Ogrenci hayati sadece bunlarla sinirli degildir, bu tur seyler o kadar cok ki say say bitmez.
Tuvalet kagidi yerine gazete kagidi kullananlar,
Evin salonunda 1 aylik yemek artiklari, tava, tencere, kuflenmis bardaklar,
Camasir makinasi oyle yeni tip degildir, calistirinca apartman sallanir,
kettle ile cay demlemeler, kimi zaman o cayi en az 10 kere isitip isitip icmek,
Utu de yumurta yapmak, veya utusu olmayanlarin giyisilerini yatagin altina koyup uzerlerine yatmalari,
Fon makinasi ile acil ihtiyac durumunda camasir kurtmak,
kola sisesinden tuzluk yapmak ve dahasi..
Ogrenci hayati zordur, onlar icin ise; zoru kolay hale getirmektir tek mesele.
Ekmek alanı belli etmek için ihale attığımızı biliyorum.Yani bırak bulaşığı,yemeği...
Tabi biz erkektik.Bu kadar pis bayan bir öğrenci göremedim ben :)
bende üniversite öğrencisiyim aynı durumlar genel olarak herkez için aynı herhalde ama temizik konusunda biraz dikkatliyiz.
:))) Çok güzeldi Deniz yaa , bulaşığı kim yıkayacak diye pişti oynamak mı :))) 3-5 kafadarın bir arada yaşadığı bir evmiş ha :)) Bir de söylemeden geçemicem , pisler , pisler pisler sizi :)
bkz.Su ısıtıcısında makarna yapmak
Hiçte pis değiller bence gayet mantıklı, herkes kendi bakteri kültürüne alıştığından pekte pis gelmedi bana açıkcası. Hem illa pis denecekse banyolarına bakın bir de :)
Bizde üniversitedeyken bulaşık için ihale oynardık.Eskiden beri değişmediğine göre bu adet demek ki ihale bu iş için icat edilmiş bir oyun .Zaten bizim zamanımızda ihale king batak tavla bilmeyene diploma yoktu.Sanırım hala aynı...:))
süper aynı beni anlatmıssın kokudan bızım evı bulurlardı address vermeye gerek yoktu :) Umarım herkes bu guzel duyguyu tadar ..
Ben hem çalıştım aynı zamandada okuduğum için biraz yurt hayatından uzak kaldım. Ancak bizim kazlarla ya benim kaldığım lojmanda yada onların yurdunda toplanırdık. Bunu yapabilmek için ne düzenler kurardık )))
Nöbetci arkadaşların yataklarını arkadaşlara istihdam eder ve küçücük odada büyük restorant masaları kurardık. Nasılmı?
Yer sofrası kurardık ama o şartlarda mükellef bir masa olurdu bu. Masaya herkez yan otururdu ve bir dizi ile yerleşmiş olurdu ))) O günler ve o yemekler çok güzeldi. Yurt görevlilerini geçen arkadaşın kimliği ile kandırır bizde yurda kaçak yolcu girerdik ))) Tabi bulaşık fasıllarını okeyde yenilen yüklenirdi. Harikaydı hepsinin kulakları çınlasın. Her birimiz ayrı merhalelerde hayata atıldık ve çok uzaklardayız. Allahtan net var )))
Geçmişe yolculuk yaptırdığınız için teşekkürler.
makarnayı süzerken beceriksizlikten makarnayı lavaboya devirmek ve derse yetişemiycem diye üstte kalan makarmayı mideye afiyetle indirmek:)))pis değildik tabi ki de ,biraz pasaklıydık o kadar:)))
yeniden öğrenci olmak vardı ahhh ahhh
En komik olanını unuttum. Aysun diye bir arkadaşım vardı. Sınavı var Aysunun 2-3 gece sabahlıyordu. En son günde sabaha kadar ders çalışmıştı ama uykusuzluktan ölecek o derece 5 dakika kestireyim dedi ve sınava giremedi :)
Daha çok devlet yurdunda kaldım öğrenci iken. Sonunda baskılara dayanamayıp son sene eve çıktım. Pİşman olmam uzun sürmedi. Yok temizlik, bulaşık bilmem ne:)
Ama söylemem lazım ki bir çok bayan öğrenci evinden daha temizdi evimiz. Her hafta düzenli temizlik yapardı arkadaşlar ama ben yapmazdım. Temizliğe katılmayana çeşitli cezalar verirdik:) Ben temizlik günleri arkadaşlara ayran ve pide ısmarlayarak cezamı öderdim:)
Anlatılacak çok komik anılarımız oldu elbette... Ama anlatmayacağım.. Blog yazayım bu konuda:)
Eğlenceli bir blog olmuş Deniz... Elinize sağlık..
Üniversite okuyan yeğenimin evinde bizzat görerek yaşadım bu olayları şişe çevirmece, pişti, bu tür oyunlar ile bulaşık çamaşır v.s işlerinin halledildiğini, ama işin garibi yenildiğinde ne kadar üzülselerde o işi yaparken keyfi yapıyorlar artık kronikleşmiş sanırım :)))) deniz paylaşımın için tşkler herkese bir anısını anımsattın
Öğrencilik hele hele Üniversite öğrencisi olmak çok zordur. Hele başka şehirdeysen. Ama güzel yanlarıda çoktur. Hayatı , sorumlulukları öğrenirsin. Ailenin yolladığı harçlığı arkadaşlarınla bir gecede tüketirsin. Sonra makarna ve yumurta çeşitlerine talim edersin :) Elektrik su telefon gibi faturalar içinde yollanan parayı bir gecede ezersin.
:))))
Çok hoş blog olmuş, elinize sağık.
