gamyun.net'i doğru görüntüleyebilmek için tarayıcını güncellemelisin, güncelleyemiyorsan başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsin.

BLOG

GADDAR HOCA

15 Temmuz 2012, 16.54
A- A+

İşten sonra eve geldim ve mutfakta cebelleşiyorum. Telefonda;

- Hocam müsaitseniz sizinle konuşabilirmiyiz?

-Tabi ki buyur (kesin not yükselttirmeye çalışacak)

- Hocam notları ilan etmişsiniz ben şimdi gördüm

- Öylen ilan ettim (erken ilan etsem yada erken görsen ne değişecekti)

- Hocam ben notumu beklemiyordum kağıdıma bakarmısınız?

- İlan ettiğim tüm kağıtları iki kez kontrol ettim maddi hata yok (zaten kontrol edilecek bir şey yok:) )

- Hocam biliyorsunuz ben rahatsızdım tahlillerim iyi çıkmadı. Ameliyat olacağım sonra ilaç tedavisi başlanacak. Doktorlar okulumu buraya aldıracaklar ama alttan dersimin olmaması lazım....

- Geçmiş olsun umarım tedavi iyi geçer. Doktorlar seni aldıramaz.Üniversiteye girdiğin puan geçiş yapacağın okula girecek puanla aynı olmalı. Alttan dersinin olması benim suçum değil. Biliyorsun ki derse gereği kadar ilgi göstermedin. Tüm uygulamalarda yoktun. Tüm doktor muayenelerine benim dersimde gittiğini söyledin başka günlerde gidebilirdin. Ödev getirmeyenler arasındasın ve rol play grubunuzda vasattı. Üstelik eğer dediğin gibi uzun bir tedavi olacaksa sen bu seneyi planlarından çıkar.

- Hocam uygulamamızı değerlendirmedinizmi?

- Bak ben sana ve seninle aynı durumdakilere bir şans verdim uygulamadan kalmadınız. Uygulamadaki değerlendirmeniz geçmenize yetmiyordu. Sınava girme hakkınız olsun istedim. Beni zorlama...

- Hocam nolur beni geçirin belki bu sene kayıt dondurmam lazım.

- Arkadaşım duygu sömürüsü yapma lütfen. Dersin başında oldukça sağlamdın ve dersin şartlarını yerine getirmedin. Sana geçmen için 48 puan vermek lazım. Finalde ortalama ile geçenlerin suçu ne? Onlara geri dönerek aynı notu ekleyebilirmiyim? Diğer kalanlara aynı notu eklesem zaten geçerler. Konuşma sinir bozucu oluyor kapatalım mümkünse.

- Tamam hocam sizi anlıyorum lütfen beni geçirirmisiniz?

- İtirazın varsa yazılı dilekce ver ancak sonuç değişmez. İstiyorsan hukuki olarak hakkını arayabilirsin. Ancak hiç bir sistem sana geçeceğin notu o kağıt üzerinden veremez.

Telefon kapandı. Yıl sonlarında sıklıkla karşılaştığımız olağan görüşmelerden biri idi. Ancak tıbbı sorununu önüme getiriyordu. Teorik derslerde sıra üzerine kitap çanta koyarak arkada telefonla çetleştiklerini, mesajlaştıklarını belki oyun oynadıklarını biliyorum.

Ben konu anlatmaya başlayınca benimle aynı ses tonunda sohbet ettiklerini ve ben susunca sustuklarını bölüm başkanlığına kaç defa ilettim. Karteks ödev verdim görsel malzeme oluştursunlar ve uygulamalarda kullansınlar diye. Hiç getirmeyenler ve başkasının önceki yıllarda kullandığı karteks leri getirenler var. Sorguladığımda öyle özür falan yok. Sonuçta önemli olan karteksin olması değilmi diye pişkinlik ediyorlar.

