gamyun.net'i doğru görüntüleyebilmek için tarayıcını güncellemelisin, güncelleyemiyorsan başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsin.

BLOG

GDO 'LU GIDALAR UNUTULDU MU ?

19 Haziran 2012, 13.19
A- A+

 

Gün geçtikçe gündemdeki haberlerin yarattığı üzüntüyü anlatamam...zaten gerek yok türk evladı olan anlar .... diyerek Şehitlerimizi anıp ailelerine yakınlarına baş sağlığı diler , askerlerimize ise sabır dilerim...

Konumuza dönersek.... Yine sizlerle yaşadığım üzücü bir olayı anlatmak ve  küçük ama önemli bir uyarıda bulumak istiyorum.

Altı yaşında henüz küçücük bir bebek çocuk değil bebek diyorum... Bu GDO'lu gıdalar sebebi ile suan ergenlik dönemini yaşamaya başlıyor....Henüz farkında değil , eğer aile bilinçli olmasaydı belki de yarın on beş yaşına girmiş ablaları gibi ergenlik dönemini o altı yaşında görecek ve çocukluğunu yaşamadan büyüyecekti...Neyseki suan tedavi sürecindeama hala bilinçsiz gördüğü tedavinin farkında bile değil o sadece bir küçük bebek....şükürler olsun şuan tedavi olacak ve bundan sonra sağlıklı bilinçli büyücek....

Ama düşündüm ki iletişim araçlarımız güçlü olduğu halde hala bilinçsiz aileler var etrafımızda bunu burada anlatmak istedim ki etrafımızdaki bilinçli bilinçsiz insanları uyarıp bir nebze de olsa bir çocuğu kurtarmış olalım....istedim...

Yazık ne yazıkki daha çok para kazanmak için sağlığımızla oynayan vicdansız insanlar....küçücük cocuklara bile acımadan işlerine hala devam ediyor.... Gözlerini para hırsı bürümüş bu insanlara dur demek aslında bu kadar zor değilken neden hala ülkemizde çoğunluğu bizim ülkemizde...neden durmuyor...neden...

Bir aile GDO'suz beslenmek için zengin olmak durumunda ya da tarlası bahçesinin olması şart....peki ya diğerleri ? parası olmayan GDO'lu beslenmek zorunda nasıl bir adalettir bu anlam veremiyorum...

Organik ürünlerin fiyatları tavan yapıyor...Zenginler faydalanabiliyor... Ya diğerleri...Kimin umrunda değil mi? Bunun sorumlusu kimler acaba....

Çocuklarımız GDO'lu büyümesin.....Bilinçlenmek, bilinçlendirmek bizim elimizde....

BURADAN ANNELERE SESLENİYORUM....

cicibebeci,mısıruncu,labneci,şekerci,fruktozcu,tuzcu,paketlenmiş gıdacı,GDO cu anneler duyun sesimi! Bu olayda erken teşhis hayat kurtardı!Şimdi bir şey görmediğiniz çocuklarınızın sağlığıyla nasıl oynuyorsunuz farkında mısınız???

 

YORUMLAR

19 Haziran 2012, 15.15
Merak etmeyin yakında organik ürün diye bir şey kalmayacak tozlaşma vs ile. Adalet yerini bulacak bulacak da kimin umurunda sanki?

Bu hassas ekolojik konudan yola çıkarak ben de bir konuya değinmek istiyorum.

BİLİNÇSİZ KULLANILAN ANTİBİYOTİKLER

Evet maalesef ki ota boka antibiyotik kullanımı nedeniyle bir sürü bakteriyi dirençli hale getiriyoruz. Alınan antibiyotikler vücuttan atıldığında yok olmuyorlar kanalizasyona karışarak bir çok bakteriye ulaşıp onların evrim geçirip süper bakteri olmalarını sağlıyorlar. Sonra da vay efenim biyolojik silah bilmem ne zırvalıkları başlıyor.tamam onlar da var olabilir ama esas silah biziz. Mesela gereğinden fazla temizlik, titizlik süpersonic hijyen sağlayıcılar vs.

nedemişler "öldüremediğin şeyi güçlendirirsin"

Duyarlılığınıza sağlık...
19 Haziran 2012, 15.35

GDO lu gıdalara izin verilirken denetlemenin zor olacağı düşünülmedimi? Yo düşünüldü bilerek önderlik edildi. Bir kaç tane firmaya getirisi için milletin sağlığı önemlimi.

