Saat kaçta uyudum hatırlayamıyorum,çok yorgundum yığılıvermişim yatağa ama daha gün ışımamıştı,gece yarısında bir zaman dilimi işte artık ne önemi varsa,rüyasız bir gecem geçmez benim,mutlaka birşeyler görürüm ve çok net hatırlarım,bazen bir film serisi gibi geçer,arkası yarın olmasada mutlaka gelir arkası bir önceki rüyanın,rüyalar bilinçaltının yansıması derler ya,kardeşim bende de ne bilinçaltı varmış,sonu gelmedi gitti,neyse ne diyordum,ha yorgunluktan yatağa kıyafetlerimi bile değiştiremeden yatmıştım,artık aradan kaç dakika ya da kaç saat geçti bilmiyorum,kapı çalındığını duydum ama gördüğüm rüyadaki kapımı yoksa evin kapısımı anlayamadım,bunu anlamak için önce rüyamdaki kapıyı açtım kapının çalınma sesi kesilir umuduyla,ı ıh olmadı kapı hala çalıyordu,sanırım bu rüya değildi,per perişan gözlerimi ovuştura ovuştura,saç baş dağılmış ve kot pantolon yarı düşer vaziyette kapıya ulaştım,en sinir olduğum şeydir aslında kapı dürbününden kim olduğuna bakma olayı,sanki o halde kapıdakini seçebilecekmişim gibi baktım ve tabiki seçemedim,KİM O diyebildim titrek ve kısık bir sesle,genelde KİM O dediğinizde alacağınız cevap aynıdır ve o cevap geldi BENİM.Sanki BENİM demesiyle kim olduğunu anlamış gibi açtım kapıyı...

        Hala gözlerimi ovuşturuyordum ama düşünün perişanlığı karşımdaki kişinin cinsiyetini çözebilmiş değildim sadece sesin ince olması bayan olduğu izlenimini yaratıyordu.''buyurun'' dedim,''şey rahatsız etmedim umarım'' dedi karşı taraf kibar bir şekilde,evet bir bayandı karşımdaki,''valla rahatsız etmediniz bende tam sizi bekliyordum demek isterdim ama kusura bakmayın diyemeyeceğim'' dedim ve karşımdaki bayanın ses tonu daha da inceldi ''o zaman başka zaman geleyim'' dedi,''pardon saat kaç'' dedim 11 i 10 geçiyor cevabını verince ''yok yok geçin buyurun'' dedim ve annemin daima ''bu eve sakın temizlikçi falan çağırma kadın senden 2 katı para ister'' dediği evime davet ettim kim olduğundan ufacık bir fikrim olmayan kızı,sormadım da kimsiniz diye,neyse geçtik salona,elinde iş adamlarının aksesuarı olan çantalardan vardı ''pardon 2 dakikada üzerimi değişip geliyorum'' dedim,döndüğümde kızcağız yüzünü buruşturarak ''bu evde bir canlı nasıl yaşıyor'' gibilerinden bakıyordu etrafa.''Öğrenci evi işte kusura bakmayın artık'' dedim sanki öğrenciler pis ortamda yaşamak zorundaymış gibi kız gülümsemeyle acıma arası bir bakış attı,''pardon sizi içeri aldım ama ne için gelmiştiniz'' dedim...

          ''Biz su arıtma aleti satıyoruz bu sayede musluk suyunu çok rahat bir şekilde içebiliyorsunuz'' diye bir cevapla karşılaştım ''hmm'' dedim uzun uzun,sanki kızın verdiği cevap hayatımda büyük bir değişiklik yapmış gibi.Sonrasında kız otomatiğe bir bağladı,anlattı da anlattı,öyle bir anlattı ki,o gazla tüm apartmana o aleti satabilecek bilgiyi ve gücü hissettim kendimde,ama anlatırken ne kadar kendini kaptırsa da ''bu çocuğa kesin satamam'' şeklinde bakıyordu.Zor iştir satış-pazarlama olayı,müşteri adayının beden dili,yaklaşımı bazen yerin dibine girmek ister satan kişi ve ''ben ne yapıyorum burada'' sorusunu sorar kendine.''Aklınızdan,böyle pasaklı bir adam bu aleti hayatta almaz diye geçiyor dimi'' dedim,kız beni onayladı ve başını salladı ''bu apartmanda kapısını çaldığım 3. ev sizin eviniz diğer 2 daireye satınca,tılsım bozulmasın diye ısrarlı çaldım kapınızı,zil de çalışmıyordu o yüzden defalarca vurdum kapınıza'' dedi ve demesiyle bir daha alacaklı çalıyormuş gibi vurulan TIKTIKTIK sesini duymuştum.Haydaaa bu da nereden çıkmıştı,sanki satıcı kızın silüeti bir anda gitmişti gözümün önünden,tekrar başa dönmüştüm, bu arada kızın anlattıklarının etkisiyle her yerden su sesi geliyordu.

       Rüya içinde rüya dedikleri bu olsa gerek,gerçekler,halüsünasyon,rüya birbirine girmişti sanki,yok yok olayı bu şekilde çözemezdim,yine aynı şeyleri yaparak gözlerimim ovuştura ovuştura kalktım yataktan ama bu sefer bir farklılık vardı sanki,rüyada ki su muhabbetine yordum,sanki yürürken suyun içinde yürüyordum neyse güç bela kapıya ulaştım,TIKTIKTIK offff yine bu ses,baktım dürbünden,kim var yine seçemiyordum ama 1 den fazla ses geliyordu sanki.KİM O dedim,bu sefer BENİM denmedi,koro halinde ve biraz da kızgın bir tonda BİZİZZZZZZZZ diye Z harfi çok olan bir kelime döküldü ağızlardan.Açtım kapıyı,karşımdaki koro olayı direk ağıta bağlamıştı,sonra bir baktım kendime paçalarıma kadar su içindeyim.Meğerse evi su basmış bu sesi duyan apartman sakinleri (ki sakin diye kim dediyse halt etmiş gayet sakinlikten uzaklardı) kapımı alacaklı gibi çalmışlar, ben istemsiz ''kesin O kızın yüzünden'' dedim, yine aynı koro bu sefer ''O kız kimmmm'' dediler ve sonra dank etti kafama, ''he ya gerçekten O kız kim'':),ev temizlendi hatta iyi ki su basmış dedirten cinsten bir temizlik oldu,suyun üzerinde yüzen çoraplar vardı o derece yani:).O gece rahat bir uyku uyudum,ama sabah yine o ses TIKTIKTIK,KİM O demeye korktum ve olay yerinden uzaklaştım:)....

       Rüya tabirleri konusunda uzman kişilere durumu anlattığımda,genelde paralel yorumlar geldi,neymiş efendim ''evin çok pissss tamam mı? ve sen pasaklısın anladınnnn mı? Bu yüzden de eve bir karşı cinsin gelip o hali görme ihtimali en büyük korkun olmuş,bilinçaltın da yer etmiş,seni bu durumdan da kurtaran evi su basması olmuş'' iyi de dedim ''ya su basması,temizlik bunlar da rüya ise'' gülüşmeler arasında konu kapandı:)...Bazen bu tarz yazılar yazıldığında yazan kişiye ''yalancı'' ,''bu yaşanmış olamaz'' , ''yuh artık çok abartı bu'' şeklinde yorumlar geliyor,bu kişilerin hiç tiyatro oyunu izlemediği fikrine kapılıyorum bende o vakit.Okumuş olduğunuz yazı belki gerçek belki kurgu önemi var mı?.Sevgi ve Saygılarımla...