gamyun.net'i doğru görüntüleyebilmek için tarayıcını güncellemelisin, güncelleyemiyorsan başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsin.

BLOG

pollyanna

21 Şubat 2012, 07.14
A- A+
 Öncelikle tüm gamyun severlere ve sevmiyenlere selam:) hoş Gamyunu sevmeyenin ne işi var demi gamyunda vaktimizi geçirdiğimiz, eğlendiğimiz kimi zaman kızdığımız kimi zamanda kırıldığımız haaa şimdi siz soracaksınız bana canözüm sen şimdi hangi psikolojidesin kızgın mı kırılgın mı ? valla bende bilmiyorum artık kızgın mıyım kırgın mı...  hani bazen diyoruz sanal alem değil mi ne takıyorsun kafana boşveeerr çek fişi unut derdi:)) yok arkadaş olmuyor işte bırak pc ye format atmayı kendine format atsan gecmiyor.:) ya da ben olayları kafasına çok takan biriyim şimdi sizlere bir soru soracağım cevabını çok merak ettiğim sizin yorumlarınızla da doğru mu yanlış mı haklı mı haksız mı olduğumu öğrenmek istiyorum.Soru 1- dostunuz mu ? prensipleriniz mi? ( prensipleriniz için dostunuzu kaybeder misiniz?)Soru 2- Gerçek mi ? Sahte mi ? ( dostunuzun haksız olduğunu bilebile ona haklısın der misiniz? )Soru 3- Kazanmak mı ? Kaybetmek mi? ( onu kazanmak için mücadele eder miydiniz? )Soru 4- İnanmak mı? İnanmamak mı ? ( size dostunuz için söylenenlere(iyi yada kötü) inanırmısınız?Evet acaba ben doğru muyum yanlış mıyım ya da bu devirde bazıları gibi pollyanna mı olmalıyım?

YORUMLAR

22 Şubat 2012, 08.44
  Yazıya balıklama  dalmanızdan durumun vahim olduğu anlaşılıyo :)  Canınız sıkılmış sanırm kafanızda karışmış. Sorduğunuz sorulara gelince, herkes gibi bende kendime  göre cevap vericem bunu sizin mantığınız kabul eder yada etmez keyfinize kalmış. Gerçi konuyu başkalarına açıp onların yorum yada cevaplarıyla çıkış yolu bulmak ne derece sağlıklı oda tartışılır. Bence insanın kendi doğruları aklı mantığı ne diyorsa odur.

El cevap 1- Prensiplerim ( dostum yanlışa götürüyosa ardından gitmem söz konusu olamaz)

El cevap 2- Elbette gerçek (sonucu ne olursa olsun. dostluk  demek kulu kölesi olmak demek değildir. Yanlışa yanlış diyemiycekseniz siz sıfırlanmışsınız demektir.

El cevap 3- Ya beyaz ya siyah diyorsunuz bu soruda ama gri de var  unutmayın. Kaybetmeyi göze alamıycak kadar iyi bir  dost ise elbetteki kazanmak

El cevap 4- Bi söze bakarım bide sözü söyleyene, diye bir söz vardır bilirsiniz. Kayıtsız şartsız inanılmaz ama bir kaç kişi de aynı şeyi söylüyosa vardır bi bildikleri derim.

Son soruya cevap veremiycem çünkü sizin nasıl bir yol izlediğinizi bilmiyorum onu paylaşmamışsınız.
Ama unutmamak gerekirki karşımızdaki insan hataları olucak. Basit dedikodularla güzel bir dostluğu bitirmek ne kadar akıl karı?

Eğer gercekten size yanlış yaptıysa bile yinede bir şansı hak ediyodur, yanlışta hatada devam ederse zaten sıyrılın o ilişkiden. Bunlar benm düşüncelerim elbette, yinede en doğru karar sizin vereceğinizdir.

Yalansız riyasız güzel dostlara selamlar..
22 Şubat 2012, 09.30
Önce şunu sormalısın kendine gerçekten benim dostum mu ? Daha sonra prensiplerin varsa zaten ona göre kişileri sokarsın hayatına prensiplerinin dışına çıkmadığın için de gerçek olduğunu sanırsın,yanılırsın ve kendinden ödün vermeye başlarsın.Prensiplerle arkadaş kazanırsın fakat dost olmaz. Bir insanı kaybetmek çok kolaydır,kazanmak daha zor (herkesin bildiği bir cümle). Bana göre; 
bir insanı bir kere de kaybediyorsan o senin hiç bir şeydir.. Kazanmak için ne olursa olsun,hayatında onun olması için uğraşıyor isen o senin gerçeğindir.Her zaman seninle olacaktır ve yanında sıcak bir dostun samimiyetini bulabilirsin..  Pollyanna nın iç dünyasını okuruz,biliriz,başına ne geldiyse daima mutlu gibi görünüp içinde fırtınalar kopar .. Ya biz insanların iç dünyasını ne kadar iyi biliyoruz ?.. 
22 Şubat 2012, 15.10

  Öncelikle aramıza hoşgeldin diyorum :) Ben fişi cektiğimde herşey biter dediğin günü iyi hatırlıyorum  bunu yapamayan biri olarak fazlasıyla kıskanmıştım seni artık sende bizdensin :) Aradığın cevaplar aslında sende ama kararsızsın galiba.Dostum için prensiplerimden onu kaybetmemek adına vazgeçebilirim ama haksız olduğu bir konuda haklısın deyipte onu yanıltmam,acı da olsa kendi inandığım doğruyu söylerim onun iyiliği için.İnanmak güvenmek realde çok çok iyi tanıdığın insanlar için bile acaba dedirten bi durum,bu ortamda insanı çıkmaza sürüklüyor.Kendinden başkasının düşüncelerine inanma derim :)

  Polyannacılık bana biraz insanın kendini kandırması gibi geliyor.Olumsuzlukları görmezden gelip hayatın güzellikleriyle mutlu olmak var olan sorunları çözmüyor ki sadece gözardı ediyor.

22 Şubat 2012, 16.25
:)
Olur, verelim yanıt kendi çapımız içerisinde.
Her ne kadar, "Herkes kendi bildiğini okur aslında." cümlesi içten içten dürtüklese de beni, ricanızı kırmayalım.:)

Parantez içlerindeki soru sadeleştirmesi sınırlarında yanıtlıyorum:

1- Prensiplerim.
-Dostum olabilmiş kişi prensiplerimi de biliyordur.-

2- Gerçek.
-Adı, kabalık, patavatsızlık olsa da...-

3- Kavram çatışması nedeniyle pas geçiyorum soruyu.:)
-Dostluk bana göre bir kazanım değil, birikimdir,i çünkü ve olanaklarım yani prensiplerim dahilindedir ve kazanmaktan söz edemem bu durumda.-

4- İnanmamak.
-Her sorunun gerçek yanıtı sorunun muhatabındadır. 3.,4., 5. vs kişiler sadece "vesaire"dir.
Örnek: "Akım" diye başlayan sözcüğün, kulak zinciri sonunda "Okum" olarak amorflaştığı "Kulaktan kulağa" oyunu. -

Benden bu kadarç
Haydi şimdi kendiniz çıkın işin içinden.:)
Yorum yapabilmek için ÜYE GİRİŞİ yapmalısın