Sigara kullanıyor musunuz? Cevabınız evet ise haliniz hal değil demektir. Yıllardır sigaranın zararlarından bahsedilir. Ancak her geçen gün zararları daha da artıyor. Sakın ‘’aman bildiğimiz şeyler, bari burada rahat bırakın’’ deyip sayfamı kapatmayın :D

Yıl bilmem kaç, kovboy şapkalı jön bir amcam elinde X markalı sigara  atının üzerinde bir poz veriyor. Sigaraya dair hatırladığım tek reklamdır. İyi güzel tabi milleti özendirmemek lazım.  Sanırım 70ler - 80ler insanlar artık zıvanadan çıkmış şehirlerarası yolculuklarda, ee yollarda uzun sigaralar hiç sönmek bilmezmiş. Hatta şoför arada dumandan yolu göremeyip sis lambaları açık gezermiş :P

Yıllar yılları kovalarken geldim 2000’lere. Uzatılan sigara ikramını büyük bir coşku ve büyümüşlük hissiyle (ha tabi içebilenlerden ne farkım vardı dimi hıııhhh) alıp, ilk nefesi çekmemle (daha doğrusu çekemememle, ‘’ hiiiii annem geldi demek zorunda kalmıştım’’) işte o günden sonra bu zıkkıma alışacağım hiiiiç aklıma gelir miydi? Gelmedi tabi. (yediniz mi? yemediniz tabi neyseee..)

Günümüzde sigara içenler aynı zamanda birçok baskıya da maruz kalıyor demektir. Yüzyılın bomba yasakları:D  Arkadaşlarınızla toplanıp fasıla gittiniz diyelim. Fasıl balıksız, balık rakısız, rakı sigarız gider mi? Eğer bu soruyu sigara içenler cevaplıyorsa, cevabı duyar gibiyim. Ama maalesef artık karda, buzda, soğukta 2-3 nefes çekip içeri girmeye çalışan buz kütlesi insancıklarla karşılaşıyorsunuz.

Gelelim iş başvurularına, orada mutlaka sigara kullanıyor musunuz? Sorusuyla karşılaşacaksınız. ‘’ ayy ne desem ki –evet –hayır az içerim seçeneği yok ki. Hayır mı desem acaba? Evet dersem de işe almazlar. Hem evet hem hayır diyeyim, belki yerler’’ 10 dakika bile sürmeyecek olan formu doldurma faslı o malum soruya denk geldiğiniz anda en azından 5 dakika sarkarken, ömrünüzden ömür gider.

Yeni bir topluma girdiniz. Konu döndü dolaştı sigaraya geldi. Gelmese de siz getirirsiniz çünkü kriziniz tutacaktır. ‘’Sigara kullanan var mı?'' O an içenler bile tereddütle sessizleşirler. Hatta çoğunluk bu sorunuzu duymazdan gelir. En sert ve ani cevabı içmeyenlerden duyarsınız. –hayır kullanmıyorum. Hayırlar arttıkça siz azalır, azalırr, azalırrrrr  eskilerin küçük Emrah’ı şimdilerin fasulyesi modunda ‘’aman nereden aklıma geldiyse deyip (yüz kızartıcı suça teşvik edermiş gibi)'' susarsınız.

Hele şu sigara paketlerinin üzerindeki resimler. Onları gördükçe içenlerin yüreği sızlar. ‘’ vah vahh insancıklar ne hale gelmişler’’ deyip üzüntüden bir sigara daha yakarlar.  Zam üstüne zam gelir. ‘’ bu devlet yok mu bu devlet beni ne hallere getirdi son paramı da sigaraya yatırdım’’ diye dertlenip yine bir sigara yakarlar. Kısacası içenlerin mazeretleri hiç bitmez. Dertlenir yakarlar, sevinir yakarlar, oyunda kaybeder yakarlar, kahrolur yine yakarlar.

Ailenizde sizden başka sigara içen yoksa eğer bu yasaklara zaten alışıksınız demektir. Evde kimse yok diye odanızda keyif sigarasını yakmış, ayaklarınızıda bir güzel uzatmış ohh gel keyfim gell yaparken :O içerden gelen sesle irkiliverirsiniz. Bizdeki ses hecelemeyi çok sever. Elinde terlik ‘’ ben sana o-da-da si-ga-ra iç-me de-me-dim-mi??? Tanrım bunu yazması bile zordu. Muhterem annem her defasında aynı ses tonu ve şekille bunu nasıl beceriyor anlayabilmiş değilim.

Gerçekten  sigara içmek çok zararlı. Örneklerle kanıtladığımı umuyorum :D

Yeni yıla yaklaşırken yüzünüzde tebessüm bırakmak için kaleme almış olduğum bir yazıydı. Standart dilekler olacak ama ; Sağlık, mutluluk, sevdiklerinizle beraber uzun bir ömür diliyorum. (Tombalada Fıstık milyoneri olsanız fena da olmaz hani;)

Sevgiler….