Uygulamalara geç gelindi (uyanamamışlar, kahvaltı etmemişler, dolmuş gelmemiş). Herkez en az bir kere hasta öğretimini anlatacaktı ama olmadı. Bütünlemeye kalan öğrenciler hasta öğretimlerinden kaçtılar hatta onları klinikte bulamadım. Ben gittiğimde kenar köşeden çıkan öğrenciler başka kliniğe gittiğimde kayboldular. Uygulamaya çıkmadan dersten başarılı olmaları için nelerin denetleneceğini söylediğim halde hepsine muhalefet ettiler. Bir kaç kere geri bildirim yaptım düzelme yok. Yinede uygulama notlarında geçme notunu vererek bir şans vermek istedim. Biliyordum yine onlar hazıra konmayı bekliyorlardı )))

Yıl sonunda çağırıyorum birini;

- Neden ödevlerini getirmedin, neden uygulamada öğretim yapmadın, nerede senin uygulama verilerin?

- Getirdim siz okumadınız geri götürdüm, ben çalışıyorum bu kadar detaya ne gerek var?

- Ödevlerini getiren arkadaşların geri almadılar. Sınıfta kaç kere dedim ödevleri geri vermiyorum diye, başka çalışan arkadaşlarında var sorumsuzluk göstermiyorlar

- Tamam o zaman hakettiğim notu verseydiniz ödev getirmediysem

- Haklısın hakettiğin not sıfırdı hata ettim kusura bakma, çık dışarı...

Hastalandığımda tedavimi ve ameliyatımı sırf dersleri aksamasın diye hafta sonuna getirdiğim öğrencilerim beni örnek almamışlar. Boşu boşuna saatlerce tek tek uygulama yaptırmaya çalışmışım. Asetatla, barko vizyonla, reel örneklerle dersi anlatmaya çalıştım. Derslikte ders dinlemekten aciz bir topluluğa, dersi geçmeyi kitap ezberlemek sanan öğrencilerime acı bir ders oldu.

Üzüntüm üniversite eğitiminden beklentilerinin gezmek tozmak olması. Sadece diploma almanın yeterli olduğunu düşünmeleri. Okul derslerine çalışmak yerine KPSS çalışmayı tercih etmeleri. Bizde yada onlarda bir yanlış düşünce var çözemedim. Eskidende aynı dersleri aynı şekillerde hatta daha kısıtlı anlatıyorduk. Öğrenciler bizi sıkıştırıyordu. Şimdi soru sorduğunda yanıt verecek biri çıkmıyor. Sistemdem,i bizdemi, öğrencilerdemi hata anlamadım.

Sonuçta öğrenciyi hasta halinde tekrara bırakan gaddar bir hoca oldum. Üzgünüm sadece öğrencilerimi eşit tutmaya çalıştım. Üzgünüm sadece benden aldıkları kadarı ile ve öğrendikleri kadarı ile notlarını iade ettim.

YORUMLAR

15 Temmuz 2012, 18.05
Haklısınız.
Ama okul dersi yerine kpss çalışanlar da haklı çünkü gelecekleri söz konusu.
Puana göre bölüm-Paraya göre meslek seçiminden, saçmalığından nasibini alıp sevmediği bölümde okuyup sevmediği işi yapanlar, yapmak zorunda bırakılanlar da haklı.Ders çalışmak yerine mutlu oldukjları şeyleri yapanlar da haklı.
Siz doğru bildiğinizden, uyguladığınız adil kararlardan vazgeçmeyin ama bunları onlara anlatırken biraz daha sempatik olabilirsiniz.kendimi onların yerine koydum da çok kötü hissettim.:) Her şeye rağmen tipe göre puan veren eğitimcilerin varlığını bildikçe sizin gibi olumlu örneklerin de olduğunu bilmek güzel.Kolay gelsin
15 Temmuz 2012, 18.44

Öğleden sonra  gamyuna girdi  ve  cebelleşiyor.  Özelde..

 -Opum müsaitseniz  biraz  konuşabilirmiyiz?

 -Tabii ki buyur  ( kesin nikini çaldırdı)

  - Opum  nikim yalan  olmuş, ben şimdi gördüm. Giremiyorum  şifremle.

  - Evet, öğleyin   farklı  ip'ten giriş yapılmış.

  -Opum nikime bakarmısınız  , kim çalmış.

