YAZI-YORUM
03 Ocak 2011, 22.03 A- A+SİYAH.. BEYAZ...
Bundan önceki yazılarımdaki eleştirileri düşünerek, buğün kaleme alacağım yazımı; Beymenin Vijdanı kimliğimle yazacağım.Yapacağınız olumsuz eleştiriler,beymenin vijdanı ile hemfikir olmuş olacak.Olumlu eleştirileride bizzat beymen olarak alırsam , tüm eleştiriler bana pozitif olarak yansıyacak ve ben emeğimin karşılığını almış olacağım. :)
Eleştirilere sonuna kadar açığım.Tek ricam blog yazıma farklı anlamlar yüklenip, konunun farklı boyutlara çekilmemesi. Teşekkür ediyorum herkese.
Herkesin hayalini süsleyen bir prensi yada prensesi mutlaka vardır veya olmuştur.Kimileri 12 den vurur,kimileri hayaline en uzak kişi de mutluluğu bulur.Kimileri platonik,kimileri bağrı yanık sever...Bana da bir zamanlar hayalimde ki resimle pişti olan bir aşk kısmet olmuştu.Mutluluğu kesinlikle bulmuştum,herşey pembeye boyanmıştı hayatımda.
Beşiktaş İskelesi' nde,banka oturup martılarla paylaştığımız simitlerimizde;Sarıyer sırtlarında ki o meşhur ağacın gölgesinde boğaza nazır yediğimiz dürümde (soğanlı); bizim en romantik yemeklerimizdi artık.Belki o ağaca isimlerimizi kazımamıştım ama ; ağacın etrafında koşuşturup,birbirimizi ağacın gövdesi etrafında kaybedip, bulduktan sonra birbirimize sarılıp; sağ ayaklarımızı dizlerimizden kırıp, tek ayak üstünde durmamızın aşktan başka nasıl bir tarifi olabilirdi ki..Türk filmlerinden fırlamış bu görüntüleri verirken,Ediz HUN'u bile kıskandıracak hareketleri belkide farkında olmadan sergiliyordum.:)
Evet Aşıktım.Herşey çok güzel gidiyordu.Fakat küçük bir sorun vardı.Benim için kesinlikle sorun teşkil etmeyen bir durum.'' ben istedim bir göz, Alllah verdi iki göz '' durumu ..Ama aşık olduğum insan bu durumu çok büyütüyor zaman zaman başı omuzumda; Allah neden beni böyle yarattı diyerek akıttığı gözyaşlarına üzülerek şahit oluyordum.Sorun mu?..sorun ten rengiydi.fazlasıyla esmer oluşu.Yabancı bir baba, Türk anne ve İstanbul' da kendi ayakları üzerinde duran İzmir'li bir güzel. ''Zenci'' kelimesini ne beymen olarak nede beymenin vijdanı kimliğiyle kesinlikle kabul etmiyorum.
15 Gün gibi kısa bir sürede artık duygularımdan iyice emin olduğumu düşünüyordum.Seviyordum.Beraber yaşlanmayı düşünebileceğim doğru insandı o.Dolu dolu geçen 15 günden sonra bir akşam yine dışarı çıkmaya karar verdik.Belki o sıradan bir akşam olacağını düşünüyordu ama ben gündüzden bazı hazırlıklar yapmış, geceye hazırlamıştım kendimi.Alış-veriş anlayışıma paralel olarak en yakın Galatasaraystore den Arda TURAN forması almadım tabii ki :)).
Önceden aldığım alyansı tamamlasın ve onunla düşündüğüm geleceği anlasın diye çok sevimli bir bebek patiği aldım Galatasaraystore den. sarı kırmızı :). Alyansı patiklerin bağcıklarından geçirip, yaptırdığım paketle birlikte kendimi süprizimin heyecanına bırakmıştım.
Saat 22:00 civarlarında evinden alıp,önceden yer ayırttığım mekana 22.30 gibi geldik.Fakat mekanın önündeki yoğunluk bitecek gibi değildi.resmen kuyrukta bekliyorduk.Daha fazla dayanamadım ve ellerinden tutup X ray cihazının olduğu bölüme yürüdüm. Tanınıyor olmamın avantajını kullanıp , cihazda kontrole gerek duyulmadan yandan geçtik. Hani birazda havam olmuştu:).Bir kaç adım yürüdük ve ilişkimize sebeb olacak olan o soruyu sordu bihter yarim.
-- Beni neden aramadılar ?
