HAYATIM SIRF SENİN İÇİN YALANI
07 Şubat 2012, 05.05 A- A+Aynaya baktığımda mağara adamına döndüğümü fark ettim. İlk işim bu duruma son vermek için kuaföre gitmek oldu. Kuaförün kapısından içeri girdiğimde HÖNK!!... Saat sabahın 9’u ben hala gözlerimi ovuşturmakla meşgulüm. İçerideki bayanların kalabalığından tırstım desem yeridir. Kapının önünde ‘’ kampanyamız var’’ tabelası da görmedim ya neyse. :) İçeri girmiştim artık, gitmek ayıp olur diye boştaki koltuğa oturdum.
Hoş geldiniz, beş gittiniz, ne ikram edelimlerin ardından sıra bana geldi. Kız kaşlarımı aldıkça acıdan suratım şekilden şekle giriyor, gözlerimden süzülen yaşları siliyorum. Bir taraftan da sağımda solumda mık mık vik vik konuşan hatunları kesiyorum. Solumdaki kadın rahat 45 yaşında az daha zorlasa annemle bir. Fönü bitmiş, bavula benzer çantasından kocaman bir makyaj kutusu çıkardı. Sanki kordonda sahne alacak sabah sabah. Benim kaşlar, bıyıklar alındı. Saç kesimim bitmek üzere hatun hala makyaj yapıyor. Sonunda badanasını bitirdi. Hah vedalaştı gidiyor. ( İç sesim: Teyze giderken dikkat et. Malum kış, kedi köpek aç. 7 mahalle köpek yalasa suratını doyar şerefsizim.)
Ayy nereden geldim buraya. Adam bırakmıyor beni bir türlü. Kesim bitti. Birde fön çıkarttı başıma. ( seni çakalll, kaz buldum mu yolarım taktiği) neymiş efendim yeni kesilen saçların güzelliğini fön gösterirmiş.
Hıhh bir siz eksiktiniz. Kapının üstündeki çanın sesine başımı çevirdim, baktım içeri 2 bebe girdi. En fazla 13-14. Ya kızım sizin okulunuz açılmadı mı gidin, ders çalışın. Monçiler birde maniküre gelmişler.:)
Bu sabah çok mu agrasifim ne? Gerçi ne zaman kuaföre gitsem bende böyle oluyor. Milletin dişçi koltuğu fobisi var benimse kuaför koltuğu. ( O da 8 yaşındaki kuaför maceramdan kalma, talebe başı olsun diyen annemin sözüne istinaden yolunmuş tavuğa benzetilmiştim.)
3-4 kat çekilen fönün ardından (saçlarım esnemiştir kesin) işim bitti. Kalkmaya yeltendim. Bu seferde kız pranhalar gibi avına yöneldi. ‘’- Abla manikür pedikür de yapalım.’’ Patlamama ramak kalmış, tutamadım kendimi ve o iğrenç espriyi patlattım. ‘’ Yok tatlım yaa, ben tırnak etlerimi ısırarak koparırım. Ayaklar zor olur ama neyse ki esnek biriyim onu da hallederim.’’
Hihuihi patlıcan suratlı şeyi nasılda susturdum. Eminim bundan sonra beni gördüklerinde kapalıyız diyeceklerdir :P Neyse attım kendimi dışarı.
Tak taak tak taak sesi git gide artarak yanıma doğru ilerleyen bayanın, kendinden önce parfüm kokusunu burnuma gelmişti. Iyykk hemde şu meşhur travesti parfümü yok mu? ‘’angel’’ hah o işte. Açıkçası tipini merak ettim. Geçerken de dik dik baktım. O da beni merak etmiş olacak ki aynı şekilde karşılık verdi. Bir de uyuzumdur, bir bayan bana bakıyorsa illa o bakmayı kesene dek gıcık bakışlarımı üzerinden kesmem. Ringe çıkmış iki dövüşçünün birbirine attığı bakışlar misali.
Ayy ne anlatacaktım ben neler anlattım. Neyse. Şimdi size asıl bombayı patlatma zamanı. Özellikle erkeklerin bilmesinde yarar olan bir şey. Hani kıskançlıkla bayanlara kızdığınız bir durum var ya. Neden bu kadar süsleniyorsun? Kendini kime beğendirmeye çalışıyorsun? bla bla bla… Korkmayın durum sizin sandığınız kadar vahim değil.
Kadınlarda genellikle şöyle söylerler. ‘’ ayy hayatım tabiî ki senin için süsleniyorum.’’ Ya da ‘’ kendimi iyi hissetmek için canım benim yaaa’’. Kendini iyi hissetmek neyse de sizin için süslendikleri yalanına asla inanmayın.
Bayanlar rakiplerine güzel gözükmeye çalışır aslında. Kendilerini asıl beğendirmek istedikleri hemcinsleridir. (Katılmayan bayanları duyar gibiyim:))
Şimdi şöyle bir düşünün, toplu taşıma aracındasınız. Bayanlara erkekler mi yoksa bayanlar mı daha çok bakar? Yada işyerinde, sokakta, plajda zarta zurtta ooo örnekler çoğalabilir. Bir erkek beğenir bakar, geçer. (abazan tiplerden bahsetmiyorum) Ama bayanlar hımmm ne giymiş, nasıl makyaj yapmış, benim kalçam o kadar geniş mi acaba, ben de bu kadar güzel miyim, saç rengi süpermiş ya, benim bacak boyum daha uzun, hııhh ben daha güzelim bla bla bla… şeklinde kendi iç sesleriyle yorum katarak sindire sindire bakarlar birbirine.
