Hmm... Yolun sonunda ki ışığı görünce bizi unutmayacaksan, gidebilirsin izin veriyorum :D
yolun sonunu düşünen kahraman olamaz 'polat alemdar':)) , emeğine sağlık , güzel bir mesaj vermişsin (ben öyle algıladım).
gece olur, "günlük" zamanı gelir.. açarsın günlüğünün yazı izi kalmış eski sayfasını, yeni sayfaya bakarsın, ne kadar da temiz görünüyor.. birazdan düşüncelerinle pislenecek, akıtacaksın tüm içini...
son satırlarda sıra. imza atar gibi başlıyorsun yazmaya:
git gidebildiğin yere kadar, yeter ki git pişman olmadan, git ki geriye baktığında anabilecek anıların olsun, git işte.. Git "acaba"lar kafanın etini yemeden. at adımını, kapa kulaklarını iç sesini susturabilmek adına.
kabaca "Uza" yoluna insanoğlu. niyetin gitmekse eğer; varsa aklında GİT'mek, git gidebildiğin yere kadar insan evladı, GİT...
Tramper alışmıştık güzel komik yazılarınıza özliyeceğiz seni
her yolun sonu yeni bir yolun başlangızıdır
yeni yolunda başarılar sana.
Hayat seni güldürmüyorsa espiriyi anlamadın
demektir.Çehov. sağlıcakla kal yolun açık gönlün hoş bahtın açık olsun .
Bloglarda mı sezon finaline giriyor yoksa dedim :p
Bu yazı paralel evren yazını hatırlattı bana ''Eğer şimdi vazgeçip, dönersen hayatının sonuna kadar o yolun sonunda ne olduğunu merak edeceksin.'' Ne yapacağını şaşırıyor insan bir yol seçmek, karar vermek, ve o karar sonrasında plan, program yapmak o kadar zamanını alıyor ki ne ileri gidiyor ne geri olduğu yerde sayıyor ve o bunları düşünürken zaman akıp, gidiyor.
John Lenno'nun bir sözü var; '' Yaşam, biz başka planlar yapmakla meşgulken, olagelen şeylerdir.'' Sahip olduğumuz ve kontrol edebildiğimiz tek zaman, içinde bulunduğumuz andır. gitsem mi? gitmesem mi? sen bunu düşünürken hayatın sana diğer sunduklarınıda kaçırıyorsun. Düşünmekle geçireceğin zamanı gitmekle kullansan, yolun sonunu görüp, belkide çoktan geri dönmüş olursun.
Eline sağlık yine muhteşem bir yazı trapppppppppppppppp :p
Spartacusun yeni sezonunu beklediğim gibi bekleyeceğim seni.Yaşlı kurt ;)
Kafam karıştı benim.:)
Başlık ve bazı yorumlar farklı çağrışım yaptı -Yazılara ara verecekmişsin gibi sanki.- biraz moralim bozulmuş gibi oldu.
Yazı içeriğine baktım, durum stabil.
Her iki durum da senin düşüncen tabii. Tek cümle edebilirim sadece; yazma işi mola sevmez. -Kendi, uzadıkça uzamayı seven molamdan bilirim.-
İçerikle alakalı da bir iki lafım var tabii: :)
Ben "Gözü kara" denilenlerdenim. Bir yolun sonunu aklım, hislerim, kalbim vs. merak ediyorsa kayıtsız şartsız dalarım, daha doğrusu dalardım, daldım. O yolun sonunda ışık falan görmem de hiç şart değil; adına şuursuzca da denilebilir ama tek neden ayaklarımın o yöne doğru gitmek istemesidir, istememdir.
"Dı.lı geçmiş zaman" kullanmamdaki tek etken çocuklarımdır. Zaman zaman aklımın kalıverdiği yollara koşuvermeme fren koyan düşüncemin tek nedeni budur.
