Sıkılanlar için
14 Ağustos 2011, 21.40 A- A+
Merhaba eminim benim gibi sıkıcı günler geçiren yüzlerce kişi vardır. Artık o kadar çok sıkılmaya başladım ki psikolojik sorunlarım olduğunu düşünmey başladım. Bu güne kadar hemen her gün rutin bir hayat sürüyordum, her gün aynı şeyler televizyon, bilgisayar, gamyun vb. Ama bugün fark ettim ki bütün bunlar gerçekten çok sıkıcıymış.
Bu sabah her zamanki uyandım elimi yüzüm yıkadım neyse bunları yazarken bile sıkılıyorum artık ama neyse sizler için değer. bilgisayarımın başına geçtim 10 haber başlıklarına göz attım ve sonra kendimi tam olarak 15 dakika boyunca masaüstünde sağtuş yenile yaparken buldum.
İşte o an fark ettim gerçekten sıkılmıştım. Gamyuna girip bir el bile okey oynayamamıştım. Daha sonra ben burada ne yapıyorum ki dedim. Böyle güzel bir havada eminim dışarıda yapılacak daha iyi şeyler vardır dedim kendi kendime. Belkide uzun zaman sonra ilk kez amaçsız bir şekilde çıkmıştım dışarı. Daha sonra yürürken düşünmeye başladım bu sıkıntıdan kurtulmak için ne yapabilirim. Bir parka gidip oturdum yine düşüncelere dalacakken yaşlı bastonlu bir dayı yanıma oturdu. Bir süre ikimizde konuşmadan bekledik sonra ben başladım derdimi anlatmaya.
Çok sıkılıyorum dedim hayattan beklemekten herşeyden neredeyse. Bana verdiği cevap aslında çok basitti ama o an benim hiç aklıma gelmeyen birşeydi. Bana kısık bir sesle sadece şunları söyledi.
Senin bugün hayattan sıkıldığın herşey senden kötü durumda olanların hayali değil mi dedi.
Ben biraz şaşkın bir şekilde kekeleyerek evet belki dedim. Bana gülümseyerek: O halde şimdi bunları düşünerek evine git bir çok insanın senin elindekilere muhtaş olduğunu düşün ve o sıkıldığın şeyler tekrar yapmayı dene.
Peki diyerek yaşlı bastonlu dayının yanından ayrıldım. Eve geldiğimde bu kez daha ümitliydim sıkılmayacağım diyordum içimden. Eve geldim aynı şeyleri tekrar yaptım ama yine sıkılmıştım.
O an fark ettim ki arkadaşlar benim sıkılmadığım tek an yaşlı amcayla sohbet ettiğim andı.
Bilgisayar kutusuna saplanmaktan sohbet yeteneğimizi bile kaybetmeye başlıyoruz. Artık bütün konuşmalar ''selam, naber'' den ibaret. Eğer sıkılıyorsanız çıkın gezin dolaşın saat kaç olursa olsun. Bulabilirseniz 1-2 kişi ile sohbet edin o günün güzel geçtiğini fark edeceksiniz.
Benimle aynı düşüncede olan arkadaşlarım için yadım bunları.
Mutluluğu uzakta aramayın !!!
Bu sabah her zamanki uyandım elimi yüzüm yıkadım neyse bunları yazarken bile sıkılıyorum artık ama neyse sizler için değer. bilgisayarımın başına geçtim 10 haber başlıklarına göz attım ve sonra kendimi tam olarak 15 dakika boyunca masaüstünde sağtuş yenile yaparken buldum.
İşte o an fark ettim gerçekten sıkılmıştım. Gamyuna girip bir el bile okey oynayamamıştım. Daha sonra ben burada ne yapıyorum ki dedim. Böyle güzel bir havada eminim dışarıda yapılacak daha iyi şeyler vardır dedim kendi kendime. Belkide uzun zaman sonra ilk kez amaçsız bir şekilde çıkmıştım dışarı. Daha sonra yürürken düşünmeye başladım bu sıkıntıdan kurtulmak için ne yapabilirim. Bir parka gidip oturdum yine düşüncelere dalacakken yaşlı bastonlu bir dayı yanıma oturdu. Bir süre ikimizde konuşmadan bekledik sonra ben başladım derdimi anlatmaya.
Çok sıkılıyorum dedim hayattan beklemekten herşeyden neredeyse. Bana verdiği cevap aslında çok basitti ama o an benim hiç aklıma gelmeyen birşeydi. Bana kısık bir sesle sadece şunları söyledi.
Senin bugün hayattan sıkıldığın herşey senden kötü durumda olanların hayali değil mi dedi.
Ben biraz şaşkın bir şekilde kekeleyerek evet belki dedim. Bana gülümseyerek: O halde şimdi bunları düşünerek evine git bir çok insanın senin elindekilere muhtaş olduğunu düşün ve o sıkıldığın şeyler tekrar yapmayı dene.
Peki diyerek yaşlı bastonlu dayının yanından ayrıldım. Eve geldiğimde bu kez daha ümitliydim sıkılmayacağım diyordum içimden. Eve geldim aynı şeyleri tekrar yaptım ama yine sıkılmıştım.
O an fark ettim ki arkadaşlar benim sıkılmadığım tek an yaşlı amcayla sohbet ettiğim andı.