O kadar mutluydum ki herkesle selamlaşıyor , görevlilerle şakalaşıyordum, öyle bir anda gelen soruya da verdiğim cvp kıyametim oldu .
--Hayatım karanlıkta seni farketmediler galiba !!!!
İnanılmaz bir tepki verdi.Hızlı adımlarla mekanı ağlayarak terkederken;'' tamam ama çabuk dön'' mırıldanmamı hiç kimse yememişti.Rezillğin biri bin para.Yerin dibine geçtiğime mi yanayım, terkedildiğimemi?? Çok fazlaydı bu tepki..zannederseniz ki gamyunda eşli oyunda yakalamıştı beni:)) ( gamyunda eşli oyun sebdromlarıyla ilgili bir yazı ilerde mutlaka yazacağım)..
Yine bana esmer günler düşmüştü.O gece aradım bir kaç kez açmadı. Sonrasında da ben aramadım , sakinleşince arar diye .Maalesef aramadı. Hergün Beşiktaş İskelesi'nde o oturduğumuz bankta bekledim onu.5.Gün umudumu tamamen kaybedince, cebimden çıkardığım o hediye paketini titreyen ellerle açtım.Alyansı patiklerin bağcıklarından çıkardıktan sonra.. denize fırlattım patikleri..!! evet patikleri !! ...:)
En son Çeşme'de; tam 37 gün sonra Çeşme'de gördüm onu.Kum deniz güneş üçgeninde komplekslerinden arınmış gibi görünüyordu.... yanındaki yakışıklı ile . :(
O gün anladım ki; herkesin aşkı kendi yüreği kadarmış..!! .. oysa daha kırkımız bile çıkmamıştı be minyon yüreklim...
DUYURU: Hala yalnızım. .. al sana YETENEK Acun!!!
Esra EROL sen şimdilik gözardısın !! :)
AKIBETLER:
-- Alyans : hala kendine sahip beklemekte. zarif , ince ve uzun parmaklar ..
--Patik : bir daha kimsenin başına çorap öremedi ...
--Eski sevgili : solaryum işletiyor .. :))))
-- Beymenn33 : Sanal aşktan yiyeceği osmanlı tokatına yanak uzatmakta (slm hülya.. nasılsın? ... devamı için .(bakınız: kara mizah beymence blog yazısı )
YORUMLAR
Harikasınız başka ne diyeyim..Kısmetinize inşallah en az sizin kadar, espri anlayışı yüksek fırlama biri çıkar da mutlu olursunuz::))
Çıkmazsa da , biz burda Aziz Nesin tadı ala ala okuruz...
Sevgiler
Fakat şu bir gerçek ki, müthiş matrak birisin, yani mizah yeteneği son derece gelişmiş birisin. Demek ki müthiş de zeki birisin. Ayrıca bundan başka meziyetlerin ve hasletlerin olduğunu da tahmin eder gibiyim sanki. Çünkü, zaten daha ilk bloğunda anlaşıldığı üzere, seni tanıyanlarca da hayli sevilen birisin. O ilk yazında bile ortaya konanla, onun ardındaki arasında, (yani o yazış tarzınla ortaya koyduğun sen ile, onun ardındaki gerçek sen arasında) sanki bir fark var mış gibi sezinlemiştiim. Zaten o yüzden o ilk bloğuna yazılan eleştirilere de (görünüşte haklıydılar ama) katılmadım, onun için zaten bir yorum da yazmadım. Çünkü sanki yazındaki o hataları dahi, kendince bir amaçla "bilerek" yaptığın, kendince bir kurgu sonucu o yazıyı da öyle yazdığın gibi belli belirsiz bir duyguya kapıldım. O nedenle de kendimi izlemeye aldım, yani zamana, böylece tabii senin kendini biraz daha anlatmana bir fırsat tanımış oldum, dolayısıyla kendime de tabi...
Şimdilik burada beymenn33 olarak "bu nik" ile yazılmış 3 yazın var, bir de ilk yazından sonra başka bir yazıya yazdığın bir yorumun var, bunların ışığında şimdilik diyorum ki, harikasın yaaa.. burada senin gibi birine rastladığım için kendimi çok şanslı hissediyorum.. dilerim her yazını okuduğumda hep böyle hissetmeye de devam ederim... Allah da seni hep güldürsün, hayatın boyunca...
Hala yüzümde yazınla bıraktığın tebessüm var :))))
Herşey hep gönlünce olsun inşallah... Sevgiyle...