MASKE
02 Aralık 2010, 17.13 A- A+
İnsan için takması kolay ama çıkarılınca yada
çıkarılmaya mecbur bırakılınca etkisi kolay geçmeyen izler bırakan,bir
nesne.Hayatın akışında ben maske takmıyorum yada takmadım diyen bir kişi
tanıdınızmı?.Kullanan ve kendisine kullanılanlar için ucu açık belirsiz bir
sürecin başlangıcını tetikleyen bir faktör maske.Kendini farklılaştırmak
kolay,farklılaştığını sandığın olmak zor.Farkında bunun insan ama diğer etmenler
en önemlisi güdüler bırakmaz.Doğrunun çoğu zaman kendisini yaralayacağını
,düşündüğü için maskelenmeye ihtiyaç duyar.Yada bir ihtimal kendisini korumak
için.Hangi sebebten olursa olsun maskelenme süreci kişi için, zararlı oluşumları
tetikleyen bir süreç yaratıyor.Kendisi farkında olmasada kaptırınca kendini
durumuna gerçekten maske olduğunu düşünmeye başlıyor.Benlik yitiyor.Ortada boş
bir maske kalıyor.
İnsan,insan olmanın gereği sosyal ortamlara ihtiyaç duyar her zaman.Yanlızlık doğasında yokki.Burada ortaya çıkan uyumluluk yada çıkar veya her ne sebeb ise kişiyi bir noktada mecbur bırakıyor,öyle hissediyor kendisini maskeleyen kişi.Toplum duyarsızlığınında etkisi büyük tabiki.Kişide bir yere ait olma güdüsü temel sorunları yaratan en büyük etmen maskelenmede.Her durumda sağlıklı olan açık iletişim ve kişinin kendi ile barışık olması.
Sağlıklı olan toplumsal sınıfsallaşma değil kaynaşmış olmak bir şekilde.Homojen toplum olmak elbette kolay değil.Ama maskeleri çok takmamakta bir başlangıç olabilir.İleriye dönük umutlar olabilmesi için....
İnsan,insan olmanın gereği sosyal ortamlara ihtiyaç duyar her zaman.Yanlızlık doğasında yokki.Burada ortaya çıkan uyumluluk yada çıkar veya her ne sebeb ise kişiyi bir noktada mecbur bırakıyor,öyle hissediyor kendisini maskeleyen kişi.Toplum duyarsızlığınında etkisi büyük tabiki.Kişide bir yere ait olma güdüsü temel sorunları yaratan en büyük etmen maskelenmede.Her durumda sağlıklı olan açık iletişim ve kişinin kendi ile barışık olması.
Sağlıklı olan toplumsal sınıfsallaşma değil kaynaşmış olmak bir şekilde.Homojen toplum olmak elbette kolay değil.Ama maskeleri çok takmamakta bir başlangıç olabilir.İleriye dönük umutlar olabilmesi için....
YORUMLAR
Sahte tavırlar kişinin kendi bünyesine zarar ve her bir zarar özüne dönme yolunda bir mayın.
Sanaldaki mülkiyet duygusu çok caydırıcı..
ama herşeye rağmen humanizm :)
maske insanın yüzünü örter ama yüreğini örtemiz :))
Bu bir kınama yazısı ve maskeli yüzlerin zararını görenlerin yorumlarıyla desteklenen bir yazı. Elbette gerçeği örten maskelilerin,.. bir çok insanı duygusal anlamda incittikleri de acı bir gerçeğimizdir...Kadın 100 kg, 60 yaşında cadaloz mu cadaloz ,amma bir maskesi var gören bayılıyor, 20lik bir çıtır maskesini tatlı diliyle süslüyo, aslında yılan gibi olan dilinden maskeli zamanlarında bal damlıyorr)) ilk görüşte maske olduğunu anlamayıp bağlanan ,inanan temiz saf insanlar varsa vayy haline, aynı örneği erkek versiyonud a da örnekleyebiliriz.Çevremizde nasılsa bol bol varlar..