  -Kontrol  edilecek bişi yok, kime  açıldıysan kabakçiçeği gibi.. o çalmıştır.

 -Opum  biliyorsunuz benim böbreğimde taş var.Kapalı ameliyattan önce kırdırma  işlemi olucak.Doktorlar  alternatif  tıp önerdiler, olmazsa taşımı alcaklar , yine olmazsa   alttan  operasyon yapacaklarmış, yazık bana.

  -Geçmiş olsun,iyileşirsin umarım.Doktorlar   alternatif  tıp öneremez.Hastaneye adım attığında  tıp  ne   gerektiriyorsa  doktorlar  onu  uygular.Tıpta ayıp yoktur,  girip alsınlar   gerektiği  gibi.

 - Opum  ispiyonumu değerlendirdiniz mi?

 - Bak ben seni  defalarca  uyardım,her özeline gelene atlama dedim..Her  bayan   profiline inanma  dedim.Beni  uğraştırma.

  -Opum  nolur  nikimi  kurtarın... benim böbreğimde taş var

 -Arkadaşım  duygu  sömürüsü yapma.  Özelde  konuşurken böbreğini  feda  ediyordun karşındakine..Gecer gecer, unutursun büyüyünce.Sıfırdan  bir nick  al, sıfırdan başla.

 -Tamam  opum sizi anlıyorum,lütfen nickimi  kurtarırmısınız?

  -İtirazın varsa gmsnn'ye  git.Ancak sonuç değişmez.Kendi  ellerinle vermişsin bilgilerini. Yapacak bişi yok.

  Özel kapandı.Gamyunda sıklıkla karşılaştığı  olagan  görüşmelerden biriydi op için.Ancak üye   tıbbi   sorununu öne sürüyordu.Zaafını kamufle etmek için.Annesinin  doğum yerine   kadar,  kendi doğum tarihine  kadar   hiç tanımadığın üyeye bilgilerini  vermişti.  Ve  bunları biliyordu  op.

    Tutumunu  taktirle  karşılıyorum  Ezelim.Fikirlerinden  sapmadan  hoş bir  anı  olarak yaptığın  sunumunu  , hoşgörüne  sığınarak  yaşanmamış  bir  olaya  uyarladım:)  Devamını getiremedim çünkü  süreç  işliyor :))

    Tekrar emeğine sağlık.Paylaşımını okurken   gizlice  taraf  oldum.Kendim için değil, Öğrenci pskolojisini de düşündüğüm için :))

15 Temmuz 2012, 19.24
ezelim...sevgiyle saygıyla eleştiriyorum sizi...duruşunuzu takdirle karşılıyorum...ama taraf olmadan da edemiyorum..acaba o öğrenciye içi rahatlasın diye"tamam bir daha okuyacağım"mı deseydiniz...yanılma payınızın olma ihtimalini düşünerek...ne biliim benim çok içim sızladı...
15 Temmuz 2012, 19.35
Başlık doğru, çok gaddarsın ezelim çokkk. Evvvel ahir gaddar olacağın rumuzundan belliydi zaten. Noolmuş ,noolmuş yani geçirsen bak çocukcağız hastaymış. Neymiş efendim derste konuşuyorlarmış, e konuşacak tabii , hep öğretmen hep öğretmen konuşacak di mi :)) Öğretmen dediğin onlar arka sırada oyun oynarken çaktırmadan ( without chaktering anyone) yanlarına gidecek, çocuk yenilmesin diye '' sarı 7 bekleme çıktı'' diyecek, öğrencisine yardımcı olacak, üstüne üstlük ' Ne bu site, bir daha bu sitede oynadığını görmiyiiimm, oynıcaksan teneffüste gel sana adam gibi bi site adı veriim'' diyecek ve gerekirse maokul (maaile deniyor, bu da denir n'olacak) sitemize üye yapılacak. Ama hocamız napmış, görmüş susmuş. Canım ya hem de hasta çocuğa.:)))) Olmaz hocam, olmaz. Ben ne hocalar gördüm derste telefonda mesajlaşan konuşan! :))) Hatta belki de yalandan zor problemi tahtaya yazıp bankoya girip çıkan:))
Ha bir de zavallıcık kpss için çalışıyormuş, n'apsın? Devlet, kendi üniversitelerinin '' mezun olmuştur, mesleği elindedir'' anlamını taşıyan diplomasına güvenmiyor, bakalım matematiği şusu busu nasıldı bu çocuğun, torpille mi geçti bi anlayalım düşüncesiyle yeniden sınava tabi tutuyorsa çocuk ne yapsın di mi ama:)

