gamyun.net'i doğru görüntüleyebilmek için tarayıcını güncellemelisin, güncelleyemiyorsan başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsin.

BLOG

Yolcu gözü ile yollar

13 Temmuz 2012, 15.55
A- A+

Evden çıkıyoruz annemden kalma alışkanlık tüm alınanlar kontrol ediliyor (liste yaptık, çek ettik hepsi tamam).  Buzdolabı dışında tüm elektronik araçlar, tüp, su kapatıldı, kapılar kontrol edildi. Dualar edildi. Tamam artık tatile çıkabiliriz.

Daha şehirden çıkmadan ilk falso, yine yol çalışmaları var. Düştük harfiyat yola herkez söyleniyor (veryansın boyutunda her sene bizimi bekliyorlar, düzgün yapmıyorlar her sene aynı yol yapılırmı? söküp söküp yine yapıyorlar milletin parasını sele suya döküyorlar ... ).

Yengemle abim sohbete daldılar bizde arkada yaramazlık derdindeyiz. Yollukları tırtıklamaya başladık. ilerde leblebinin anavatanına iniş yapacağız yol leblebisiz olurmu? Olmazzzzz )))

İşte orda leblebiciler var acil iniş sinyali veriyorum ))) Ismarlanan ve sade leblebileri aldım artık yolluklar süper.

Tarlalar, ekilenler, havanın sıcaklığından bir önceki senelerde gördüklerimizle kıyaslamalar yapıyoruz. İlleri illerle, kasabaları diğer kasabalarla ve köyleri kıyaslıyoruz. Burası daha temiz, daha bakımlı, mimarisi ve pilanı daha sade yada karışık, ne güzel çiçekler, göz alabildiğine ova ... Yıl boyunca uzun uzun bölüşemediğimiz düşüncelerimizi duygularımızı paylaşıyoruz. Abi kardeş, yenge görümce, baba kız - oğul, karı koca...

Leylekler o kadar çok ki her yere yuva yapmışlar. Dalıyorum bir ara insanlarda leylekler gibi öyle yada böyle yer değişiyorlar, durumlarını değiştirme ihtiyacı hissediyorlar. Bahaneleri ne olursa olsun kablarına sığamıyorlar.

Sıkılmamak için yanımıza kitaplar aldık, yollar o kadar canlıki pek gerek kalmadı sıkılmaya. Mola vermek lazım arada bir. Şoförün konforu önemli dinlendirmek lazım. Kalabalık mola yerlerine göre sakin ama temiz tesislere bakıyoruz. Batıya tuvaleti temizliği öğreten biz şimdi kademe kademe resimli tuvalet dersi alıyoruz. Lavaboda resimler var. Düşünüyorum pekte haksız değiller. O kadar açık el yıkama tarifine rağmen buldukları gibi bırakmayanlar var.

Çalışanlardan biri 'arabayı yıkayım abi' diyor, canımıza minnet çay içiyoruz. Küçük bir tesis ama temiz, otantik bir kaç köşe yapmışlar çay için yolcular dinlensin diye. Oturaklar var kilim desenle kaplı. Ortada bakır bir sini kalaylanmış ve işçiliği çok güzel. Urfalı bir usta yapmış (ellerine sağlık tek tek elle işlemiş her bir deseni siniye, şimdilerde fabrikasyon ve dövmeli bakırlar var). Bakırdan açılıyor konu ve unutulan zanaatlara yola çıkıyor...

Bir sonraki durak için yola çıktık bu arada anlaşmışçasına trafik ihlalleri var ve çıldırma boyutunda gidiyoruz. Eyvahlar, sitemler, öfkeler birbirini kovalıyor. Genelde pat diye yola atlayan ve sol şeritte ısrarla kalanlar, sinyalsizler, makaslama sureti ile aklınca sörf yapanlar, ... Hele gece uzunları sürekli açık tutarak karşıdan gelen sürücüleri kör etmeye kararlı olanlarda cabası. Birde tek şeride düşünce yol boş işareti veren çok bilmişler var (Boşsa kendin gitsene), yok illa maraza çıkaracaklar. Hepsi olmasada bazı gurbetçilerin farklı trafik davranışlarını görüyoruz.