Bizi nerelere,nerelere götürdünüz...
Yurtta kaldığım için bulaşık seremonisini bazı arkadaşlarımızın evinde yaşardık, aynen dediğiniz gibi oyunlarla.
Ne o evlerde, ne yurtta pis olmadık:) Tuvalete şemsiye ile girdik ama
-Yurtta üst katın tuvaletiakıyordu da alta sık sık- üstümüze pislik
bulaştırmadık.:)
Bizim yurtta tek pislik vardı, o da "Sucu Memet" :)))
Sucu Memet'in pisliği röntgenci kimliğindendi.:)
Kızların dışarı çıkma hazırlığı telaşında koridorlarda çamaşırla,
çorapla falan sivil(!) dolaşması yurt doğalıydı ve bunu bilen Sucu
Memet'in katlarda tamir işine girişmesi sık rastlanan şeydi. -Memet'in
tamir işine aşırı merakının(!) derecesini tuvaletlere şemsiye ile giren
kızlardan çıkarabilirsiniz.:)-
Ve yurtta en sık duyulan anonslardan biriydi:
"Kızlaaaarrr dikkattt sucu Memet katlara çıkıyooooorrr!" :) -Çok ciddiyim-
Sucu Memet'i bile nasıl özlediğimi farkettim yazınızla.:)
Teşekkürler
YORUMLAR
Tuvalet kagidi yerine gazete kagidi kullananlar,
Evin salonunda 1 aylik yemek artiklari, tava, tencere, kuflenmis bardaklar,
Camasir makinasi oyle yeni tip degildir, calistirinca apartman sallanir,
kettle ile cay demlemeler, kimi zaman o cayi en az 10 kere isitip isitip icmek,
Utu de yumurta yapmak, veya utusu olmayanlarin giyisilerini yatagin altina koyup uzerlerine yatmalari,
Fon makinasi ile acil ihtiyac durumunda camasir kurtmak,
kola sisesinden tuzluk yapmak ve dahasi..
Ogrenci hayati zordur, onlar icin ise; zoru kolay hale getirmektir tek mesele.
Tabi biz erkektik.Bu kadar pis bayan bir öğrenci göremedim ben :)
Hiçte pis değiller bence gayet mantıklı, herkes kendi bakteri kültürüne alıştığından pekte pis gelmedi bana açıkcası. Hem illa pis denecekse banyolarına bakın bir de :)
Ben hem çalıştım aynı zamandada okuduğum için biraz yurt hayatından uzak kaldım. Ancak bizim kazlarla ya benim kaldığım lojmanda yada onların yurdunda toplanırdık. Bunu yapabilmek için ne düzenler kurardık )))
Nöbetci arkadaşların yataklarını arkadaşlara istihdam eder ve küçücük odada büyük restorant masaları kurardık. Nasılmı?
Yer sofrası kurardık ama o şartlarda mükellef bir masa olurdu bu. Masaya herkez yan otururdu ve bir dizi ile yerleşmiş olurdu ))) O günler ve o yemekler çok güzeldi. Yurt görevlilerini geçen arkadaşın kimliği ile kandırır bizde yurda kaçak yolcu girerdik ))) Tabi bulaşık fasıllarını okeyde yenilen yüklenirdi. Harikaydı hepsinin kulakları çınlasın. Her birimiz ayrı merhalelerde hayata atıldık ve çok uzaklardayız. Allahtan net var )))
Geçmişe yolculuk yaptırdığınız için teşekkürler.
Daha çok devlet yurdunda kaldım öğrenci iken. Sonunda baskılara dayanamayıp son sene eve çıktım. Pİşman olmam uzun sürmedi. Yok temizlik, bulaşık bilmem ne:)
Ama söylemem lazım ki bir çok bayan öğrenci evinden daha temizdi evimiz. Her hafta düzenli temizlik yapardı arkadaşlar ama ben yapmazdım. Temizliğe katılmayana çeşitli cezalar verirdik:) Ben temizlik günleri arkadaşlara ayran ve pide ısmarlayarak cezamı öderdim:)
Anlatılacak çok komik anılarımız oldu elbette... Ama anlatmayacağım.. Blog yazayım bu konuda:)
Eğlenceli bir blog olmuş Deniz... Elinize sağlık..
Çok hoş blog olmuş, elinize sağık.
Bizi nerelere,nerelere götürdünüz...
Yurtta kaldığım için bulaşık seremonisini bazı arkadaşlarımızın evinde yaşardık, aynen dediğiniz gibi oyunlarla.
Ne o evlerde, ne yurtta pis olmadık:) Tuvalete şemsiye ile girdik ama -Yurtta üst katın tuvaletiakıyordu da alta sık sık- üstümüze pislik bulaştırmadık.:)
Bizim yurtta tek pislik vardı, o da "Sucu Memet" :)))
Sucu Memet'in pisliği röntgenci kimliğindendi.:)
Kızların dışarı çıkma hazırlığı telaşında koridorlarda çamaşırla, çorapla falan sivil(!) dolaşması yurt doğalıydı ve bunu bilen Sucu Memet'in katlarda tamir işine girişmesi sık rastlanan şeydi. -Memet'in tamir işine aşırı merakının(!) derecesini tuvaletlere şemsiye ile giren kızlardan çıkarabilirsiniz.:)-
Ve yurtta en sık duyulan anonslardan biriydi:
"Kızlaaaarrr dikkattt sucu Memet katlara çıkıyooooorrr!" :) -Çok ciddiyim-
Sucu Memet'i bile nasıl özlediğimi farkettim yazınızla.:)
Teşekkürler