GDO lu her besin sadece insana değil hayvanlarada kötü etki ediyor. Bu besinlerle beslenen yenilen hayvanlar GDO lu besin oluyor ve sofralarımıza et, süt, yumurta... olarak giriyor.

GDO lu besinlerin insanlara zararları ortalama bir insan ömrü kadar süre sonra ortaya çıkacak. Tabi o zamana kadar ucubelere dönmüş bir hal almamızda mümkün.

Konu uzun yorumu uzatmadan kısa bir örnek vereyim: İneklerde süt verimini artırmak için düşük önleyici hormon veren uyanık art niyetliler var. Kontrolsüz satılan bu ilaçların sütü artırdığını öğrenmişler normal hayvana içiriyorlar.

Süt-ürününü tüketen hamile bir kadınsa; doğacak bebeklerin ilk 20 yılda cinsel organ kanseri riski yüksek, bu çocuklarda cinsiyet kromozomlarının yanlış dizilimi mümkün(erkek görünümlü kız, kız görünümlü erkek, kısırlık ihtimali çok yüksek), ilk 20 yıl başka organ kanserlerine yakalanma oranlarıda yüksek.

Süt-ürününü tüketen annede kanser riski ile karşı karşıya.

Süt- ürününü tüketen erkekte kadınsı meme büyümesi, üreme organ kanseri ve diğer organ kanserleri riski oldukça yüksek.

GDO lu besinlerin büyük çoğunluğu hormonal aktiviteyi ve savunma sistemini kötü etkiliyor. Özellikle çocuklarda infertilite riskini artırıyor. Sizin örnekteki çocuk erken pubertaya girmese bile zorunlu olarak baskılayıcı hormon almak zorunda.

Üç çocuk doğurmanın ne anlamı var kısır olacaklarsa ))) Gülüyorum ama sinirden...

Konuya dikkat çektiğiniz için teşekkürler. İletişim araçlarında bu konulara pek yer verilmiyor. Magazinlerin reytingi daha yüksek. Çünkü halk duyarsız.

Şehitlerimize ALLAH'tan rahmet diliyorum. "Dadandırma darı gelin dadanırda yine gelir" Sözündeki gibi birilerini el üstünde tuttuğumuz sürece daha çok şehit vereceğiz... Malesef...

19 Haziran 2012, 15.46

Evet çok doğru söylediniz...

Tozlaşma yolu ile malesefki kendimiz bile organik ürünler yetiştiremiyoruz... Organik olan ürünlerin pazarlarda satışı dahi yasaklanmış... Öğrendiğim kadarı ile en fazla GDO'lu ürünlerin satış yoğunluğu Türkiye'mizde olması da ayrı bir üzüntü verici olaydır.

Oysa diğer ülkeler kendi pazarlarına üretim yerlerine vs. GDO ürünleri sokmamaktadır...

Vicdanın önüne paranın geçmesi insanlığın tamamen öldüğünü hatta mezarda çürüdüğünü göstermektedir....

Paraların içinde boğulmalarını dilerim...

 

19 Haziran 2012, 15.51
konuyla ilgili aslında çok konuşmaya gerek yok..üretim gıdalarından mümkün olduğu kadar uzak durabilmek sağlığımız ve sağlıklı çocuklar yetiştirebilmek için şart..ama nasıl ve nereye kadar durabiliriz onuda bilmiyorum..hele bilge güneş'in yorumuna katılmamak mümkün değil.en azından bu konuda daha dikkatli olabiliriz.
19 Haziran 2012, 15.55

Duyarlılığınızı  taktirle karşılıyorum.Ve hatta alkışlıyorum.Emeğinize gölge düşürmek  yada  eleştirme  amacı güdmeksizin  bir konunun altını çizmek istiyorum.