Yolcular acıktı yemek lazım ama her sene durakladığımız yere değil yanına gitmeye niyetimiz var. Önce kalacak yer ayarlayalım diyor abim. Yer olması ihtimali olan uygun oteller dolu, misafirhanelerde dolu. Millet kongre yapacak zamanı bize ayarlamış. Yok bu konuda tatil acentamız hatalı. Bu sene bizi iyi oyaladılar ve son gün gideceğimiz yeri bildirdiler. Yoksa hedefler ve hayaller farklı idi. Şehirde iki üç tur attık çünkü herkez farklı bir yönü tarif ediyor kaybolduk ))) Gidi gidiverecen gari, ilerdeki altın toptan sağa dön, git git git sonra sola dön... döndük durduk işte ))) Her yıl mutlaka bir ilde böyle cebelleşiriz ama bu yıl yollarda kaybolma rekoru kırdık.

Olan bizim yemeğe oldu. Dönüşte bu hakkımızı saklı tutuyoruz zaten kaçarı yok illa iskender yiyecek herkez ))) Abim sinirden yemeği unuttu tekrar yola çıktık. Sonraki ilde aynı arama devam etti. Son karar normal bir otedle konaklamak ve tesadüf bu daha iyi oldu. Klimalı ve her odasında televizyonu olan bir suit daire. Tarif edilen bir lokantaya attık kendimizi usta ortada pişiriyor, müşteriler izlerken acıkıyor (biz zaten telef durumdayız gösteriye gerek yok ), menüde kalanlardan tercih yapıyoruz.Gecenin o saatinde açık yer bulduğumuza şükrederek yemeği afiyetle indiriyoruz mideye.

Aşağılara indikçe yollar, simalar farklılaşıyor ve biz daha batıya gidiyoruz. Öncekiler kadar olmasada yine yol kenarları pet şişe kaynıyor ve malesef çok kirlilik var. Anlamadığım kendi çevresini temiz tutan insanlar 15 yada 20 gün için geldiği bu mekanları ve yol üzerindeki kullandığı yerleri neden kirletirler. Yerli ahali gidenlerin pisliğini toplamak temizlemek zorundamı?

Kalacağımız yeri bulmak içinde bir kaç tur attıktan sonra telefonla yönlendirmeler yardımı ile nihayet otele ulaştık. Gurbetçilerin ortak olduğu güzel bir site. Denizede yakın. Çocuklar ve yetişkinler içinde fazlası ile havuzları mevcut.

Gelipte gezmeden gitmek olmaz; Biraz geziyoruz sanki kovboy filmlerindeki bir kasabadayız, Neredeyse tamamen ingilizce yazılı ilanlar, kahvehane kovboy barı arası turistlerin oturduğu mekanlar, kıyafetle denize girenler yeterli olmayan hijyen ve plaj donanımları vs. (Sanki denize girermişim gibi bananeyse :) ). Aslında sağlıklı olan havuz yerine denizde yüzmek - yüzenler için, denizi kirletmeseler daha iyi olacak.

10 günlük tatilin her günü ayrı eğlenceli ayrı maceralı. Çıkacağı katı şaşıranlar çok oldu demekki dalgın bir milletiz. Kapıyı açıyoruz 'AA pardon yanlış gelmişim' diyorlar )))

Gamyunda fıstıksız bir tombala geçirdim (internet bağlantısı zayıftı kablosuzda) ve kavgada çıkmadı, çekirdek çitleyemedik. Tam bir kavga çiksa izlesem diyorum, oyunda kavga çıkacak masada sohbeti kapattım şükür onuda atlattık, benim dahil olmayacağım kavga lazım )))) Kalk uyu diyorum kendime dışardan sesler geliyor. Başka şey dilesem olacak işte niye dilek hakkımı boşa kullanıyorsam ))) Lobi ve barda kavga var, ortalıkta sandalyeler şezlonglar uçuyo. Adamlar birbirlerine girmisler. Bir kaç bayan vardı tüydüler )))))

