ARKADAŞ SEÇİMİ...
18 Ağustos 2010, 20.54 A- A+
Arkadaşlarımızı kendimiz mi seçiyoruz. Yoksa tesadüfen mi arkadaş oluyoruz.
İlk Okul, Orta Okul, Lise ve Üniversite…
Aynı sıraları paylaştığımız arkadaşlarımız, okul yolunda birlikte yürüdüğümüz arkadaşlarımız, aynı binada ve aynı mahallede oturma nedeniyle olan arkadaşlarımız, aynı işyerinde birlikte çalıştığımız arkadaşlarımız, yurtta aynı odayı paylaştığımız, askerde aynı koğuşta yatan kişiler arkadaşımız oluyor. Saydığım bu sebeplerden dolayı arkadaşlarımızı biz seçmiyoruz.
Yakınımıza düştükleri için zorunlu olarak arkadaş oluyoruz. Bu şekilde olan zorunlu arkadaşlıklar beraberinde köklü ve güzel dostlukları getirdiği gibi kötü alışkanlıkları olan arkadaşlara kurban olan arkadaşlıkları da getiriyor.
Arkadaşınız okuluna düşkün, çalışkan, kitap okumayı, spor yapmayı seven, sosyal yanını güçlendirmeyi düşünen gelişmeye açık biri ise otomatik olarak sizde aynı ortama itiliyor, başarınıza başarı ekliyorsunuz.
Kötü arkadaşlıklar ise… Burada bırakıyorum.
Hani atalarımızın bir sözü var;
”Bana arkadaşını söyle sana, senin kim olduğunu söyleyim” diye süper bir söz.
Halk arasında dolaşan bir söz daha var; ” Eşler yıllar sonra sanki birbirine benzer”, “Kullandığı araba sahibine benzer” gibi işte, arkadaşlarda bir müddet sonra birbirine benzemeye başlar. Huylar, davranış ve konuşma biçimleri arkadaşla benzeşir.
Kötü arkadaşla, arkadaşlık kısa süreceği gibi
İyi huylu arkadaşlar ile dostluk uzun sürer. Paylaşım artar. Birlikte vakit geçirmek keyifli olur. Bir bakıyorsunuz yediğiniz içtiğiniz ayrı gitmez olmuş.
Ama zamanla gerek iş gereği, gerek evlilik ya da okumak için başka şehre yerleşiyor. Sürekli vakit geçirdiğimiz, dertleştiğimiz arkadaşımız kayboluyor. Ekonomik güçlüğü de ekler isek köklü, bitimsiz dediğimiz arkadaşlık yok oluyor. Metoplazmamız çöküşe uğruyor.
Aslında bu tarz çöküşlere izin vermemek elimizde.
Tabi ki yeni, sağlam ve çok arkadaş.
Sağlam arkadaş bulmak için önce bizim sağlam bir insan olmamız şart.
Sözümüzün eri, güvenilir, dürüst ve hakkaniyetli olursak öyle olmayan arkadaş zaten yanımızda barınamaz. Sizin gibi sağlam olan da sizin sağlamlığınızı fark edeceğinden sağlam bir arkadaşlık kurulabilir.
Bir önerim olacak; sağlamlığından emin olduğunuz eski arkadaşlarınızı arayıp, bulun oda sizin sağlamlığınızı görsün.
Arkadaşlarınızın, arkadaş sözcüğüne uygun olması dileğimle…
İlk Okul, Orta Okul, Lise ve Üniversite…
Aynı sıraları paylaştığımız arkadaşlarımız, okul yolunda birlikte yürüdüğümüz arkadaşlarımız, aynı binada ve aynı mahallede oturma nedeniyle olan arkadaşlarımız, aynı işyerinde birlikte çalıştığımız arkadaşlarımız, yurtta aynı odayı paylaştığımız, askerde aynı koğuşta yatan kişiler arkadaşımız oluyor. Saydığım bu sebeplerden dolayı arkadaşlarımızı biz seçmiyoruz.
Yakınımıza düştükleri için zorunlu olarak arkadaş oluyoruz. Bu şekilde olan zorunlu arkadaşlıklar beraberinde köklü ve güzel dostlukları getirdiği gibi kötü alışkanlıkları olan arkadaşlara kurban olan arkadaşlıkları da getiriyor.
Arkadaşınız okuluna düşkün, çalışkan, kitap okumayı, spor yapmayı seven, sosyal yanını güçlendirmeyi düşünen gelişmeye açık biri ise otomatik olarak sizde aynı ortama itiliyor, başarınıza başarı ekliyorsunuz.
Kötü arkadaşlıklar ise… Burada bırakıyorum.
Hani atalarımızın bir sözü var;
”Bana arkadaşını söyle sana, senin kim olduğunu söyleyim” diye süper bir söz.
Halk arasında dolaşan bir söz daha var; ” Eşler yıllar sonra sanki birbirine benzer”, “Kullandığı araba sahibine benzer” gibi işte, arkadaşlarda bir müddet sonra birbirine benzemeye başlar. Huylar, davranış ve konuşma biçimleri arkadaşla benzeşir.
Kötü arkadaşla, arkadaşlık kısa süreceği gibi
İyi huylu arkadaşlar ile dostluk uzun sürer. Paylaşım artar. Birlikte vakit geçirmek keyifli olur. Bir bakıyorsunuz yediğiniz içtiğiniz ayrı gitmez olmuş.
Ama zamanla gerek iş gereği, gerek evlilik ya da okumak için başka şehre yerleşiyor. Sürekli vakit geçirdiğimiz, dertleştiğimiz arkadaşımız kayboluyor. Ekonomik güçlüğü de ekler isek köklü, bitimsiz dediğimiz arkadaşlık yok oluyor. Metoplazmamız çöküşe uğruyor.
Aslında bu tarz çöküşlere izin vermemek elimizde.
Tabi ki yeni, sağlam ve çok arkadaş.
Sağlam arkadaş bulmak için önce bizim sağlam bir insan olmamız şart.
Sözümüzün eri, güvenilir, dürüst ve hakkaniyetli olursak öyle olmayan arkadaş zaten yanımızda barınamaz. Sizin gibi sağlam olan da sizin sağlamlığınızı fark edeceğinden sağlam bir arkadaşlık kurulabilir.
Bir önerim olacak; sağlamlığından emin olduğunuz eski arkadaşlarınızı arayıp, bulun oda sizin sağlamlığınızı görsün.
Arkadaşlarınızın, arkadaş sözcüğüne uygun olması dileğimle…
YORUMLAR
süpesin