  Gdo  kapsamlı ve kendi  içinde çeşitlilik  barındıran bir konu.Beslenme konusundaki  hassasiyetimi beni tanıyanlar bilir.Esasen  Akdenizli  olmama rağmen ,Ege  mutfağını  esas   olarak   benimsemiş olmam, kendi yol   haritam içinde zamanla yukardaki GDO  konusu  üstüne  beni düşünmeye ve meraklı sorular  sormaya yöneltti.  önce ideolojik, sonrasında   ekonomik  nedenlerle  dayatıldığını  zaten   biliyorum bu ayrı konu.

  GDO' nun çeşitliliğinden bahsetmiştim.Bir örneğini paylaşayım. Karpuz gelişimini  2 ayda tamamlıyorsa, kabak  20  günde tamamlar.Kar  payını arttırmak ve zamandan kazanmak için napıyor üretici?  Öncelikle  kabağı  ve karpuzu  dikiyor.. ve  meyve dönemine yakın karpuzların uzamış budaklarını kesip,kestikleri kök  halindeki  kabakların  uzantılarına  çok basit bir işlemle, hatta bildiğimiz çamaşır mandalı ile  tutturmak  suretiyle aşılamış oluyor.Ve  2 ayda  olgunlaşması  gereken karpuz,kökü kabak olduğu için  kendini kabak  zannedip  20 günde olgunlaşıyor:) İşte  ilaç bile kullanmadan soframıza gelen  ve genetiği ile  oynanmış   besin.Gdo  kapsamında ve  kanserojen  maddeler içeriyor.

  Asıl  konuya gelince;  Gdo'lu  ürünlerin  kanserojen ve zararlı yönlerinin varlğına dikkat  çekiliyor.Ama   çok balık yiyen bir insanın süzgeçleri  çıkmıyorsa , yada çok yumurta yiyenler  gıdaklamıyorsa, bir dizi işlemle erken olgunlaştırılmış  gıdaları  tüketmekte  insanları erken olgunlaştırmaz  yada ergen yapmaz kanaatindeyim. Ozaman yukardaki  verdiğim aşı örneğinde, yaşlı kabak köküne  genç  karpuz   fidanını aşılayarak elde edilen karpuzu yemek  yaşlı insan  cildini gençleştirir sonucu  çıkması gerekirdi.Bu nedenle verdiğiniz örneği bilimsel bulmamakla birlikte, hastalığın  nedenleri  üzerine tartışacak bilgiyede  sahip  olmadığımın altını çizmek isterim.

  En az tarım  ilaçları kadar     genetiğiyle oynanmış gıdalarında  denetlenmesi  ve Tarım Bakanlığının gözetiminde   sağlıklı koşullarda  yetiştirilmesi  önce insan diyebilmenin gereğidir.

  Emeğine sağlık.Duyarlılık;  bağış yapmak gibidir  ve bu bağışın  makbuzu yoktur. Kimlere ,  ne zaman  ulaşacağını bilmeden, bu bağışları yapmak;  zengin  gönüllere  hastır.Kalemindeki   cömertliğinin yüreğinden geldiğine inanıyorum.

19 Haziran 2012, 16.10

beymen33

CEVAP: Malesefki bilimsel olarak kanıtlanmıştır söylediklerim ve malesefki hormon bozukluğuna yol açan GDO'nun gelişmekte olan bir bebeği etkilemesi de normaldir.. Erken yaşta vücudunun bir kadına dönüşmesini görmekte bir anne ve babaya verdiği acıyı ancak yaşayan bilir... Amacım bir nebze de olsa bilinçlendirmek

'' Çocuğum kilolu ,ama sevimlide '' diyen anneler ve babalara sadece küçük bir uyarıdır...