Yine "Ben acaba ne düşünüyorum, nasıl yapıyorum, yaptım, yapardım, nasıl biriyim?" sorularını aniden kendime yönlendirdiğim güzelim yazılarından birini okudum.
İyi oluyor bu titreşim, seviyorum.:)
Teşekkürler
Sevgiler
YORUMLAR
gece olur, "günlük" zamanı gelir.. açarsın günlüğünün yazı izi kalmış eski sayfasını, yeni sayfaya bakarsın, ne kadar da temiz görünüyor.. birazdan düşüncelerinle pislenecek, akıtacaksın tüm içini...
son satırlarda sıra. imza atar gibi başlıyorsun yazmaya:
git gidebildiğin yere kadar, yeter ki git pişman olmadan, git ki geriye baktığında anabilecek anıların olsun, git işte.. Git "acaba"lar kafanın etini yemeden. at adımını, kapa kulaklarını iç sesini susturabilmek adına.
kabaca "Uza" yoluna insanoğlu. niyetin gitmekse eğer; varsa aklında GİT'mek, git gidebildiğin yere kadar insan evladı, GİT...
Tramper alışmıştık güzel komik yazılarınıza özliyeceğiz seni her yolun sonu yeni bir yolun başlangızıdır yeni yolunda başarılar sana.
Hayat seni güldürmüyorsa espiriyi anlamadın demektir.Çehov. sağlıcakla kal yolun açık gönlün hoş bahtın açık olsun .
Bu yazı paralel evren yazını hatırlattı bana ''Eğer şimdi vazgeçip, dönersen hayatının sonuna kadar o yolun sonunda ne olduğunu merak edeceksin.'' Ne yapacağını şaşırıyor insan bir yol seçmek, karar vermek, ve o karar sonrasında plan, program yapmak o kadar zamanını alıyor ki ne ileri gidiyor ne geri olduğu yerde sayıyor ve o bunları düşünürken zaman akıp, gidiyor.
John Lenno'nun bir sözü var; '' Yaşam, biz başka planlar yapmakla meşgulken, olagelen şeylerdir.'' Sahip olduğumuz ve kontrol edebildiğimiz tek zaman, içinde bulunduğumuz andır. gitsem mi? gitmesem mi? sen bunu düşünürken hayatın sana diğer sunduklarınıda kaçırıyorsun. Düşünmekle geçireceğin zamanı gitmekle kullansan, yolun sonunu görüp, belkide çoktan geri dönmüş olursun.
Eline sağlık yine muhteşem bir yazı trapppppppppppppppp :p
Başlık ve bazı yorumlar farklı çağrışım yaptı -Yazılara ara verecekmişsin gibi sanki.- biraz moralim bozulmuş gibi oldu.
Yazı içeriğine baktım, durum stabil.
Her iki durum da senin düşüncen tabii. Tek cümle edebilirim sadece; yazma işi mola sevmez. -Kendi, uzadıkça uzamayı seven molamdan bilirim.-
İçerikle alakalı da bir iki lafım var tabii: :)
Ben "Gözü kara" denilenlerdenim. Bir yolun sonunu aklım, hislerim, kalbim vs. merak ediyorsa kayıtsız şartsız dalarım, daha doğrusu dalardım, daldım. O yolun sonunda ışık falan görmem de hiç şart değil; adına şuursuzca da denilebilir ama tek neden ayaklarımın o yöne doğru gitmek istemesidir, istememdir.
"Dı.lı geçmiş zaman" kullanmamdaki tek etken çocuklarımdır. Zaman zaman aklımın kalıverdiği yollara koşuvermeme fren koyan düşüncemin tek nedeni budur.
Yine "Ben acaba ne düşünüyorum, nasıl yapıyorum, yaptım, yapardım, nasıl biriyim?" sorularını aniden kendime yönlendirdiğim güzelim yazılarından birini okudum.
İyi oluyor bu titreşim, seviyorum.:)
Teşekkürler
Sevgiler