Aykırı bir şey yazacağım şimdi,üstteki paragrafa ilaveten..Yakın zamana kadar maskelilerin hakkında ulu orta konuşup, hatta maskesiz olanlara bile acaba maskeli mi diye bakmaya başlamışken ; Artık maskelileri çok taktir etmeye başladım..Belki kızgınlığımın nedeni maske takamadığım ya da ,beceremediğim içindi. .Düşünsenize: Takılan maskeye uygun kişiyi uzun zaman oynayabilmek ne zor iştir...Çirkinsiniz ,ama güzelmiş gibi yapmak, yaşlısınız gençmiş gibi yapmak, acımasız gaddar birisiniz, ama sulu gözlü merhametliymiş gibi yapmak,nefret ettiklerinizi seviyor gibi yapmak...Olmayan ne varsa onun gibi yapmak ne zor iştir ..Konuya bu gözle bakmağa başladığımdan beri ,ben maskelileri ayakta alkışlıyor ve çok tebrik ediyorum müsadenizle:))
Blog yazarı arkadaşıma ,derin bir konuya temas ettiği için çok teşekkür ediyorum.
Bana dokunmayan yılan bin yaşasın ... (ki bu felsefeyi hiç sevmem) ...
Sevgili Yakut bu yorumu yazarın yapması gerekirdi belki üstüme vazife değil ama konu giderek amacından sapmaya başladı.Bence anlatılmak istenilen her birimizin çeşitli etkenler nedeniyle büründüğü roller. Şahsen yorumumu buna dayanarak yapmıştım. Hani bahsettiğiniz gibi aldatılmış olmanın kalp agrısı söz konusu değil kaldı ki burada mevzu bahis art niyetten ziyade yüzleşemediğimiz eksikliklerimiz. Bende bunun yol açtığı sahte tavırlardan yola çıkmıştım ama doğru ifade edememişim sanırım.
Her ne kadar hislerinizi güzel ifade etmiş olsanız da konuyu çok basite indirgeyip, sanal saçmalıklarla bağdaştırmışsınız. Asıl hayat dışarıda. Hem zaten buraya giriş yaptığımız anda otomotik olarak nicklerimiz yardımıyla severek ve isteyerek etiketleniyoruz. Her şey bir oyundan ibaret. Hepimiz kendi saraylarımızda maskeli balodaymışcasına işve ve edada değil miyiz ? Birde eklemek isterim ki göbekli hanım teyzelerimizin 20 lik çıtır resmi koymalarına bu kadar kızmayın. ;)) Antrapoza girmiş kocaları gibi dışarıya açılmalarını mı tercih ederdiniz bilemedim. Ne yani kötü kadın mı olsaydık deseler ne cevap vericektik ;) Böyle teşhirlere aldananlarda aldanmasınlar bir zahmet. Alan razı satan razı siz hiç üzülmeyin. Temiz saf diye adlandırdığınız o karakterler sandığınızın gibi tatlı dile kanmıyorlar emin olun, olay sadece 20 lik çıtırlıktan ibaret. Buna kananlarda çoğunlukla orta yaşı aşmış günlük suni heyecan peşinde koşan bir hikayede başrol alamayacak sığ adamlar.
Ayrıca yazarında acilen bir açıklama yapmasını bekliyorum yapılan yorumlardan sonra kendimi kral çıplak der gibi hissettim umarım ben yanlış anlamamışımdır. Hoş o kadar genele vurulmuş bir yazı ki herkezi kendi bakış açısında özgür bırakmış.