Başka da bir şey diyemiyorum. Derim de :)) Demem.Şakayla karıştırdığım ifadeler, acı gerçeği kapatmak için uygulanmış bir makyaj hilesidir. Bunu da en iyi hocalar anlar. Başta EzelimAhirim olmak üzere:) teşekkürler Ezelim smile Resmi
15 Temmuz 2012, 21.18

 Bir an kendi yazdığım bir olayı okur gibi oldum.Hepimiz yıl sonlarında bu tür konuşmalara maruz kalırız.Sevgili öğrencilerimiz daima hak ettikleri notun altında kalmışlardır:))

 ---Hocammmmm

---Efendim

---Hocam benim geçme şansım var mı?

---Yavrum notların aklımda yok ki.Kaç almıştın sen sınavlardan.Hele bi söyle bakayım.

---Hocam 05-10-20 aldım.Ama yükselme var notlarımda hocammmm

---!!!!!!

---Hem derslere de katıldım ben.

---Evet misafir olarak katıldın evladım.Hem sen bu notlarla geçme hesabı yapabildiğine göre seni bırakmakla iyi edeceğim ben.Sorumluluk sınavlarında geçersin inşaallahh yavrum.

 Hele hele bazıları var ki,yıl sonunda notların idareye teslim edileceği günü nasıl olduysa öğrenip,bir gece öncesi mesajlarla;

Hocammm beni hatırlayın not verirkennn.Zaten tekrar öğrencisiyim nolurrrr!!!(seni unutur muyum yavrum hiç.yıl boyunca ben sana bak tekrar öğrencisisin biraz gayret et ben sana yardımcı olacağım nolurrrrrr derken nerdeydin?)

Bunlara benzer yüzlerce olay hepimizin başına geliyor.Sınırda kalan hiç bir öğrencimi bırakmamaya gayret ederim.Sözlü notlarım toleranslıdır fakat hak gözetmek esas olduğundan vicdanen huzurlu olmak adına maalesef tüm öğrencilerimizi memnun  etmek mümkün olmuyor hele de benim branşımda.

Ellerinize sağlık,güzel bir yazıydı.Kolaylıklar diliyorum.Sevgilerimle...

 

15 Temmuz 2012, 22.45
ben öğrencilerin sınıfta bırakılmaları taraftarı değilim. nadiren istisnai durumlar olabilir ama okuluna gelip giden öğrenci geçirilmeli bi şekilde. bırakalım okulunu bitirsin hayata atılsın. sınıfta bırakmanın bu tip öğrencilere hiç bir faydası olmaz.
16 Temmuz 2012, 01.07
Madem kapitalizm geldi, bırakın sektör elesin iyiyi kötüyü. Üniversiteler bu işlevini çoktan kaybetti.
24 Temmuz 2012, 14.55
Ne acı!Bazı yorumları okuyunca ki özellikle "Geçiversin canım,siz mi eleyeceksiniz...vs." tarzında olanları içi sızlıyor İNSANIN.Ne kolay değil mi geçiversin demek.Kolaycılık...Peki emek ne olacak? Yıllarca okumuş,mesleğini yaparken türlü olumsuzluklara maruz kalmış,"EMEK" harcamış hocaların değil de "Yan gelip yatar sonra da sınıf geçerim." anlayışına sahip öğren(meyi)ci gözüyle yaklaşmak sınıf geçme meselesine...Çileden çıkartıyor insanı.Geçiversinler efendim geçiversinler.Mutlu,müreffeh yarınlarımız için GEÇİVERSİNLER!
Yorum yapabilmek için ÜYE GİRİŞİ yapmalısın