gamyun.net'i doğru görüntüleyebilmek için tarayıcını güncellemelisin, güncelleyemiyorsan başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsin.

BLOG

Kendi Eksenindeki Bilinmezlik Teoremi

22 Mart 2011, 06.14
A- A+

             Bir ışık ister insan çoğu zaman. Karanlığın içinden, adeta kıymetli bir mücevher gibi parlayan bir ışık... Ama gözleri kördür çoğu zaman. Etrafında yanıp sönen onlarca ışıktan habersizdir.

             Periyodikleşmiş, alışılagelmişliğin yüküyle göz kapakları kapanıp açılır. Üstelik zaman denilen, ilerlemesine engel olunamayan ve nasıl geçip gittiğinin anlaşılmasına  bile fırsat vermeyen, sekiz - on bacaklı devasa bir canavar vardır. Kör olan gözler geriye dönüp o devasa canavara baktığında aslında ne kadar çok ışık kümesini kaçırmış olduğunu fark eder.

             Kaybettiklerine hayıflanmaktansa, bir adım daha atıp hedefini yeni keşiflerine yöneltir. Tabiki bu süreçte çetin bir savaşında içine girecektir. Hemde tek cephanesi yaşanmışlıklarının vermiş olduğu tecrübelerdir.

             Öyle inatçıdır ki, ışığını aramaktan asla vazgeçmez. Üstelik bu yeni keşifinde karşısına neler çıkacağını bilmeden. Ve kendisine şu sözü fısıldar;

                                              ASLA PES ETMEK YOK!...

YORUMLAR

22 Mart 2011, 10.36
o ışığı ararken senden okadar çok şey gidiyor ki....
22 Mart 2011, 12.20
       Girdim tünelin içinde,taaaa çok uzaklarda bir ışık vardı,gitsemmi dedim ışığın geldiği noktaya,oysa ki başlangıç noktamda daha çok ışık vardı,hem yol katetmemde gerekmiyecekti.Hem ışığın bir göz yanılması olma ihtimalide vardı,artı sonunda iyi  birşey çıkacağının garantisi varmıydı?Hadi bakalım başladık bari bitirelim dedim,yürüdüm yürüdüm bazende koştum,tünelin sonuna vardım.Işık başlangıç noktamdaki ışıktan daha azdı hem tatmin edici ya da hayal ettiğim bir ''son'' da değildi yolun sonu.Ama yinede tuhaf bir mutluluk vardı.Başarmışlığın verdiği,sonunu görmenin mutluluğu belkide.Oh be gördümya tünelin sonunu,sonunda ne olduğu önemlimi?Yorgunluk,bitkinlik bunlara değdimi diye düşündüm sonra.Sonra da ya denemeseydim diye düşündüm,ya da yarısında pes etseydim diye.İşte esas zafer buydu.Aklımda kalmadı,yıllar boyunca ''acaba tünelin sonunda ne vardı'' demekten kurtulmuştum.Bu bir koşuda sonuncu olmuş fakat yarışı bitirmiş bir ''atlet''in mutluluğu gibi birşeydi işte.Pes etmedim bitirdim...
22 Mart 2011, 12.22
Güzel dostum, yazın bir harika.. bende küçük bir yorum yapacağım şimdiden yazımsal hatalarım için özür dilerim ---<---@
İnsan her zaman bir umudun peşindedir.. kendini hayata bağlayacak her ışığın peşine yol alabilir..mantığın ve aklın bittiği noktalara, karamsarlıklara düşebilir... her ışık doğru yolu göstermeyebilir.. öyle bir ışık olmalı ki, sizi aydınlatmalı, sizi tamamlamalı ve siz gibi olmalı.. siz gibi sade, siz gibi duru olmalı.. bir ayna misali sizi yansıtmalı.. insanoğlu her zaman macerayı sevmiştir.. karanlıklar içindeki ışığı fark ettiğinde umarsızca ona doğru koşar.. bir çıkıştır bir kurtuluştur.. bazen o ışığın sonu bir uçurumdur ve bunu göremeyebilir.. siz öncelikle kalbinizdeki ışığı parlatmalısınız , onu cilalamalı , tertemiz yapmalısınız.. unutmayınız ki, önce ben demelisiniz.. siz ışık olursanız karşınıza çıkan ışıkları doğru bir şekilde değerlendirebilirsiniz.. aksi takdirde körü körüne bir ışığın peşinde sürüklenir durursunuz..
Gerçek bir ışığın ekseni etrafında bir uydu olmanız dileğiyle..


