"OKU"MAK...
03 Mayıs 2010, 00.43 A- A+
Yıllardır ülkemizin kanayan yaralarından biri olarak karşımıza çıkar eğitimde yetersizlik. Neden Batı ülkeleri gibi olamadığımızı, neden daha hızlı ve istenilen düzeyde gelişemediğimizi sorup dururuz, hep başkalarını yargılayan, kendimiz dışındakileri suçlayan bir sesle.
Çevremiz hep kirlidir yıllar yılı; denizlerimiz som maviyken yosun yeşiline dönmüştür. Çimler ve çiçekler hep ezilip geçilmektedir. Ormanlar ya talan edilmektedir, ya da bilinçsizce yok edilmektedir.
Korna sesleri alıp başını gitmiştir trafikte; küfürler, veryansınlar uçuşmaktadır havalarda. Otobüs sırası beklerken de en ufak bir kıvılcımla patlamaya hazırızdır, otobüste giderken de…
Tüm bu olumsuzlukların en masum tanığı da “biz”izdir bizce.
Daha güzel bir Türkiye, daha temiz bir çevre, daha güler yüzlü ve anlayışı insanlar hepimizin dileğidir şüphesiz. Fakat şunu çok iyi bilmek gerekir ki, tüm bu olumsuzluklar olurken biz ne kadar tanıksak, o kadar da sanığızdır aslında.
Her şeyi bildiğimize inanmaktansa bilginin somut güzelliği olan “okuma”ya daha çok önem vermek bizi çok daha ileri götürecektir şüphesiz. Yunus Emre’lerin, Atatürk’lerin işaret ettiği yolda yürümek, türü ne olursa olsun mutlaka bir şeyler okumak yurdumuzun bu kanayan yarasına parmak basmak olacaktır.
Okumayı sadece okulla değil, hayatın her anıyla bağdaştırmak gerektiğini anlamak ve günde birkaç sayfa da olsa okumak; yaşayış tarzı, giyim kuşam bakımından örnek aldığımız Avrupa ülkelerini okumaya verdikleri önem bakımından da örnek almak daha aydınlık bir Türkiye’ye götürecektir şüphesiz bizleri.
Bu konuda en büyük hassasiyeti gençlerin göstereceğini umut ediyor; sevgiyle ve kitaplarla dost kalmanızı diliyorum.
Çevremiz hep kirlidir yıllar yılı; denizlerimiz som maviyken yosun yeşiline dönmüştür. Çimler ve çiçekler hep ezilip geçilmektedir. Ormanlar ya talan edilmektedir, ya da bilinçsizce yok edilmektedir.
Korna sesleri alıp başını gitmiştir trafikte; küfürler, veryansınlar uçuşmaktadır havalarda. Otobüs sırası beklerken de en ufak bir kıvılcımla patlamaya hazırızdır, otobüste giderken de…
Tüm bu olumsuzlukların en masum tanığı da “biz”izdir bizce.
Daha güzel bir Türkiye, daha temiz bir çevre, daha güler yüzlü ve anlayışı insanlar hepimizin dileğidir şüphesiz. Fakat şunu çok iyi bilmek gerekir ki, tüm bu olumsuzluklar olurken biz ne kadar tanıksak, o kadar da sanığızdır aslında.
Her şeyi bildiğimize inanmaktansa bilginin somut güzelliği olan “okuma”ya daha çok önem vermek bizi çok daha ileri götürecektir şüphesiz. Yunus Emre’lerin, Atatürk’lerin işaret ettiği yolda yürümek, türü ne olursa olsun mutlaka bir şeyler okumak yurdumuzun bu kanayan yarasına parmak basmak olacaktır.
Okumayı sadece okulla değil, hayatın her anıyla bağdaştırmak gerektiğini anlamak ve günde birkaç sayfa da olsa okumak; yaşayış tarzı, giyim kuşam bakımından örnek aldığımız Avrupa ülkelerini okumaya verdikleri önem bakımından da örnek almak daha aydınlık bir Türkiye’ye götürecektir şüphesiz bizleri.
Bu konuda en büyük hassasiyeti gençlerin göstereceğini umut ediyor; sevgiyle ve kitaplarla dost kalmanızı diliyorum.
YORUMLAR
Eğitim insanlari İleriye , Eğitimsizlik ise Geriye Götürür..
Kaleminize Sağlik..