gamyun.net'i doğru görüntüleyebilmek için tarayıcını güncellemelisin, güncelleyemiyorsan başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsin.

BLOG

ahh yaşlılık

12 Ağustos 2011, 14.16
A- A+
 Evde yaşayan yaşlı dedenin elleri o kadar titriyordu ki yemek yerken sürekli üstüne başına döküyor, sofra örtüsünü kirletiyor, tabak çanak kırıyordu.

Son zamanlarda sofrada bu tür kazalar artınca bundan rahatsız olan anne ve baba bir çözüm düşündüler; Dedeye tahta çanak, kaşık-çatal alındı.

Artık dede yer sofrasında ayrı yiyor, hiç bir şey kırmıyor dökmüyordu. Böylece anne de daha az çamaşır yıkıyor..., değerli tabaklar da kırılmamış oluyordu.

Yaşlı dede tahta çanakla çorbasını içerken son derece mahcup bir şekilde etrafına bakıyordu.

Evin küçük torunu dedesinin bu durumunu tam anlamamış da olsa uzaktan izliyordu.

Bir gün anne ve babası dışarıdayken Hasan eline geçirdiği bir tahta parçasını oymaya başladı.

Anne ve babası eve gelince ne yaptığını sorduklarında 'tahta çanak yapıyorum; siz yaşlanınca ben de size vereceğim' dedi.

Anne ve baba bir süre sessizce birbirlerine baktı ve yaptıklarından utandılar, Babalarına kendi rahatları uğruna ne büyük bir utanç verdiklerini anladılar.

Ne ekersen onu biçersin!!!!boşuna söylenmemiş...

bi yerde okudugum bu yazıyı çok begendım ve sizlerlede  paylaşmak istedim


not:alıntıdır

YORUMLAR

12 Ağustos 2011, 16.05

çok güzel bir paylaşım eline emegine saglık bayıldım

12 Ağustos 2011, 16.13
Çok Doğru Bir Söz Gerçekten.
12 Ağustos 2011, 16.17
       Hayat ne kadar gariptir ki,çocukken karşıdan karşıya geçerken annemiz,babamız elimizi sımsıkı tutar,araba çarpmasın ya da düşmeyelim diye,onlar yaşlanınca da bizim sımsıkı tutmamız gerekir karşıdan karşıya geçirirken ailemizden yaşlı bir ferdi. Elini ne kadar sıkı tutabiliyorsak,o kadar yanındayızdır,ne kadar sıkı tutuyorsak o kadar seviyoruzdur,ne kadar sıkı tutuyorsak o kadar gurur duyuyoruzdur onlarla.Sizin hikayenizdekiler pek sıkı tutamamışlar babalarının pamuk elini ama çocukları onlara empati kurma olanağını sağlamış...
12 Ağustos 2011, 16.48
Çok güzel bir paylaşım... Teşekkürlerr.. Duygulandım ve birkez daha doğru olduğum için Allah şükr ettim....
12 Ağustos 2011, 17.11
yıllar önce okumuştum bunu küçüktüm çok etkilenmiş ve çok beğenmiştim.. hatırlattığınız için teşekkrler:)
12 Ağustos 2011, 17.11

ALLAH   kimseyi elden ayaktanüşürmesin. hepimizin başına gelecek olan bir durum.işte hayat dediğimiz bu ...doğmak, bebeklik ve çocukluk çağını yaşarken anneye ve babaya muhtaç olmak.gençlik çağımızda delidolu yaşamak,olgunluk çağımızda çalışıp çocuklarımızın geleceğini düşünmek,ihtiyarlık çağında da tipki çocukluk çağımızdaki gibi...ama tam tersi bu sefer anne ve babaya muhtaç olarak değilde çocukarına muhtaç olarak yaşamak..

Bir varmış bir yokmuş işte hayat bu..BİR DAHA DÜNYAYA GELMEK İSTESEYDİN NE OLMAK İSTERSİN DESELER;SİZLER NE CEVAP VERİRSİNİZ BİLEMEM AMA  BENİM CEVABIM..

Bir daha dünyaya gelmek istesem yine aynı anne ve babanın evladı olarak gelmek isterdim....