Bilgisayar kutusuna saplanmaktan sohbet yeteneğimizi bile kaybetmeye başlıyoruz. Artık bütün konuşmalar ''selam, naber'' den ibaret. Eğer sıkılıyorsanız çıkın gezin dolaşın saat kaç olursa olsun. Bulabilirseniz 1-2 kişi ile sohbet edin o günün güzel geçtiğini fark edeceksiniz.
Benimle aynı düşüncede olan arkadaşlarım için yadım bunları.
Mutluluğu uzakta aramayın !!!
YORUMLAR
Farklı bir şehire gittiğimizde malum karnımızı dışarıda doyurmak zorunda kalırız ..Ben restoran konusunda hep seçici davranırm.. sadece yemekleri değil, konumununda beni cekmesi lazım ki karar kılayım..Tabii ki hizmette önemli..
Hoş bir davranış değil belki ama, sıklıkla yaptığım şey,restoranta bakarım.. içim elvermediyse çok rahat bir şekilde restoran personeline, bu civarlarda'' karnımı doyurabilcem başka bir yer varmı ?'' diye sorarım..Bu huyumu çok eleştirir yakınımda olanlar..Evet belki doğru değil ama en iyi onlar bilir diye düşündüğüm için onlara sorarım..Manava sorucak halim yok ya ...:)
Ama hiç bir zaman, gidipte ortamı beğenmediğim bir restorandaki diğer müşterilere; ya kalkın burdan.. daha iyi bir yer bulun..orda karnınızı doyurun demedim :) yada restorantın camına ilan yapıştırmadım.. 500 metre ilerde karnınızı doyurabilceniz güsel bir mekan var diye ... Restoran sahibi ve personeller beni ne yapar ? ... düşünün :)
Pardon ya !!! yorum yapıcaktım.. Öncelikle gamyun yönetimini kutlamak lazım.. Özgür iradaye töleranslarından dolayı..
Senide kutlamak lazım Onur .. özgür iradeye tavsiyenden dolayı..
Benide kutlamak lazım; özgür irademi tercihlerimle yönlendirebildiğim için ...
Emeğine sağlık arkadaş...
Disarda harika bir hayat var, kuslar , böcekler , cicekler ve daha niceleri..
Kendimizi bir odaya hapsedip bir ekran karsisinda hayati zindan etmek mantikli olmasa gerek.
Bende öyle yasli amcalarla veya dedelerle konusmayi pek severim, cünkü hayat tecrübeleri bizden oldukca yüksek ve görüp gecirdigi seyler fazla. Onlardan isitilen her söz bir kac kere düsünülmeli diye düsünüyorum ..
Insanlar pc basinda fazla zaman gecirerek kendilerini real hayattan soyutlamamali..
Unutmayin disarlarda kesfedilmeyi bekleyen yeni zevkler , yeni eğlenceler , yeni giysiler(özellikle bayanlar icin) .. ve daha niceleri bulunuyor.
Anladığım kadarıyla bir hedefin,bir amacın yok ve o yüzden sıkılıyorsun.Vaktinin hepsini kendin için ayırıyor ve bu sana çok sıkıcı geliyor.
Çözüm istiyorsan DİĞERGAM ol azcık.Yani başkaları için bişey yapmayı dene.Başkalarının mutluluğunda ara mutluluğu eminim sıkılmaya vaktin kalmayacak.Bir günde 3 kişiyi mutlu etmek olsun hedefin,ailenden arkadaşlarından,komşularından şurdan burdan tanıdığın tanımadığın 3 kişi.O zaman göreceksin yavaş yavaş sıkılmaya fırsatının kalmadığını.
İnsan bireysel bir varlık değildir SOSYAL bir varlıktır.Senin bir günde olan 24 saatinin içinde başkalarına ayıracagın vakitte var,sen hepsini kendin için kullanıyorsun ve buda sana fazla geliyor,etrafın içinde kullan vaktini mutluluğun ve sıkılmamanın ne kadar yakın olduğunu göreceksin.
Onur2324,
Yaşınız kaç bilmiyorum ama ilginizi çeken uğraşılar bulun,emin olun burdaki ortamdan daha fazlasını kazanacaksınız.Bi dönem ben de sizin gibiydim.Şu an "canım sıkılıyor"demeye fırsat olmadığını fark ediyorum bazen:)
Efenim ilk olarak yapmanız gereken kendinizi biryere ait kılmanız (ait kılmak olmadı gibi buna benzer herhangi bir cümle düşleyebiliriz)."-Nereye peki?" dediğinizi duyar gibiyim.Sabredin oraya da geleceğim.
Bir yere ait olmak ;mesela bir oluşuma katılabilirsiniz. Çeşitli örgütler, kuruluşlar,dernekler ...Hepsi sizin için. İçi sıkım sıkım sıkılıpta patlamak üzere olanlar içindir. Misal dernekler "Tayland-Hint- Brezilya- Japon Horozunu Koruma ve Yaşatma Derneği" ni örnek olarak verebiliriz. Keza "Angora Tavşanı Seven şöförler Derneğ Lokali" de bunlardan biridir.Örnekler çoğaltılabilir.
Misal bazı örgütlere girerek monoton hayatınıza renk verebilirsiniz.Bir KKK örgütü ile adrenalininiz yükselecek böylelikle sıkıntınız hafifleyecektir. Misal "pisagorcular"a katılabilirsiniz.Olmadı kendiniz bir oluşum oluşturun sonra bozun.Tekrar oluşturun tekrar bozun. Bu da sizi birsüre idare edecektir.Ya sonra? Sonrası Allah kerim...
Esen kalın efenim.