık. Nasırlaşmış tek bir yüreği yumuşatsa ,insanlık adına faydadır.
Bilmem dikkatinizi çekti mi? Son yıllarda yaşanmış ,yada yazılmış kendimize ait bu tür hikayelerimiz çok az. Ve bu yüzden yabancı yazarların yazdıkları ile yetiniyoruz. Arz talep olmayınca da , bu tür hikayeler yaşansa bile yazılmıyor mu acaba? Oysa uzun yıllar önce benzer yaşanmışlıklarımız vardı. Çocukken okur okur hatta ağlardık. İyi insan olmaya içimizden söz verirdik. Zaman zaman burda da yazılıyorlar, severek okuyoruz.
Yine eskisi gibi duygu dolu, merhamet dolu, vicdanımızı harekete geçirebilecek gerçek hayat hikayetleri yaşanmışlıkları diliyorum.
Hayat ;ancak o zaman güzel ve insancadır.
Ellerinize sağlık, teşekkürler.