jera, yorumunuzdan sanki yazdıklarıma kızmış gibi bir ifade sezdim ,hem de alt paragraflarda aynen benim yorumu destekleyen cümlelerinizi görünce ,sizinle aynı fikirde olduğumuzu anladım..Ancak anlam karmaşası içinde yazdığınızdan hem karşı çıkıyor hem onaylıyor gibi olmuş.. Belki biraz anlatım tarzımız farklı olmuş ama ,ikimiz de hemen hemen aynı şeyleri yazmışız. Göbekli teyzelerin çıtır resmi koyma örneğinin altını çizdim ama aynı örneği erkeklerinde yaptığını yazdım. ancak uzun olmasın diye detaylandırmadım..verdiğim örnek ,sizin dediğiniz gibi sanala ve basite indirgediğim uydurma örnek değildi .reelde yaşanan,basını aylarca meşgul eden bir mahkeme sürecinin özetiydi.iisim hatırlayamadım ama 4-5- yıl önce. sanalın imkanlarını kullanan yaşlı bir hanım, genç bir yabancı manken resminle, aylar boyunca kendine bağladığı bir profesörün evlenmek umudunu sömürerek 45 milyar dolandırmış.Kadının çok yaşlı ve maske kullandığını öğrenen prof, aldatıldım mahkemeye ve basına bu kadını şikayet etmişti.Ben blog başlığını '' maske ''olarak görünce hemen bu olayı hatırladım,ve yorumuma örnek olarak yazdım.Yani tüm basında uzun süre yer alan, bir maskeli dolandırma mahkemesiydi ve blogu doğruluyan bir örnekti..Bunu yazmama itirazınzıı anlayamadım..Üstelik ikinci paragrafınızın son cümleleri benim yorumumun aynen özeti gibiyken. neye, neden itiraz eder gibi yazdığınız belli değil. blog yazarından neyin açıklamasını istediğinz dei belli değil. zaten kendisi ''aynı şeyleri yazmışız '' deyip açıklama da yapmış.
Yorumumu, blog yazarının konusunun, gerçekliğini vurgulamak amacıyla yazdım.
Saygılar.
nerden? aslında istanbulun gecekondu semtinden,ya da anadolunun bir ücra kasabasından ama cevap;
istanbul.
yaş?aslında 45 ama ,cevap;
32.
iş?aslında işsiz ama cevap;
şirkette müdürüm, mühendisim,öğretmenim....falan filan..
çok puanınız gitti..aslında yenene içinden küfür edilir ama cevap;
sağlık olsun,ben puan için oynamıyorum..
bu saatte pc-de olmanıza eşiniz kızmıyor mu? ( evlimisin bekar mısın diye soramıyor da yan soruyla öğrenmeye çalışıyor) aslında eşi var ya da yok bilemeyiz ama;cevap
çok mükemmel bir eşim var ,yanımda şu anda
eşimle ayrıyız
bekarım
üzgün gibisiniz ,ben iyi bir dinleyiciyimdir,güvenip anlatabilirsiniz(.aslında tam bana göre teselli bahanesiyle ohh ohhh)...cevap:
duygusuz bir eşim var beni üzüyor...falan diye başlayan yeşilçam öyküsü....
eşiniz sizin gibi bir güzel bir hanımı nasıl üzebilir ,inanamıyorum..yazık..aslında kendisi biraz önce pc-yüzünden çıkan kavgada karısının kaba kuvvetle susturmuş, burada da başka hanımlara yardıma koşmuştur..cevap;
kıskanıyor,dövüyor,kaba bir adam işte..
..........
devam etmeyim birileri beni burda yakalarsa öldürebilir..bunlar sanalın maskelerinden seçmeler di..gelelim reelin maskelerine..
zırrrr telefon;
aloooo annen evde mi? anne bilmece çözüyordur,istemediği misafir tehlikesi ile ,çocuğuna işaret yapar'' ben yokum'' cevap
annem markete gitti .. evde yok..
şu müdürü bir kaşık suda boğucam ,ukala adam kendini bir şey sanıyor..müdür içeri girince;
sayın müdürüm,sizi öyle taktir ediyorum ki..allah genel müdürlüğünüzü nasip eder inş.
bir telefon edip doğum günümü kutlamadın ,unuttun aşkolsun..aslında sevgiliyle sinemaya,kafeye v.s. gidilmiştir..cevap;
ahh canım unutrmuyum dün geceyi acilde geçirdim ,zehirlenmişim ..kendime gelince tam arayacaktım ki sen aradın...
.....sanal ya da genel ,hepimizin maskelerinden bir tutam işte....ben bunlardan birini bile asla yapmadım diyene hepimizin bir madalya borcu olsun....