Değer dediğimiz kavram, günlük hayatın her aşamasında kendisine kıymet atfettiğimiz, anlam yüklediğimiz, beğenerek takdir ettiğimiz ve sonucunu da olumlu veya olumsuz bir şekilde davranışlarımıza yansıttığımız tercihlerimizin bir tezahürü olduğunu düşünüyorum.
Yaşadığımız sürece , değeri iki şekilde görmekteyiz. Bunlardan en çok ileri çıkanı rasyonel değerdir. Yani bir şeyin maddi değeri, tüketimlerimiz ve aldığımız hizmet karşılığında ödediğimiz mali bedel. Bir de manevi değer varki,  İşte bunun bedeli hiçbir şekilde  ölçülemez, zira sübjektif bir değerdir. Kimimiz için değerli olan bir husus, bir diğerimiz için hiç anlam ifade etmeyebilir.Kimi zaman da birisinin sevdiği, bir başkasının nefret ettiği olabiliyor veya sevgisi,saygısı sıcaklığı sempatikliği  kayle alınmaya biliniyor işte o zaman çok büyük affedilmeyecek  bir acı yaşanabiliyor.

     Toplum olarak  değerin yansımalarını da iki alanda pratikleştiriyoruz. Biri bizim değer verdiklerimiz, bir diğeri de bize verilen değerle ilgili boyuttur. Sevdiklerimiz bizim için son derece kıymetli ve  değerlidir. O zaman onlarla ilgili olan her konu, küçük bile olsa bizler için tam aksine, bir o kadar büyük önem kazanıyor.

    Sevdiğimiz kişi veya idealler için yapılan her gayret, anlamlı ve bir o kadar  değerli olacağı gibi hislerinizle de  sıcacık bir yoğunluk kazanmaktadır.
 Onun içinde  düşünmek-düşünülmemek, anlamak-anlaşılmamak, görmek-görmezden gelinmek özlemek - özlem çekmemek vb. hepsi de bizim yüklediğimiz ya da bize yüklenen değer kadar, olumlu ya da olumsuz olarak tepkisini buluyor

 Kısacası,  yapılan her şeyin bir  değeri olarak bir karşılığı bulunmakta .keşke, düşünmeden kaybettiğimiz, manevi ve duygusal o sıcacık sempatik sevimli  değerlerin farkında olabilseydik!
Keşke, farklı düşünmeyi öğrenebilseydik. Keşke, empati yapmayı, karşıya geçip bakabilmeyi ve bencilliklerden kurtulmayı başarabilseydik. Ozaman sevdiklerimizin kıymetini bilir onlara sadık kalmayı öğrenebilirdik.

Sevgilerimle !