Güzel yurdumun o günlerdeki insan manzaraları gözümde canlanııverdi ,hele bide arkadan gelipde gişedeki memura bir şey soracam deyip işini hallettirmeye çalışanlarda yokmu hem kızar hem gulerdimm..iyi bilirim birde bu işi meslek haline getirnler vardı acil işi olanlara sıralarını satarlardı ,sonra tekrar girerlerdi bu boyle devam ederdi...Paylaşımın icin teşekkürler sanki ihtiyarlamışız gibi hissettim kendimi...))
Yine çok güzel bir paylaşım canım...çok utandığım bir günü anımsattı bana...Kimlik çıkaracaktım ve sırada beklmeye tahammülüm olmadığından tanıdık bir polis memuru eşliğinde girdim daireye..cok uzun bir kuyruk vardı ve ben memur ile birlikte kuyrugun en başına gittim ,memur " yakınım " deyip ilginlemelerini rica etti, böylelikle ilk sıra bana gelecekti..ben beklerken sıradan bir kız yüksek ses ile " ben universite ögrencisiyim ve sınavlarım vardı bugün,sabahtan beri burda sıra bekliyorum,sizce bu yaptığınız ne kadar etik dedi..öylesine utamdım ve öylesine hak verdim ki o genç kıza.dudaklarımdan sadece iki kelime dökülebildi, " evet haklısınız" dedim ve çıktım...
ve bir daha asla torpil ile resmi daireye gitmedim..
Sıra bekleme konusunda , daha doğrusu sıra atlama konusundaki becerim yazının başlığı ile bağdaşmasada kaleme almayı isterdim.Ama uyanıklık olarak kaleme almayı düşündüğüm yorumum, şu günlerde başıma gelen olaylada bağdaşmayacağı için ben paylaşımın rüzgarına göre yorum yapayım:))
Güncel bakarsak bana sıra adabını öğreten numaratörlerden aldığım numaralar değil, insanların güler yüzü ve yaşlıların önüme koydukları geleceğime dair fotoğraflar oldu...
Emeğine sağlık babel.. küçük bir fotoğrafta sen sunmuş oldun bana geleceğe dair:))
babelimmm eskiye çok güsel deyinmişin önceden cay seker sırası beklerdik almak için şimdi ise sıra beklemeden kolayca alıoz deelmi...şimdi artık sıran şu numara diyolar ve artık kimseye sıramızı vermiyoruz...günümüzün bize getirdiği ne çok kolaylık var deelmi ama aldıgı okadar çok şey varki :((( anlatımın süper olmuş keşke hiç unutmasak o günleri va bugünün degerini bilsek...emegine yüregine saglık canımmm....
pekii o numara yapanlarla karşılaşınca nasıl davranıyorsunuz ?
heh heh heh :)))) benim aklımada kızlara cep telefonu olmadıgı için küçük kagıtlarla seni seviyom diye kısa mesajlar yazılırdı .. aşk mektupları falan işte :)) ne adamım ya
Ya ben şimdi nasıl itiraf edeyim bilmiyorum:) Ben hamileyken McDonald's da uzun bir kuyruğu gözüm almadı ve bebek beklediğimi ve acil girmem gerektiğini söyledim. Bütün kadınlar iyiydi, sıra mı olur hamileye dediler, ohh harika bu dünya. Ama ama ama :(( ben bunu gördüm ya kaç kez kandırdım hamileyim ben diye ve jupss tuvalete attım kendimi.Düzinelerce bebeğim olması lazımdı o kuyruk kandırmacalarıma . Ama bu benim küçük bir kızken okul çıkışı oyalanıp evde de babaannemin olmadığı o gün yüzünden oldu!! Anahtarı yukarıya kaldırılan pencereyi açarsam arkasından alabilecektim ama o kuvvetle ben pencereyi kaldıramadan kaçırmıştım. Bilinçaltım işte bu olayla kap karadır kap karaaa. Bir gün yaşlanıcam ve bu numarayı yutturamıcam biliyorum :) Şey ama, dua ederken bu hatalarım için af diliyorum ben, kızmayın hemen
Sizin dediğiniz sıraları filmlerde gördük biz. Bizim üniversite harç yatırma kuyruklarımız oldu kampüsü dolaşacak kadar uzun kuyruklar ))) Bir kişinin yanına selam veren durur o sıra milimetrik ilerler hatta mesai biter ertesi güne kalırsınız. Ne sohbetler doğar o kuyruklarda aklınız durur ))) Bankaları hiç sevmem şükür kart var dışardan yapıyoruz işlemleri.