Ergenliğin son evresi regl dir. Bu evreden sonra yapılacak hiçbir şey olmayıp,5 yaşındaki çocuğunuzu malesef ki 17 yaşında bir çocugun duyguları ile hareket ettiğini görmeniz de normal olacaktır... Yani çocukların bu güzel yıllarını dahi görmek mümkün olmayacaktır....

Bu dönemde;

1.Evre çocukta vücudunda tüylenmelerin olması (genelde bu sebeble doktora götürülmez)

2.Evre vücunda meme büyümesi

3.Evre hemen ardından regl olması'dır

Bu evreleri yaşayan 6 yaşında bir çocuk ve bunları yaşarken anlamayan bir aile ....

 

19 Haziran 2012, 23.18
Balık baştan kokarmış,bu  iş bizlerin bir kaç  ürünü almamamız ile çözümlenecek bir olay değildir.Hangisini almıyalım,MISIR mı,pirinç mi,badem mi,ceviz mi?Tavuk veya kırmızı etmi yemiyelim.Unlar  öyle,ekmekler lastik gibi ,Ballar ,sucuklar ,sütler,yoğurtlar......... Allah aşkına yenecek ne kaldı geriye söyler misiniz? Yabancı ülkelerin geriye gönderdikleri armutları biz yemezsek kimler yiyecek.Bir gecede kızaran çilekleri,et gibi kirazları.Saydıkça tansiyonum yükseliyor.Gemilerle gelen angusları .Yapmayın ya insaf vallahi insaf .
20 Haziran 2012, 02.16
etrafimiz kanser iceren risklerle dolu bunlarda eklendi ohhh  omur yasi git gide kisaliyo  okuyunca ne geldi aklima rahmetli babannem bahce ekerken genc  gelinler kizlar   evlenirken  bahce isi yapmam sarti kosmuslardi tabi herkes degil koyde yasayim ekmiyenmi vardi,  tabi benim zamanimda sonra babannem demistiki  okucagim diye tirnaklari kirilcak diye  topraga deymiyo  elleri vah vahhhhhhhhhh  manavdan alin gidinde sen ekme ben ekmim kim ekcek manava kim getircek:D pazara kim getircek ciftci milletin efendisidir herkes armut pis agzima dus diyoda kim pisircek , eskiden kose bucak bos yer kalmazdi suraya bak butun bahceler bos  orman olmus bag olacagina dag olmus  diye hayiflanirdi rahmetli.erkeklerimiz iste bayanlarimiz bahcelerdeydi eskiden tabi bu koy  hanimlari icin diyorum. simdi ise  yumurtayida, sutude, sebzesinide,meyvesinide, herseyi marketten  aliyoruz eeeeeeeee:) kusura bakmayin  gulmemin sebebi  rahmetli babannemin genc kiz ve gelinlere hem ekip hem soylenirkenki hali geldi  gozumun onune siz anca naylon kari olursunuz diye soylemleri allahim daha neler neler.neyse  dalga gectigimi dusunceniz   ama  sinirimden guluyorum  ne varsa eskilerde varmis derlerdide  bir kulagimizdan cgirip digerinden cikardi heh simdi geldi zamani iste.eski yiyeceklerinde, sevgininde, saygininda, guvenli yasamaninda, saglikli beslenmeninde, herseyin hakikatinin arar olduk herseyin sahtesiyle avunur olduk:((( offffffffff rabbim muhafaza etsin insallahhh cumlemizi . insana degilde paraya tapan insan hayatiyla oynuyanlarinda yanlarina kar kalmasin.
17 Eylül 2013, 16.21
evet arkadaşlar malesef yenecek pek birşey kalmadı.gelecek nesil için gerçekten bu olaylar dahada korkutucu boyutlarda olacaktır
Yorum yapabilmek için ÜYE GİRİŞİ yapmalısın