5 yaşındaki bir çocuğun minübüste annesine dediği gibidir belkide hayat!..hem vuruyorsun hem de ağlama diyorsun :))) bu hayatın espirili olan kısmıdır :)))

12 Ağustos 2011, 17.12
bende çok beğendimd ders çıkarılacak bir yazı bence
12 Ağustos 2011, 17.34
Çok  etkileyici  bir  yazı ,eline  ve  yüregine  saglıkk..Hep  genç  kalmıyacagız  tabiki,yaşlılarımıza ona  göre davranalım  ki  onlar  bizim yatırımlarımız,bunun  örneklerini  yakinen  tanık  oldum......
12 Ağustos 2011, 18.12

Bu  ve benzeri  hikayeleri bir çok kez okumuşuzdur.Paylaşımınızı ilkkez  okudum.. Ellerine sağlık..

  Bu konuyla ilgili yaşadığım bir olayı aktarmak istiyorum..paylaşımınızın  ne kadar masum olduğunu  anlamış  olursunuz .

  Öğrencilik yıllarımdı..Gurbete çıkmış  ve  hayata   ciddi anlamda adım attığım ilk yıllardı.Arkadaşımla birlikte ev  bakıyorduk.. bekar evi,öğrenci evimiz olucaktı..Ve camında  '' kiralıktır''  yazan bir  ilanı görünce de kapıyı çaldık.40  yaşlarında  karı-koca kapıyı açtılar.Çift katlı dairenin üst katını kiraya verceklerdi. kendileri alt katta oturuyorlardı.Daireyi görmek istedik ve bize eşlik   eden karı-koca ile birlikte üst kata çıktık.

  İfade etmekte zorlanıyorum..  bomboş  dairenin    bir odasında;    bir  kanepe...kanepede  yatan yatalak yaşlı bir dede (evsahibi olucak, insanlıktan nasibini almamış adamın babasıymış)...Utanmadan da babam dedi..Henüz yeni yetme olduğumuz için mi? nedendir bilmiyorum..  bizden  utanma gereği bile duymamışlar.. dedenin orda olma sebebini bile tam açılamayıp,  çok ses yapıyor gibi pişkin bir cevaba bağlamışlardı.

   Daireyi  tutmadık..    155 i arayıp bilgi verdik..  ekipler gelene kadarda     uzaktan evi gözlemledik..  sonucunu  bilmesemde,  o  gün gördüklerim  hayatımın  en acı derslerinden biriydi..

   Yüreğine sağlık  ....

12 Ağustos 2011, 18.56
çok güzel bi yazı olmş tbrkler.
12 Ağustos 2011, 22.00

paylaşımın için tşkr ederim.

 

12 Ağustos 2011, 22.36

 

Kesinlikle ilköğretim yıllarındasın  bu yazıyı öğretmenimiz bizlere ilköğretim 3 te okumuştu  :)))))

13 Ağustos 2011, 00.33
Ne kadar hoş bir paylaşım tüylerim ürperdi.Kendi adıma teşekkür ederim.
13 Ağustos 2011, 01.08

ETME BULMA DÜNYASI

ELİNE SAGLIK

13 Ağustos 2011, 02.42
tek kelime ile mükemmel yüreğine sağlık
13 Ağustos 2011, 02.47
Allah sonumuzu hayretsin (amin).
13 Ağustos 2011, 11.23
sakine      evet  çok doğru bir söz  ne ekersen onu biçersin  bunun için    her zaman        büyüklerimize ve yaşlılarımıza  saygı ve sevgiyle yaklaşmamız lazım  unutmayalım ki bizde bir gün yali olacağız 
13 Ağustos 2011, 13.06
abi yaslilik kotu sey alla sonumuzu hayir eylesin
13 Ağustos 2011, 14.23
Harika bir yazı canım ellerine sağlık...
14 Ağustos 2011, 19.54
herkeze yptıkları yorumlar  için ayrı ayrı tşk ederim . bncede dikkate alınması gereken bir yazı oldu...
Yorum yapabilmek için ÜYE GİRİŞİ yapmalısın