Ayy bir de nemruduzdur. Hiçç çekemeyiz birbirimizi. Neyse yaa çok uzattım. Yani neymiş bayanlar aslında rakipleri için süslenirlermiş:)
İtirazı olan sussun:P DEMİYORUM!! inanın itirazları da diğer yorumları da okumak hoşuma gidecektir:)
YORUMLAR
Adet yerini bulsun diye yazıyorum "Nemrut" kaba,çirkin,sevimsiz kişiler için kullanılır.Özel isim olduğu içinde ünsüz yumuşamasına uğramaz.Kıskanç veya fesat desen daha iyi olabilirdi.Demeyeyim dedim ama senin blog olunca yazmadan durulmuyor :)
Merhabalar,
öncelikle tsk edip eline saglik diyorum.
Bir Bayandan bunlari duymak ( okumak herneyse ) rahatliyici bana göre.
Cünkü cogu Kadinlar gercekten Erkekleri bu halleri yüzünden krize sokarlar.
Hem maddi hem manevi yönden.
Bu konu cok hafife alindigi icin cogumuz aman der Kadinmilleti iste olacak okadar.
Ama bunun sonucunda neler olabilecegi düsünülmüyor.
Bu tür seyler sinege benzesede file kadar büyüyebilir.
Ve iliskilerde sorunlar baslar.......
Unutmayalimki böyle olan Beylerde var :D nekadar inanmak istemesemde.
Bu Dünyada hersey olabiliyor iste......
Kalin Saglikca
O kuaför fobisi bende de var uzaylılar kaçırıp teste meste tabi tutsalar o kadar gerilirim o derece yani hatta bazen kendim keserim saçlarımı bi boka benzemicekse de en azından ben yaptım derim. Mübarekler bi de gerinirler sanki cernde parçacık çarpıştırdılar. Yaptığın iki kırık almak falan yani kime bu havan?Bahse girerim o bilim adamları bu kadar kasılıp tepeden bakmıyorlardır insanlara .Seçimlere de saygıları yok .Yok o saç sana gitmez yok bu renk seni açmaz bla bla bla..
Şu rekabet konusuna da katılıyorum. erkekler spor salonunda hatunlardan çok birbirinin kaslarına bakarlar en çok , sanmam ki gay olsunlar(değillerdir heralde ), kıskançlık işte naparsın.Kadınlar da o hesap işte.
Kadınlar arasında rekabet olması değilde ilgi alanlarına göre herkes değişik şeylere odaklanarak bakıyor sanırım.Mesela bir komşum var sürekli her gördüğünde ellerime bakıp ay ne güzel ay pek güzel ay tırnaklarını nasıl uzatıyorsun deyip durur :S Ben ise ayakkabı düşkünüyüm düşman ayağa bakar hesabı bakıveriyorum işte napayım :))))
İyiki de süsleniyoruz,iyiki de kendimize bakıyoruz,iyiki de birbirimize bakıyoruz, napalım erkekler gibi yaş 40 ' a dayandı mı kafamız kel,göbeğimiz davul çirkin çirkin dolaşalım mı :))))))))
Tüm yorumlar için teşekkür ederim. Benden beklenmeyen bir yazı olduğunun farkındayım. Şimdiye kadar buz dağının görünen kısmını sergilemiştim. Arada böyle gözükmeyen hatta saklı tutmaya çalıştığım asıl kimliğimden yazıları da sergilerim.:) Görüyorum ki aslıma rağbet daha fazla olacak :P
Bu arada matematiX sen nerelerdesin yaa? Yorumunu görünce şöyle bir gözlerimi ovuşturdum. Acaba doğru mu okuyorum yanlış mı diye.Ha bu arada soruna gelince bence bayan kuaförü olan erkeklerin bir kısmı gay, diğer kısmı ise bildiğin sapık :))) Sapık olanları da kıl tüy değil hiç bişiy etkilemiyor demek ki :D Potansiyel fazla adamcıklar napsın. Gelsin bir sarışın gitsin bir kızıl. Oyyy gündüzler geceye karışmasın.
Onlarla ilgili yazmaya başlasam cidden yaz yaz bitmez bendeki hikayeler. Aman ne me lazım sonra al başına tüm eleştiri oklarını. ''Bak bakkk buzlara yine yazmış bu gün. Ya kızım bir ara ver bıktık seni görmekten. Başkaları da yazsın mani olma, vitrinimizi de işgal etme.'' tarzında. Ben öyle sağlam da değilimdir bu konularda oturur zırıl zırıl ağlarım üğğğ :P
Maskem tek kızdığım 8 yaşında beni şebekleştiren kuafördü. Hani derler ya çocukluğuna inmek lazım. Bendekide o mesele :P Yazmadığım bişiii daha var şimdi hatırladım. Topuklu ayakkabı sesine çok sinir olurum. Kıza ne beddua ettim anlatamam. İnşallah topuğun kırılırda düşersin diye:))))
Haa bu arada görsellik kaygısı sadece kadınların değil tabiki. Bazı erkeklere bakıyorum benden süslüler. Göz kremi kullananı, fondoten süreni, devamlı dip boya yapanı, göbeğini sosyete adalesi diye yutturap fular takmayı meziyet sananı :PPpp En komiği de bir keresinde adamın biri saç rengimin numarasını sormuştu. Tabi o zaman saçlarım cartlak sarı. kendimi tutamayıp adamın gözlerinin içine baka baka kahkahayı basmıştım.