gamyun.net'i doğru görüntüleyebilmek için tarayıcını güncellemelisin, güncelleyemiyorsan başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsin.

BLOG

Derinliklerde....

24 Nisan 2012, 23.25
A- A+

Bir fırtına gibi oluyor içim bazen ,amansız kasırgalarla boğuşan. Ayın kendini sakladığı bir gece oluyor bazen içim, o zifiride yönünü bulamayan. Tenlere bıçak gibi değen bir tipi oluyor içim bazen , ölmeye mahkum bir beden olan. Bir tutulma gibi oluyor içim bazen , güneşi  klavuz kullanan. Mürekkepsiz bir kitap gibi oluyor içim bazen , bilgiyi veremeyen. Boş bir düşünce oluyor içim bazen, kendini kaybeden. Bazen bir umman oluyorum , kulaçlarımı nereye atacağımı bilmeden.

Nerelere gidiyorum , amacım ne , yitiğim kim , sebebim neler..

Bazen öyle bir dalıyorum ki derine , o derin düşüncelere , çıkamıyorum oralardan; bir şeyler çekiyor beni sürekli bir bataklık gibi sürekli içine içine. Bazen bazen öyle bir yükseliyorum ki göğe , o huzuru aramak bulmak için , bir de dönüp bakıyorum samanyolunun bile dışına çıkmışım.

Attığını hissetmiyorum kalbimin , aldığımı algılayamıyorum nefesimin , tadamıyorum o lezizleri , alamıyorum o hazları , göremiyorum ahenkleri , duyamıyorum musikileri. Kala kalıyor hareketsizleşiyor bedenim ve oracıkta donup kalıyor heykel misali ben...


 

YORUMLAR

25 Nisan 2012, 17.58
Ne kullanıyosun  bilmiyorum ama   bir süre  bırakmanda  fayda var :)))
25 Nisan 2012, 20.18
Bence bırakma ile beraber bir süre tedavi olması gerekir :))} dünya güzelliklerini smile Resmi AŞKı smile Resmi  görmesi gerekir.Ama bu kadar kelimeleri  bir araya getirdiği için yine bir teşekkürü hak ediyor ve teşekkür ederiz .:)  Not: cuishler sen yorumculardan nasıl bir yorum bekliyorsun. Seni dahada karamsarlığa sürükleyecek yorumlarmı bekliyosun :)
25 Nisan 2012, 21.34

Allah'tan bir yorum hakkım daha varmış.Bu yazıya yorum yapamasaydım üzülürdüm, şu anda. Beklemeye de pek tahammülüm yoktur.

Benim, genelde blog yazılarına yapılan yorumların; yazının kalitesine, duyguların ifade ediliş biçimlerine, dil bilgisi kurallarına v.s değil de, yazı konusunun,yazan ile özleştirilmesine karşı bir tepkim var. Ve bunu da burada belirtmek istiyorum.

...rum, ...yorum, ...ceğim eklerinin kullanılması, konunun illa ki, yazanla ilgili olduğunu göstermez. Kurgu ?? ..

Ruhun çektiği 'acı' çok güzel resmedilmiş. İnsanız, inişler ve çıkışlar hepimizin hayatında olur. Henüz 'inişleri' olmamış olanlarında da olacaktır. Hayat böyledir çünkü...Hep bahar olmaz. Anlatılmak istenen durumu, psikolojiyi çok iyi algıladım. Ve çok başarılı buldum. Sizi; yazınızdan dolayı,tebrik ediyorum.

Yazıdaki kişiye de şunu söylemek isterdim... Geçecektir karanlık günler, aydınlıklar gelecektir. Ama bunun için zaman ve istek gerekecektir.

25 Nisan 2012, 23.57
sanirim  iyi degilsiniz birileri sizi uzmus ,boslukta gibisiniz , sizinle alay edenlere aldirmayin  en kisa surede bi psikolaga gidip  konusmanizi tavsiye ederim ...HAYATTA ASLINDA KOTULUKLERIN HEP IYILERIN BASINA GELDIGINDEN YANAYIM
26 Nisan 2012, 00.01

'' Ruhun çektiği acı çok güzel resmedilmiş ''   O  halde  o acı  çeken  ruh mutlak bir bedene sahiptir Kupabeys.. farzetseydin keşke   o  mutlak  beden için  söylediğimi.

  Paylaşımı, paylaşım sahibiyle özdeşleştirmezken;  yorumu mu  direk  paylaşım sahibiyle özdeşleştirmek içinde maalesef   çelişki barındırıyor.Bahsettiğin  detayla,  paylaşım   nezdinizde ne kadar tölera  edilirse  , yorumumda  bir düşüncenin yansıması  olarak aynı hakka sahip olmalı  diye düşünüyorum.Kaldı ki ikimizde  fikir  beyan etmiş iki ayrı yorumcuyuz bu  paylaşımda.

  Senin  tabirinle...

...sun  ..  sin   ...yorsun  ...  gibi eklerin kullanılması, yorumun illaki  direk  yazanla ilişkilendirilmesi  anlamınamı geliyor   kupabeys?  :):)

     Baştan sona   resmedilmiş  olumsuz  ve karamsar davranışları;   kendimce  bir nedene,  mizahi  dille bağladım. '' Uçmuş, yüzmüş, bataklık vakkumunda mücadele vermiş...sonra  hissizleşip put gibi kalmış''  bir  ruha  yada bedene aynen  senin gibi  bende tavsiyede buluncak tek kelime bulamayınca ve   o an ki ruh halimin  yansıması  yukardaki yorumu yaptım.

26 Nisan 2012, 10.05
Attığını hissetmiyorum kalbimin , aldığımı algılayamıyorum nefesimin , tadamıyorum o lezizleri , alamıyorum o hazları , göremiyorum ahenkleri , duyamıyorum musikileri. Kala kalıyor hareketsizleşiyor bedenim ve oracıkta donup kalıyor heykel misali ben...
Yorum yapabilmek için ÜYE GİRİŞİ yapmalısın