Maziye Mektup
06 Eylül 2012, 17.11 A- A+'kelebeğim' dediğim için mi kısa sürdü bu sevda?...Umudum desem değişir mi her şey bir anda?...
23 yaşımı bitirmeme günler kalmış. Gene almış beni düşünceler, hesaplaşmalar, iç bunalımlar.. Hep de bir yanımı affedememişim, vazgeçememişim.
Yarı ömrümde tanımışım seni. 10 yıl geçmış senden aldığım ilk 'merhaba'nın üstünden. Seninle kimi zaman keyifli, kimi zaman hüzünlü sohbetlerimize ve hatta aramızdaki bu vazgeçilemez sevdanın tohumu olan 'merhaba'... Yıllarca bu merhabanın samimi, huzurlu meyvelerini tüketmişiz birlikte. 6 yıl kimi zaman göz göze, kimi zaman hasrette.. Bir anda koparılmış zahiri bağlarımız seninle 4 yl önce.. öylece... lime lime edilmiş, tekrar bağlanamasın, düğüm atılamasın diye. Dedim ya zahiren kesilmiş bu bağlar. Yürekleri bir birine bağlayan sevda koparılabilir mi, yürek sökülüp atılmadan? Hiç bir kalemda silinip atılabilir mi onca yaşanan?..
Her gün anılarla yaşamak nasıl da ızdırapmış insana. Aklında kalan bir çift simsiyah gözlere dalıp konuşmak, ağlamak, anlatmak hayatındaki herşeyi, kendini.. Hele ki geri dönememek. Bilmek artık bir merhabanın yüreğe saplanan okdan farksız olduğunu. Hem konuşmak istemek delicesine, hem ardına bakmadan kaçmak. Ahh, nasıl da zor...
Oysa onca yılın ardından bir veda bile edememişiz birbirimize. Onun için mi acaba geleceğimde hep mazi?
her insan izlemek ister; uğruna bir ölümü.."Demişsin ya
Sana gelmeye ne yüzüm var, ne hakkım. Sadece senin için endişeliyim. Seninle aramdaki o bağ, sıkıntılı olduğunu fısıldıyor bana. İyi olduğunu bilmek için buradayım. Nasıl düşünebilir insan ardındaki yıkımı izlemeyi, kendisi de bir yığının altından uzanmaya çalışırken hayata.
YORUMLAR
her insan izlemek ister; uğruna bir ölümü.."Demişsin ya yazarın asıl kendisinin böyle düşündüğü aşikarken "iyi olduğunu bilmek için burdayım" diyerek pişkinliğe zirve yaptıran bir cümle kurmasına, ne demeliyim bilemedim...