22 Mart 2011, 13.09

İNSAN YAŞARKEN NEFES ALMAK GİBİ BİR ŞEYDİR IŞIK, SANKİ ÖLÜMÜ DİRİLTMEK İÇİN AYDINLIĞA GÖTÜRÜR SENİ, YAŞLANMAKTAN KORKMAK GİBİ YAŞADIKÇA ÖĞRENMEK GİBİ, ÖYLE BİR IŞIKKİ O İNSANA MUCİZELER YARATIR TEKRAR HAYATA BAĞLANMAK GİBİ, ÖYLE BİR IŞIKKİ O ATEŞİ CEHENNEM GİBİ SARAR KALBİNİ, SENİ TEK DURDURACAK IŞIK "AŞK"DIR, BÜTÜN VÜCUDUNU SARARAN SEVDA ATEŞİDİR "IŞIK".

22 Mart 2011, 16.46
BAZEN O IŞIĞIN SENİN İÇİN Bİ VAZGEÇİŞ BAZEN İMKANSIZ BAZENDE YOK OLUŞ OLDUĞUNU ANLARSIN.Bİ SEÇİM YAPMAK ZORUNDA KALIRSIN.YA O IŞIĞI SEÇİP GERİDE BIRAKTIKLARINDAN VAZGECECEKSİN...YA O IŞIĞI GÖRDÜĞÜN AN İMKANSIZ OLDUGUNU KABULLENİP VAZGECECEKSİN...YADA O IŞIĞA GİTTİĞİN AN YOK OLACAGINI DÜŞÜNÜP VAZGECECEKSİN...BUGUNE KADAR BENIM ÖNÜME BAKTIĞIMDA GÖRDÜĞÜM IŞIKLARIN BANA HAYAT VERECEGINI BENI YAŞATACAGINI MUTLU EDECEGINI DAHİ BİLSEM,HEP Bİ VAZGECİŞ VARDI GERİDE BIRAKTIGIM...SECIM YINE ÖN PLANDAYDI BENIM ICIN...YA ISIGA GIDIP MUTLU OLMAK YADA O IŞIĞI KARARTIP KENDI KARANLIGINDA KAYBOLMAK....GERIDE BIRAKILANLAR OLMASA SECIM BELLI AMA ELİ KOLU BAGLIYSA BIR INSANIN IŞIK NE KADAR CANLI OLSADA KARANLIK GELIR BENIM GIBILERE...
        YAZIN ÇOK GÜZELDİ DOSTUM.TEBRIKLER
22 Mart 2011, 17.24
Zaten yaşıyorsak bir ışık arıyoruz. Işıktan algıladıklarımızda farklı olabilir. Aşk, evlilik, meslek ve iş, çocuklar, macera, gezi, uçmak veya yeni bir şey bulmak.... Kimilerimiz birazını veya çoğunu, hiç birini veya istemediklerimizi, çok az bir kısmını yakalayabiliriz. Orda bitermi arayış hayır bitmez. Dün haberlerde adam 18 kere evlenmiş aşkı bulamamış yenisi olursa neden olmasın diyor. Bende gözünü toprak doyursun deyivermişim. İnsanlar ellerindekini maymun iştehı ile eskitirken arar dururlar yenilerini. Önce sahip olduklarına tam sahip olmayı denemezler. Öncelik onu yakalamak hiç muhafaza etmeyi, koruyup kollamayı ve devam edip gelişmeyi istemiyormuş gibi davranıyorlar. Sanki elinde para olmadan, şeker dükkanına salınmış çocuk gibi hepsini istiyor ama hiç birine sahip çıkmıyoruz. Sonrada nedenler arayıp durur haldeyiz. Emeğine sağlık, paylaşım için teşekkürler.  
Yorum yapabilmek için ÜYE GİRİŞİ yapmalısın