AH ŞU ERKEKLER:))))
02 Ocak 2012, 02.13 A- A+Neden senin gibi olamıyorlar ki!
3 saatlik telaşlı bir hazırlığın ardından, karşımda gördüğüm adam gerçekten benim sevgilim olabilir miydi? Üzerinde ütüsüz bir pantolon, dünden kalma kirli bir sakal, toz içinde ayakkabılar… Beynimde sirenler çalmaya başlamıştı.
Suratında ‘’heheyt işte benim hatunum’’ misali bir gülümsemeyle arabanın kapısını açma nezaketinde bulundu. Trafikteki tehlikeli makazların ardından sonunda mekana varmıştık. İçeri girdik. Garsona hem eliyle işaret edip hem de ‘’garsoooon bakar mısın?’’ diye seslenen oradaki tek kişiydi. Yemeklerimizi yediğimiz esnada saatinde ilerlemesiyle canlı müzik başlamıştı. Olamaz en sevdiğim şarkı! ‘’ TANRIM’’ tabi nakarata da eşlik ediyorum. ‘’ Ey Tanrım bana 3 tane, 3 de yetmez 5 tane, 5 de yetmez 7 tane ver…’’ diye devam eden o malum nakarat. Benim Alain Delon kılıklı X-man karışımı sevgiliminde bakışları üzerimde tabi. Şarkının bitimiyle alkış kıyamet. Herkes keyifli. Orkestradan biride alkışlara teşekkür manasında tebessümle başını eğiyor. İşte tam o sırada bende o teşekkür seremonisine maruz kalan dinleyicilerden biriydim. İlerleyen saatlerde lavaboya gitmek için kalktığımda benimle gelen sevgilimi çıktığımda bıraktığım yerde bulamamıştım. Oturduğumuz masaya ilerlediğimde başında garsonlar toplanmış, tuhaf bir kalabalık anlam veremediğim bir kargaşa… Meğer benimki orkestradaki teşekkürlerini sunan çocuğa kaba kuvvet uygulamaya çalışmış. Tabi sonuç nakavt :D Kendimi evime nasıl attım bilemiyorum. O geceyi de o Alain Delon çakmasını da orada sonlandırdım…
Mezuniyet balosuna sayılı günler kala, bana eşlik edecek partneri henüz bulamamıştım. Son çare arkadaşların kuzenlerinden seçmeler yapıp, ‘’tamamdır bu iş, tek gitmekten iyidir.’’ Deyip, bindik bir alamete gidiyoruz kıyamete misali yola koyuldum… ( Lütfen okurken bu şarkıyı da fon müziği yapın. Koltuklarınıza iyice yaslanın ve sonrasını dikkatle okuyun. :) )
Kararlaştırdığımız saatte zilimiz çaldı. Aferin dakik çocuktu. Hatta kapıyı açtığımda karşımdaki görüntüye waow bile demiştim. Her şey dört dörtlüktü. Balo salonuna vardık. Topluca yenen yemeğin ardından, eğlence zamanı haydi piste geçelim dendi. Açılışımız slow müzik eşliğindeki danstı tabiî ki. Dansın sonlarına doğru ayağıma basmasıyla, acı bir çığlık atmıştım. Özür dilese de parmaklarımın üzerine fil düşmüş etkisinden kurtulabilmem kısa sürmedi. Neyse ki hareketli parçalar çalmaya başlamıştı. 300 500 300 500 amaneyy sabahlar olmasın derken, oryantele çeviren müzikte karşımda benden güzel kıvırtan bir erkekle karşılaşınca yüzümde oluşan ifadeyi tarif edemiyorum. Herkes oynamayı bıraktı ağızlar bir karış açık ( ee bari şapşal gözükmeyelim, alkış tutalım dercesine) tezahüratlarla onu daha bir gaza getirip oynamaya teşvik ettiler. Arada bir kolundan çekiştirip oturalım desem de bana mısın demedi. Kesintisiz 2 saat dans eden bir erkek :S Oyhh bu gece bitecek mi acaba diye sayıklıyordum. Arkadaşlar gece bitiminde farklı mekanlara gitme fikirlerini sunuyorlardı. (Battı balık yan gider.) Siz karar verin ben uyarım demiştim. Salondan çıkıp havuz başına geldiğimizde olanlar oldu… Geride kaldığımı zannedip bana bakmak için dönmesiyle, çarpıp beni havuzun içine düşürmesi saniyelik bir olaydı. Havuzdan çıktığımda, bana gülenlere eşlik edip 2-3 dakika kahkahalar atmışımdır. Sonra mı? Sinirden dakikada 300 kelime konuşabilen kız diye guinness rekorlar kitabına girmişimdir. Daha sonra mı? Arkadaşlar eğlenceye, ben ise havlularla sarılmış mumya gibi eve gidip uyku hapı yardımıyla uyuma…
Şimdi filmi başa saralım. Dünyaya gözlerimi ilk açtığımda gördüğüm ilk erkek babamdı. Onun kibar, uygar, sevgi dolu oluşu ve daha birçok özelliği günbegüm uygun erkek modelini oluşturmamda bana kılavuzluk etmişti. Evet diyordum. Onun gibi biri olmalı. Tabi tek göz ardı ettiğim kimsenin kimseye benzeyemeyeceği gerçeğiydi.
Şimdi gelelim bu konunun çıkış noktasına geçen gün TRAPPER_4EVER’in yazmış olduğu ‘’ Ah şu kadınlar’’ başlıklı yazısının sonuna iliştirdiği ‘’ bayan arkadaşlardan biri görevden vazife çıkarıp erkek milleti isminde bir yazı yazıp şarkıya bağlarsa bu konuda adalet sağlanmış olur’’demesiydi. Ancak zorlasam da Ayşe Mine’nin şarkısına konuyu bağlayamam. Cidden bünyem kaldırmaz:D Ama ben yine de konuyu bir şarkıya bağlamak istiyorum.
Yalnızlık Allah’a mahsus
Yalnız yatmak mı? Ay ay imkansız
Biri mutlaka olmalı
Seni acil unutmalı
Ya olmazsa seni şeytanın şahidi sus
Çivi çiviyi söker, sökmezse şansına küs
Elimi sallasam ellisi
Başımı sallasam tellisi
ERKEKLERRR
OoooF içim sıkılıyor
OoooF pabucum sıkıyor :)))
(Sezen Aksu/ Erkekler)
Not: Ne dersek diyelim, ne bayanlar erkekler olmadan ne de erkekler bayanlar olmadan yaşayamaz. E gülü seven dikenlerine katlanır. Katlanamazsa dikenleri ayıklamaktan başka çare yoktur:)
YORUMLAR
Bayıldım yazınıza kaçan tümmm keyfim yerine geldi ,yalnız ben olsam o partide ki oynak beyfendiyi havuza atmadan eve dönmezdim :))))))))
Paylaşım için teşekkürler.