Tek madur olan yengemle benim. Daha önceki yıllardan kötü deneyimler bizi mutfağa hapsetti. Tatilde mutfaktan çıkamayanlardanız. Benim için farketmesede yengem baya bozuldu sert rüzgarlar esti. Allahtan çocuklar ve ben dalgakıran vazifesindeyiz yoksa durum kötüye gidecek )))

Dönüşümüz daha sakin olmak üzere bir tatilde böyle sona erdi. Ama demeden geçemeyeceğim. Bizim milletin ilginçlikleri bitmiyor. Lavaboların çoğunun kapısı kilitli, iki tane açık bulduk. Hay bulmaz olaydık. Başka mola mekanı arıyoruz. Petrollerde daha disiplinize diye birinde durduk. Ordada kapalı. İçerden biri çıktı yabancı turist (orta doğu kökenli) ve wc nasıl kullandı akıl erdiremedik. Görevliye eksikleri söyledik düzeltildi.  Bunlar normal çünkü biz daha sonraki bir durakta klozetin üzerine çıkarak yan yatırana şahit olduk. İnanılması güç ancak o resimli anlatımlar yetmiyor işte.

Otobana girdik (yanlışlıkla) kartı okuttuk 20 km gitmeden bir gişe daha görevli 'tekrar okutacaksınız' diyor. Tamam bir daha işlem yaptık ve gişeden sonra otoban bitti. Düz ovada yol kesmek bu oluyor sanırım hem girişte hem çıkışta kart işleyen bir otoban...

Bu tatildede temizlikten görsel olarak ve hijyenik olarak sınıfta kaldık. Temizlikte tesis çalışanlarını değil kullananları hatalı buluyorum artık. Trafikten sınıfta kaldık. Otoban hizmetlerinden sınıfta kaldık. Karayolları tabela sisteminde sınıfta kaldık. Ağaçların arasına yerleştirilmiş küçük uyarılar yada yol gösteren tabelaları daha görsel yapabilirler. Yol gösterici tabelaları tam dönülecek köşeye koymak yerine öncesinde karar verilecek yere kurmaları gerekiyor. Karayolları yada sınırları içindeki yöneticiler yol kenarlarındaki aşırı görüntü kirliliğini engellemeliler. Bir resim çekmeye kalkıyoruz mutlaka kareye bir reklam yada büyük kocaman metal tabela düşüyor ...Kablumbağa gibi evimizi yanımızda götürebilseydik iyiydi düşüncesinden kurtulamadığımız bir tatil yaşadık.

Güzel olan eskiye oranla daha az trafik terörüne şahit olduk, istisnalar hariç daha temiz bir çevre ve mola yerleri vardı. Karayolları bazı bölümlerde otomatik hız panoları yerleştirmiş bu daha kontrollü bir yolculuk için iyi olmuş. Hem iller hemde ilçelerde değişimler güzel, yollar daha iyi. Artık lokantalar yada tesislerdeki mutfaklar daha cesur isterseniz mutfağımıza bakabilirsiniz diyorlar. Rüzgar enerjisinin daha yaygın kullanıldığını gördük sevindik. Yine her zamanki gibi yol kenarlarında satış yapanlardan tarla ürünleri aldık hem yemelik hem ev için hatta bir ara yeğenlerin 'isterseniz gitmeyelim her tepede dura dura yolda kalacağız' sitemleri oldu.

Neye niyet neye kısmet oldu hayallerde güney vardı batıya gittik. Herkeze iyi tatiller bunlar benim (bizim yaşadıklarımız ) gördüklerim.

YORUMLAR

14 Temmuz 2012, 11.48
eğlenceli tatil güzel macera olmuş =)   gamyunculara tatil olarak önerebilcem  yer, hem ucuz , hemde doğa tarih olarak , çanakkale gidip görülmesi yer insanlarıda çok sıcak kanlıdır birazcık dedikoduları var ama olsun =) 
14 Temmuz 2012, 13.27
Çanakkale hep planlarda var bir türlü nasip olmadı. Umuyorum mutlaka gideceğiz. Tatil olarak side deneyimimiz en iyi tatilimizdi )))
Yorum yapabilmek için ÜYE GİRİŞİ yapmalısın