Hastanelerdeki kuyruklarda tanıdığım çok olmasına rağmen asla araya yada öne geçmem. Çünkü orda sıra daha önemli. Herkezin kendince sebepleri var acele ediyorlar. Zaten insanların canı burnunda birde öne geçerek eziyet etmenin manası yok. Hastanede kendim için değil annem için beklerken üzüldüğüm kadar asla üzülemem. Lütfen hastanelerde imkanınız varsada sıranıza uyun. Yaşlı, özürlü, dayanamacak durumda ve hamile olanlara öncelik zaten var ama duyarlı olanlar çok az!!!
O değil de sırayla ilgili en kötü tecrübem yıllar önce bir atm sırasında oldu.Kurban Bayramı arefesi sanırım devlet maaşları o gün veriyor ben de öğrencilik yıllarım para çekicektim sanırım.Girdim sıraya atm bozulmuş, bekle babam bekle.Sıra, yılan gibi kıvrıla kıvrıla caddeye kadar uzuyor, tam seyirlik yani. Kuyrukta her çeşit insan var. Beklerken bu insanlar kaynaşıyor, sohbetler koyulaşıyor falan benim arkamda askeri öğrenciler var. önümdeki adamda da bıçak var biletmek için yanına almış sanırım.İnsanlar beklemekten gerilmiş, ön sıralarda bir kaç kez kavga çıkıyor seslerini duyuyoruz mesafe o kadar uzun ki tam göremiyoruz.Ben bıçağa baktıkça dua ediyorum bizim tarafa sıçramasın kavga diye. bayram üzeri kurbanlık olmakta olabilirdi kaderde :) Mağazalardan birinde de Kıraç-endamın yeter çalıyor(nasıl bir travma yaşadıysam kuyrukta, duyduğum şarkıyı bile hatırlıyorum :S). İnsanlar atıp tutuyorlar, çeşitli çözümler sunuyorlar falan, konuştukça gerginlikleri azalıyor. inceden çiseleyen yağmur da bir yandan. Arada kaynak yapmaya çalışıp gerilmiş sinirlere toslayıp arkasına bakmadan gidenler var. Ne ararsan var. Yerel bir tv bile gelmiş bu mükemmel manzarayı ölümsüzleştirmeye o derece yani. Öğlen girdiğim sıradan akşama doğru çıkabildiydim.
Çook yıllar önce yazarında bahsettiği gibi bunu her gün yaşayanlar vardı. Çok çabuk unutuyoruz.
Sira beklemedim, sag olsunmu desem, Allah rahmet etsinmi desem yasiyormu bilmiyorum.
Bir akrabamizin Bakkaliyesi vardi, ihtiyacim ne varsa kenara koyardi:)))
Evde, ev sahibini uyandirdik bir gece.
Sigaramiz bitmisti, gece saatin bilmem kaci.
Ahsap bina, biz alt kattan orta sesle hem Mehmet amca diye sesleniyoruz, hemde hafiften tavana vuruyoruz. Adam korkmus olacakki, heyacanla hopp cocuklar biseymi oldu diye sordu?
Önemli birsey yok Mehmet amca, sigaramiz bittide acaba sizde varmi:)))
Adam hem söyleniyor hemde bafra sigarasini balkondan atti.
Varlik icinde darlik cektik.
Saygimizi, sevgimizi, dürüstlügümüzü kaybetmedik yinede...
Tesekkürler Babilkulesi, bizi eskilere götürdünüz...
Ben de bilmem bahsettiğiniz dönemleri , sadece bazen annemden dayılarımdan dinlerim, bazen de annemin eski günlüklerinden defterlerinden filan okurdum , dayılarımın döşek aralarına sakladıkları kitapları çizgi romanları filan dinlerdik sonra sokağa çıkma yasaklarını ev aranmalarını duyulan silah seslerini anlatırlar biraraya geldiğimizde..
