DÜŞLER SOKAĞI........
05 Mayıs 2010, 21.05 A- A+
Yarım kalmanın aynada yansıyan yüzüdür düşler; yalanlardan sıyrıldığında karşında yankı bulan kendi sesindir. Hayal peşinde koşmak değildir fakat hiçbir zaman. Duygular dünyasına sığınmaktır sadece: masum, içten, alabildiğine umut dolu.
Düş olmayan bir şey var mıdır gündüzleyin! Ulu bir ağacın yapraklarından dökülen güneşin gülen yüzü. Minik bir bebeğin tebessümündeki güzellik. Bir denizin ortasında yunus balıklarıyla yarışırcasına onlarla dolmak ya da…
Kimimiz için sıradan şeyler olsa da, kimimiz için tatlı düşlerdir bunlar aslında. Ekmek kavgası derdindeyizdir kimimiz çünkü, kimimiz hastane köşelerinde şifa beklemekteyiz. Kimimiz dünyanın en güzel mekanlarında olabildiğince lüks kahvaltılarda kahkahalara boğulurken, kimimiz akşam eve giderken çocuğumuza bir çikolata alabilmenin derdindeyizdir.
Hayat her insana aynı fırsatları sunmaz çünkü. Ya da sunmuştur da belki, fakat biz farkında olamamışızdır. Öyle ya, insanoğlu fırsatların peşinde koşmayı değil, kovalanmayı tercih etmiştir çoğu zaman.
Öyle ya da böyle, her insanın kendine ait düşleri vardır, gündüzlere sığmayıp gecelere de taşan. Onun için tek çare olan o yare sahip olmak mesela; yahut daha iyi, çok daha iyi bir yaşam… Normal insanlar gibi koşup oynayabilmeyi düşlerken kimimiz; çocukluğumuza, geçmişimize bıraktığımız en kutsal emanete dönme derdindeyizdir kimimiz. Gizli ya da açık… Bütün umutların taşıyıcısıdır düşler.
Umut hep var olmalı aslında, düşler hep kurulmalı. Her sabaha uyanış aynı değildir çünkü. Çünkü her an, herhangi bir sabah, güneş senin için de doğabilir. Çünkü, insan hayal ettiği müddetçe yaşar. Ve düşlediği takdirde hep var olur…
Düş olmayan bir şey var mıdır gündüzleyin! Ulu bir ağacın yapraklarından dökülen güneşin gülen yüzü. Minik bir bebeğin tebessümündeki güzellik. Bir denizin ortasında yunus balıklarıyla yarışırcasına onlarla dolmak ya da…
Kimimiz için sıradan şeyler olsa da, kimimiz için tatlı düşlerdir bunlar aslında. Ekmek kavgası derdindeyizdir kimimiz çünkü, kimimiz hastane köşelerinde şifa beklemekteyiz. Kimimiz dünyanın en güzel mekanlarında olabildiğince lüks kahvaltılarda kahkahalara boğulurken, kimimiz akşam eve giderken çocuğumuza bir çikolata alabilmenin derdindeyizdir.
Hayat her insana aynı fırsatları sunmaz çünkü. Ya da sunmuştur da belki, fakat biz farkında olamamışızdır. Öyle ya, insanoğlu fırsatların peşinde koşmayı değil, kovalanmayı tercih etmiştir çoğu zaman.
Öyle ya da böyle, her insanın kendine ait düşleri vardır, gündüzlere sığmayıp gecelere de taşan. Onun için tek çare olan o yare sahip olmak mesela; yahut daha iyi, çok daha iyi bir yaşam… Normal insanlar gibi koşup oynayabilmeyi düşlerken kimimiz; çocukluğumuza, geçmişimize bıraktığımız en kutsal emanete dönme derdindeyizdir kimimiz. Gizli ya da açık… Bütün umutların taşıyıcısıdır düşler.
Umut hep var olmalı aslında, düşler hep kurulmalı. Her sabaha uyanış aynı değildir çünkü. Çünkü her an, herhangi bir sabah, güneş senin için de doğabilir. Çünkü, insan hayal ettiği müddetçe yaşar. Ve düşlediği takdirde hep var olur…
YORUMLAR