Ama sıra bekleme deyince benim şapşallıklarım gelir aklıma :))) bankaya girip sıra numarası alıp onca bekleyip sıra bana geldiğinde aslında yanlış bankaya girmiş olmuşluğumda var , gişe memurunun yüzünü asla unutamam :)))
Teşekkürler paylaşım için...
YORUMLAR
Yine çok güzel bir paylaşım canım...çok utandığım bir günü anımsattı bana...Kimlik çıkaracaktım ve sırada beklmeye tahammülüm olmadığından tanıdık bir polis memuru eşliğinde girdim daireye..cok uzun bir kuyruk vardı ve ben memur ile birlikte kuyrugun en başına gittim ,memur " yakınım " deyip ilginlemelerini rica etti, böylelikle ilk sıra bana gelecekti..ben beklerken sıradan bir kız yüksek ses ile " ben universite ögrencisiyim ve sınavlarım vardı bugün,sabahtan beri burda sıra bekliyorum,sizce bu yaptığınız ne kadar etik dedi..öylesine utamdım ve öylesine hak verdim ki o genç kıza.dudaklarımdan sadece iki kelime dökülebildi, " evet haklısınız" dedim ve çıktım...
ve bir daha asla torpil ile resmi daireye gitmedim..
Sıra bekleme konusunda , daha doğrusu sıra atlama konusundaki becerim yazının başlığı ile bağdaşmasada kaleme almayı isterdim.Ama uyanıklık olarak kaleme almayı düşündüğüm yorumum, şu günlerde başıma gelen olaylada bağdaşmayacağı için ben paylaşımın rüzgarına göre yorum yapayım:))
Güncel bakarsak bana sıra adabını öğreten numaratörlerden aldığım numaralar değil, insanların güler yüzü ve yaşlıların önüme koydukları geleceğime dair fotoğraflar oldu...
Emeğine sağlık babel.. küçük bir fotoğrafta sen sunmuş oldun bana geleceğe dair:))
Sizin dediğiniz sıraları filmlerde gördük biz. Bizim üniversite harç yatırma kuyruklarımız oldu kampüsü dolaşacak kadar uzun kuyruklar ))) Bir kişinin yanına selam veren durur o sıra milimetrik ilerler hatta mesai biter ertesi güne kalırsınız. Ne sohbetler doğar o kuyruklarda aklınız durur ))) Bankaları hiç sevmem şükür kart var dışardan yapıyoruz işlemleri.
Hastanelerdeki kuyruklarda tanıdığım çok olmasına rağmen asla araya yada öne geçmem. Çünkü orda sıra daha önemli. Herkezin kendince sebepleri var acele ediyorlar. Zaten insanların canı burnunda birde öne geçerek eziyet etmenin manası yok. Hastanede kendim için değil annem için beklerken üzüldüğüm kadar asla üzülemem. Lütfen hastanelerde imkanınız varsada sıranıza uyun. Yaşlı, özürlü, dayanamacak durumda ve hamile olanlara öncelik zaten var ama duyarlı olanlar çok az!!!
Çook yıllar önce yazarında bahsettiği gibi bunu her gün yaşayanlar vardı. Çok çabuk unutuyoruz.
Bir akrabamizin Bakkaliyesi vardi, ihtiyacim ne varsa kenara koyardi:)))
Evde, ev sahibini uyandirdik bir gece.
Sigaramiz bitmisti, gece saatin bilmem kaci.
Ahsap bina, biz alt kattan orta sesle hem Mehmet amca diye sesleniyoruz, hemde hafiften tavana vuruyoruz. Adam korkmus olacakki, heyacanla hopp cocuklar biseymi oldu diye sordu?
Önemli birsey yok Mehmet amca, sigaramiz bittide acaba sizde varmi:)))
Adam hem söyleniyor hemde bafra sigarasini balkondan atti.
Varlik icinde darlik cektik.
Saygimizi, sevgimizi, dürüstlügümüzü kaybetmedik yinede...
Tesekkürler Babilkulesi, bizi eskilere götürdünüz...
Ama sıra bekleme deyince benim şapşallıklarım gelir aklıma :))) bankaya girip sıra numarası alıp onca bekleyip sıra bana geldiğinde aslında yanlış bankaya girmiş olmuşluğumda var , gişe memurunun yüzünü asla unutamam :)))
Teşekkürler paylaşım için...